WAN - Özel savaş politikaları kapsamında Kurdistan’da fuhuş ve uyuşturucunun yaygınlaştırıldığını belirten Jineoloji Dergisi çalışanı Elif Gemicioğlu Yaviç, devlet eliyle işlenen suçların cezasız bırakıldığını belirtti.
Kurdistan’da inkar ve imha politikalarının bir devamı olarak devreye sokulan özel savaş politikaları kadınları ve gençleri hedef almaya devam ediyor. Öyle ki bölgede uyuşturucu ve fuhuşa göz yumularak yaygınlaştırılması sağlanırken, politik gençler ise gözaltı ve tutuklama kıskacına alınıyor.
Jineoloji Dergisi çalışanı Elif Gemicioğlu Yaviç, özel savaş kapsamında devlet eliyle işlenen suçların, yine devlet eliyle üzerinin örtüldüğüne dikkat çekti.
ASİMİLASYON POLİTİKALARI
Bu politikalardan kültür üzerinden kendini var edenin “asimilasyon” politikası olduğunu belirten Yaviç, “‘Türkiye Cumhuriyeti’ deniliyor fakat bu topraklarda Kürtler, Araplar, Çerkezler de yaşıyor. Devlet, tekçi anlayışını sürdürmek için diğer halkları asimile ediyor. Halkları öldürmekle bitiremeyeceğini bilen emperyalist devletler, özel savaş politikaları geliştirmeye başladı. Farklı kimlikleri, tarihinden, kültüründen, dilinden uzaklaştırmak için bazı politikalar geliştiriyor. Özel savaş virüs gibidir topluma girilince fark edilmiyor ama toplumları yavaş yavaş hasta ediyor” diye konuştu. Özel savaşla toplumsallığın da hedef alındığını söyleyen Yaviç, “Kadınlar, tarihine, kültürüne ve inanışına bağlılar. Bu yüzden özel savaş, özellikle kadınları hedef alıyor. Gençler ise, toplumun geleceği olduğu için bu politikaların hedefinde. Gençleri fuhuş ve uyuşturucu ile düşürmeye çalışıyorlar” dedi.
'ÇOCUKLAR HEDEF ALINDI'
Yaviç, tarihten günümüze Kürtlere yönelik baskılara dikkat çekerek, “Öldürdüler, tutukladılar, işkence ettiler fakat Kürtleri yok edemediler. Bu nedenle özel savaş politikaları yürürlüğe girdi. Polis, korucu, asker, uzman çavuşlar Kurdistan’ın tüm alanlarında görevlendirildi. Bölgedeki çocuklar bu grupların hedefi haline geldi. Wan’da daha önce bir lise öğrencisi uzman çavuş tarafından tecavüze uğradı, Êlih’te İpek Er, uzman çavuş Musa Orhan’ın tecavüzüne uğradı. Bunun gibi binlerce örnek var Kurdistan’da” ifadelerini kullandı.
'UYUŞTURUCUYA GÖZ YUMULUYOR'
Özel savaşın bir diğer boyutu olan “bağımlılığın da” Kurdistan’da yayıldığını kaydeden Yaviç, uyuşturucu politikasına, “Evinizdeki konuşmalarınızdan bile haberdar olan devletin, sokaktaki uyuşturucu satıcısından nasıl haberi olmaz” dedi. Yaviç, şöyle devam eti: “Her yerde kameralar, askeri araçlar var. Devletin en ufak bir eylemden bile önceden haberi olup ‘tedbir’ alabiliyor fakat kentteki uyuşturucudan haberi olmuyor. Wan’da her yerde rahatça uyuşturucu satılıyor ve bu durumun devletin bilgisi dışında olması mümkün değildir. Devlet eliyle bu satış yapılıyor. Dönemin Siirt Valisi ‘Dağa çıkacaklarına, taş atacaklarına fuhuş yapsınlar’ demişti, bu sözler yaşanan özel savaşın özeti. Bu sözler, savaşın ne kadar sistematik olarak yürütüldüğünü gösteriyor” diye konuştu.
CEZASIZLIK POLİTİKALARI
Bölgede üniformalı görevlilerin birçok suça karıştığı halde ceza almadığını hatırlatan Yaviç, “Zaten bu suçların işlenmesinin önünü devlet açıyor. Bu suçlar devletin bir politikasıdır. Bir çocuğun tecavüze uğradığı ortaya çıktı, failler arasında kamu görevlileri de yer alıyordu. Mêrdîn’de N.Ç., Colemerg’te uzman çavuşların da aralarında bulunduğu bir fuhuş çetesi, Şırnex’te birçok taciz, tecavüz olayı yaşandı ve bunların faillerinin yüzde 70’i asker, uzman çavuş, korucu ve imamlardan oluşuyordu. Tüm bu olayların faillerinden sadece birkaçı tutuklandı, tutuklananlar da mahkemelerde ‘iyi hal’ indirimi aldı. Birçok failin ise görev yeri değiştirilerek terfi ettirildi. Bu durumda faillerin ceza alması beklenilmiyor, toplumun bu politikalara karşı bilinçlenmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.