Nergis Muhammedî: 'Jin, jiyan, azadî' rejime korku saldı

  • kadın
  • 15:20 16 Eylül 2024
  • |
img
HABER MERKEZİ - Nobel Barış Ödülü sahibi tutuklu Nergis Muhammedi, "Jin, jiyan, azadî" serhildanının yıl dönümünü selamlayarak, aktif eylemde bulunma çağırısı yaptı.
 
2023 Nobel Barış Ödülü'ne layık görülen ve kadın hakları konusundaki çalışmalarından dolayı halen cezaevinde bulunan İranlı aktivist Nergis Muhammedi, Jîna Emînî’nin İran rejimi tarafından işkence sonucu katledilmesinin ardından İran ve Rojhilat’ta başlayan “Jin, Jiyan, azadî” serhildanının 2’nci yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayımladı. 
 
'HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ DEĞİL' 
 
Muhammedî, “Bu iki zor ve acı dolu yılda, baskı, ayrımcılık ve tiranlık tarafından işkence görenlerin bedenlerinde yaralar kalmış olsa da, önümüzdeki zorlu yola rağmen, hepimiz biliyoruz ki hiçbir şey eskisi gibi değil. İnsanlar inançlarında, yaşamlarında ve toplumda büyük değişimi hissediyor. Bu değişim, henüz İslam Cumhuriyeti rejimini devirmemiş olsa da dini tiranlığın temellerini sarstı” dedi.
 
'JİN, JİYAN, AZADÎ REJİME KORKU SALDI' 
 
Nergis Muhammedi, mesajında şunları belirtti: "Jin, jiyan, azadî hareketi, halkın rejime olan hayal kırıklığını o kadar görünür hale getirdi ki, bir başkan adayı canlı bir tartışma sırasında, ‘Hangi insanlardan bahsediyoruz? Sandık başına gitmeyen yüzde 60’tan mı’ diyerek İran halkının seçimlere katılmayışını itiraf etmiştir. ‘Jin, jiyan, azadî’ hareketi, halkın zalim yönetimine karşı koyma rolünü yeniden tanımladı ve bu teokratik rejime korku salan yeni bir anlayış dayattı. Kurdistan’dan Sistan-Belucistan’a, Tahran’dan Azerbaycan ve Huzistan’a kadar farklı seslere sahip insanlar, tiranlığın temellerine meydan okumak için bir araya geldi."
 
EYLEME ÇAĞIRDI
 
Demokrasi, özgürlük ve eşitliği sağlama ve teokratik despotizmi yenme yolunda kararlı olunması gerektiğini vurgulayan Muhammedî, “Bugün sesimizi daha da gür çıkarıyor, kararlılığımızı güçlendiriyoruz. Uluslararası kurumları ve dünyadaki insanları yalnızca gözlemlemeye değil, aynı zamanda aktif eylemde bulunmaya çağırıyorum. Birleşmiş Milletleri (BM), teokratik ve otoriter hükümetlerin kadınlara yönelik yıkıcı baskı ve ayrımcılığı karşısında sessizliğini ve eylemsizliğini sonlandırmaya ve cinsiyet ayrımcılığını suç saymaya çağırıyorum. Kadınların baskı ve ayrımcılığın pençesinden kurtarılması için barışı ve demokrasiyi yönlendiren gücü güçlendirmek elzemdir” dedi.