İzmir Körfezi kirlilik raporu açıklandı: Kirlilik üst seviyede 2025-02-08 13:59:29   İZMİR - Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü öğretim üyeleri tarafından İzmir Körfezi'nde 2 yıl boyunca yürütülen projenin sonuçlarına göre, körfez kirlilik birikimi ve yükü gösteren 9 indeks de "kirli" ile "çok kirli" sonuçları çıktı.    Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferah Sayım ve ekibi tarafından, 2022'de başlatılan "İzmir Kıyılarında Sahil Çöpü ve Sahil Yüzey Kumu Mikroplastik Kirlilik Düzeyinin Belirlenmesi" projesi sonuçları açıklandı. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK)'ın Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı kapsamında desteklenen projede yılın her mevsimi, körfez ve kıyısında belirlenmiş 80 örnekleme noktasından 2 bin civarında su, sahil çöpü, kum ve sediment (tortu) örneklemesi alındı. Numuneler makro ve mikroplastik açısından 10 farklı kirlilik ve kirlilik yükü göstergesine göre değerlendirildi.   Çalışmalarda, yaz aylarında kötü koku ve balık ölümleriyle gündeme gelen İzmir Körfezi'nin, sudaki mikroplastik yükü açısından potansiyel ekolojik riski gösteren PERI indeksine göre "aşırı kirli" olduğu ve bu kirliliğin sadece yaz aylarında değil her mevsim sürdüğü tespit edildi. Kirlilik birikimi ve yükü gösteren 9 indeks de "kirli" ile "çok kirli" sonuçları verdi.   KÖRFEZ AŞIRI KİRLİ   Projenin sonuçları hakkında açıklama yapan Prof. Dr. Ferah Sayım, İzmir Körfezi'nde en fazla polietilen tipi mikroplastikler tespit edildiğini, bunların da kaynağının çoğunlukla naylon poşetler olduğunu kaydetti. Kirliliğin potansiyel ekolojik riskini gösteren PERI'ye göre İzmir Körfezi'nin aşırı derecede kirli çıktığını belirten Sayım, mikroplastik kirliliği açısından İzmir kıyılarının ciddi ekolojik risk potansiyeli taşıdığını, bu kirliliğin ekolojik dengenin bozulmasına sebep olduğunu ifade etti.   'DENİZDE OKSİJEN AZALDI'   Balık ölümlerinin de körfez ekosisteminin ekolojik dengesinin bozulduğunun ve sudaki oksijenin tükendiğinin göstergesi olduğunu vurgulayan Sayım, "Suya aşırı miktarda besin elementleri dahil oluyor. Nitrit, nitrat, amonyum ve fosfor gibi besleyici elementlerin ortamda çok fazla artması sonucu alg ve fitoplankton popülasyonları aşırı derece büyüyor. Bu şekilde biyokütlede olağanüstü artış meydana geliyor ve bunların parçalanma süreçleri sonunda da ortamdaki oksijen seviyesi azalıyor, dolayısıyla oksijen azlığı nedeniyle toplu balık ölümleri görünüyor. Düşük oksijen seviyeleri, aynı zamanda mikroplastiklerin sudaki parçalanma sürecini de yavaşlatarak bir kısır döngü yaratıyor. Aşırı kirli sonucu veren PERI indeksinin haricinde kullandığımız diğer tüm indekslere göre de İzmir Körfezi kirli ve çok kirli çıktı. İzmir Körfezi ciddi mikroplastik kirliliği baskısı altında bulunmaktadır" ifadelerini kullandı.    HEM KOKU YAPIYOR HEM BALIKLARA ZARAR VERİYOR   İnciraltı Kent Ormanı, Güzelbahçe ve Urla kıyısı gibi körfeze yakın kısımların çok kirli olarak sınıflandırıldığını dile getiren Sayım, "İndekslere göre 4 mevsim kirlilik sürüyor. Körfezdeki yaz aylarında durumun daha kritik hale gelmesinin nedeni plastiğin parçalanma sürecinin hızlanmasından kaynaklı. Körfezde kış aylarında yaz aylarına göre daha fazla mikroplastik girdisi oluyor. Çünkü aşırı yağışlar ve rüzgar neticesinde atık su arıtma tesislerinin kapasitesi aşıyor. Dolayısıyla mikroplastikler atık suyla körfeze giriyor ve acısı yazın çıkıyor. Yazın hem koku ve balıklara daha fazla etkisi oluyor" diye konuştu.