Çiğdem Kılıç Gün Uçar: Dayanışma yetmiyor, sorumluluk almak gerekir

img
ANKARA – DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, süreçte demokrasi güçlerinin rolüne işaret ederek, "İttifak, dayanışma yetmiyor. Bu işin sorumluluğunu alarak, Kürt Özgürlük Hareketi'nin tarafında yer alarak, ülkenin demokrasisinin tarafında görev almak gerekiyor" dedi. 
 
Hakların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) ve Emekçi Hareket Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP), Sosyalist Meclisler Federasyonu(SMF), Türkiye İşçi Partisi(TİP), Toplumsal Özgürlük Partisi'nin (TÖP) düzenlediği "Barış ve Demokrasi için Buluşuyoruz Mücadelenin Olanaklarını Konuşuyoruz" başlığı düzenlediği çalıştay ikinci gününde devam ediyor. 
 
Makina Mühendisleri Odası'nda düzenlenen çalıştayda konuşan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, "Yarın bu süreç tamamlandığında 2'inci 3'üncü aşama barış olacak, çözüm olacak, demokrasi olacak demiyorum. Devletten beklediğimiz kadar birlikte yol yürüdüğümüz dostlarımız, yol arkadaşlarımız, ittifak güçlerimiz herkesten bir beklentimiz var. Bu önemli çalıştayın sonuçları yakın zamanda hayata geçirilecek. Yeni dönemin adını koyarken farklı terimler kullanılıyor. 'Süreç, çözüm süreci, barış süreci' gibi, fakat ben 'Kürt barışı' tanımlamasının sürecin içeriği ve manası anlamında dar kaldığını düşünüyorum. Bu mesele sadece Kürt halkının devlet ile ilişki biçimiyle barışması meselesi değil. Bu Türkiye'nin 2'nci Yüzyılı'nın nasıl bir Türkiye olacağını belirleyecek bir hat. Bu konuda zaaflarımız var, zayıflıklarımız var. Ben 2013-15 dönemi cezaevindeydim; ama gelişmeler çok hızlı olduğu için böyle televizyon ekranlarından izliyordum. Biz 2013-15'de yakaladığımız toplumsallığı -ki onu da yetersiz buluyorduk o dönem açısından- bugün niye yakalayamadığımızı, niye bu meselenin toplumsallaşmadığını tartışmak durumundayız. En başta tartışması gereken ve sorumlu olan yer bu salondur" ifadelerini kullandı. 
 
'İKTİDAR İÇİN AVANTAJA DÖNÜŞÜYOR'
 
Süreci güven ve barış talebi noktasında anketlere bakıldığında büyük bir fark olduğunu belirten Çiğdem Kılıçgün Uçar, "Şimdi şöyle bir şey yaşıyoruz. Anketleri takip ediyorsunuzdur. Bu sürecin barışla sonuçlanmasına dönük talep yüzde 80, belki daha üstü. Ama AKP iktidarına güven yüzde 20 diye sürekli pompalanan bir bilgi var. Buna haksız diyebilir miyiz, diyemeyiz; çünkü sadece bu son 'Çöktürme Planı'nın hayata geçirdiği zaman dilimi değil, ondan önceki dönemlerde de her birimizin hafızasında Türkiye'deki iktidarla ve AKP iktidarıyla ilgili bilgiler, olgular hepsi mevcut. Yaşadık, deneyimledik; ama şöyle bir yanılgıya götürüyorum. Bu yüzde 20'lik oran bizim toplumsallaşma ve sessizlik halimizle müzakere yürüttüğümüz, devlet aklı, iktidarın kendisi için bir avantaja dönüşüyor. Bunu değiştirmek durumundayız" diye konuştu. 
 
