Amed Barosu yönetimi 'Ermeni Soykırımı' davasından beraat etti 2025-02-27 13:51:38   AMED – "Ermeni soykırımı" açıklaması nedeniyle yargılanan Amed Barosu eski Başkanı Nahit Eren ve Yönetim Kurulu üyeleri beraat etti.    Amed Barosu önceki dönem başkanı Nahit Eren ve 10 yönetim kurulu üyesinin 24 Nisan 2021'de, "Ermeni soykırımı" yıldönümüne ilişkin "Büyük Felaketin Acısını Paylaşıyoruz" başlığıyla yaptıkları açıklama nedeniyle haklarında açılan davanın duruşmasına devam edildi. "Devleti ve organlarını alenen aşağılamak" iddiasıyla açılan davanın duruşması, Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada, Amed Barosu eski Başkanı Nahit Eren ve o dönemki Yönetim Kurulu üyeleri, Zuhal Işık, Mehdi Özdemir, Serdar Özer, Diyar Rükneddin Çetedir, Öykü Çakmak, Hatice Demir hazır bulundu. Duruşmayı, Amed Barosu Başkanı Abdulkadir Güleç, Baro Yönetim Kurulu üyeleri ile İnsan Hakları Derneği (İHD), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Amed şubeleri ile Hak İnisiyatifi Amed Temsilciliği yönetici ve üyeleri takip etti.    Duruşmada, iddia makamı "suçun yasal unsurlarının oluşmadığını belirterek" tüm sanıkların beraati yönünde karar verilmesini istedi. Mütalaanın sunulmasının ardından söz alan sanıklar avukatlar, mütalaaya karşı söyleyeceklerinin bulunmadığı, mütalaa doğrultusunda karar verilmesini istedi.    Duruşmada söz alan Amed Baro Başkanı Abdulkadir Güleç, baronun misyonun gereği olarak kimliğine bakılmaksızın bütün haksızlıklara ve hukuksuzluklara itiraz ettiğini söyledi. Baro yönetiminin 24 Nisan'da yaşanan hakikatin ortaya çıkarılması için düşüncelerini açıkladığını ifade eden Güleç, hak ve hukuk gereği olarak yapılan açıklamanın TCK'nın 301'inci Maddesi yönünden suç unsuru oluşmadığını ifade etti.    Yargılanan eski Başkan Nahit Eren de açıklamalarıyla Türkiye'nin geçmişiyle yüzleşmesinin gereğine vurgu yaptığını belirterek, "Geçmişle yüzleşmenin önemli hayati kavşaklarından birisi de Ermeni hakikatidir. Bu anlamda biz geçmişle yüzleşmenin gerekliliğine vurgu yaptık. Söz konusu metnin içerisinde hiçbir etnik kimliğe ya da herhangi bir kuruma yönelik aşağılayıcı bir ifade yok. Nitekim bugünlerde de ülke olarak yine önemli bir toplumsal sorunumuz açısından hayati bir kavşaktan geçiyoruz. Diyarbakır Barosu olarak her süreçte geçmişteki ve bu gün yaşanan tüm toplumsal sorunlara dikkat çektik. Sorunların demokratik çözümü konusunda tutum ve irademizi ortaya koyduk. Bunların tamamı da ifade özgürlüğü çerçevesindeki açıklamalar olup Diyarbakır Barosu'nun tarihi misyonunun gereğidir" dedi.    Savunmaların ardından mahkeme, suçun yasal unsurları uluşmadığı gerekçesiyle, tüm sanıklar hakkında beraat kararı verdi.