'BU DENKLEMİ DEĞİŞTİRMEK ZORUNDAYIZ'
 
Kaygıların anlaşılmaz olmadığını belirten Çiğdem Kılıçgün Uçar, "Çözüm olacak, demokrasi olacak demiyorum. Devletten Beklediğimiz kadar birlikte yol yürüdüğümüz dostlarımız, yol arkadaşlarımız, ittifak güçlerimiz, herkesten bir beklentimiz var. Bu meselenin toplumsallaşması konusunda beraber yürüdüklerimizdir. Ama sürekli devletten beklentiyle sınırlandırmak, devletin yapmadıkları üzerinden bu süreci anlatma çabası ya da bu sözün kendisi baştan bu meselenin nihayet bir çözümle sonuçlanamayacağının azıcık da olsa kabulü anlamına geliyor. Bu denklemi değiştirmek durumundayız. Bakın iktidarın bile sürecin adını koymakta zorlandığını biliyoruz. Birisi kuş metaforuyla değerlendirme yapıyor, diğeri 'Bisiklet iki pedalıyla sürülüyor' diyor. Vallahi biz de buradan diyelim. Mevlam hepimize kanat vermiş, uçamıyoruz. Bizim tarihimiz, tecrübemiz, deneyimlerimiz inanılmaz derecede yol gösterecek. Bir karışıklık olduğunu düşünmüyorum. Bu süreçte sosyalist hareketin görevi ayrı, ulusal hareketin görevi ayrı, kadın hareketin görevi ayrı gibi tanımlamaların bu süreci karşılayacak güçte olmadığını düşünenler de tam tersine bir blok mu, bir ittifak mı, bir birliktelik mi, mevcut olanı aşan bir güç birliğine, bir eylemsel güç birliğine. Bu, bizi politik tartışmadan azade tutmaz. Ama açık sözlülükle farklılıkla götürmek lazım" şeklinde konuştu. 
 
‘SAYIN ÖCALAN'IN TÜRKİYE'Yİ DEMOKRASİYE ZORLUYOR'
 
Hiçbir siyasi partinin çalıştayın bugünkü tartışma başlığına değinmesini eleştiren ve bilinçli bir tercih ile sürecin konuşulduğunu belirten Çiğdem Kılıçgün Uçar, şöyle devam etti: "Bu aynı zamanda bu tartışmayı tercih etmek kadar, bu süreçte rol ve sorumluluk almayı da tercih etmek anlamına gelir ve bizi bir yere taşıması gerekiyor. Mesela, herhangi bir bileşen yapımız, ittifak güçleri, bu süreç başladığından beri yaşanılanları kendi toplumsal alanıyla tartışmış mıdır? Bir yol haritası çıkarmış mıdır? Yine bileşen partilerimiz, yol arkadaşlarımız, birçok eş başkanımızın ana dili Kurmanci ya da Dimilki'dir, ama hiçbirini konuşurken görmeyiz. Bu meselede bile niye bu konuda yalnızız? Niye kamusal alanda bileşenlerimiz de bildiği ana dilini işletmiyor? Bir alışkanlık, bir kabule dönüşmüş. Kürt demokratik siyaseti ya da Kürt Özgürlük Hareketi konuşur diğerleri konuşmaz. Yok, konuşalım, çok küçük bir şey olarak gözükür; ama çok bağlayıcıdır, çok belirleyicidir. Marx'ın bir sözü var: Bir ideolojinin, bir teorinin bir maddi güce dönüşebilmesi için kitlelerle buluşması gerekiyor. Sayın Öcalan'ın ürettiği paradigma dört parça Kürdistan'da bir maddi güce ulaştı, dönüştü. Ve o maddi güç 40 yıldır Türkiye'yi demokrasiye zorluyor. Bugün tartıştığımız, Türkiye ulus devletinin yoğunlaşan ulus devlet karakterini kazandıran şeyin ne olduğu sorusunu sorsam en azından kendi cevabım, Kürdistan politikaları olur.
 
KÜRDİSTAN DEMOKRASİNİN EN GÜÇLÜ SESİ OLDU
 
Bugün bütün Türkiye hattında tartıştığımız antidemokratik uygulamaların ilk uygulandığı yer, ilk hayata geçirildiği yerin kendisinin Kürdistan olması ve oradan Türkiyelileşmesi bir tesadüf değil. Biz bugün sadece CHP üzerinden tartışmayalım. Evet, Tayip Temel bahsetti; bu süreç ilerlerken yürütülen bütün antidemokratik politikaların devletin ve iktidarın bir karakteri olarak yansıdığını; ama Kürtlerle kurduğu ilişkinin bugün bu devlete karakteri kazandıran ana yapı olduğunu söylemek lazım. Peki, o Kürdistan'da ne oldu? 40 yıldır laboratuvar haline getirmeye çalışılan Kürdistan'da bence demokrasinin en güçlü sesi, demokrasinin en güçlü pratiği, demokrasinin en güçlü mücadelesi yürütüldü. Bileşenlerle, ittifaklarla, demokrasi güçleriyle birlikte. İşte biz bu yeni dönemi adını koyamadığımız yeni dönemi buradan tartışmak durumundayız. 
 
KÜRT HAREKETİ İLE SOSYALİST SOL AYRIMI BIRAKILMALIDIR
 
40 yıldır Türkiye'ye maddi güç haline dönüşmüş olan bu yeni paradigma, 40 yıldır Türkiye'yi demokrasiyi zorluyor. Bu paradigma, sosyalist bir paradigma. Bu paradigma antikapitalist bir paradigma. Ama Kürt ulusal hareketiyle sosyalist hareket ayrımını yapıyoruz. Bence artık bu saatten sonra buna çok düşmemek gerekiyor. Eksikliğimiz ifade edilebilir. Ama mücadele hattında bile ayrımları tanımlarken bu kadar net keskin ayrımları korumak genel mücadele anlamında bize bir fayda sağlayacağını düşünmeyenlerdeniz. Rosa Luxemburg diyor ya sosyalizm ya barbarlık. Sayın Öcalan bunu daha ileriye götürüyor: Ya sosyalizm ya da yaşadığımız dünyanın sonu diye ifade ediyor. Türkiye'yi yeni dönemde bu tartışma ya da müzakerede yeni dönem masasına getiren şeyin Ortadoğu'daki jeopolitik değişiklikler olduğu doğru. Ama anlatımda şöyle bir ifade de kullanıldı. Onu düzeltmek gerekiyor en azından Kürt demokratik siyaseti adına. Kürt Özgürlük Hareketi'ni de o masaya getirten sadece jeopolitik ya da barış meselesine getirten şey sadece jeopolitik değişiklikler değildi. 93 yılından beri aranan bir barış, aranan bir muhataplık var. Bugün bir şekilde yakalanmış. Bu süreci omuzlarken Kürt hareketinin omuzuna aldığı yükler ile iktidarın omuzuna aldığı yüklerin aynı olmadığını biliyoruz. 
 
KOMÜNÜN İÇİNİ DOLDURACAĞIZ
 
Masada kimin güçlendirilmesi gerekiyor? Bu sürecin sonucu Sadece Kürtlerin nezdinde gerçekleşebilecek bir barış değil. Bu ülkede özlemini duyduğumuz, sürekli ağzımıza pelesenk ettiğimiz yerel demokrasiden dediğimiz şeyin hayata geçmesi. Mesela Kürt hareketinin yeni bir tartışması var. Dün olumsuz bir ifadeyle karşılandı; ama komün meselesi bizim toplumsal, tarihsel olarak bu dünya üzerinde yaşarken sorunlarımızı çözmek adına kurduğumuz, bize ait olan devlet dışı bir organizasyon ve insanlığa ait bir şey. Bunu yeniden hayata geçirebilmenin yol yöntemi ile tartışıyoruz Sayın Öcalan'ın belirttiği komün içeriğini biz dolduracağız. Özü şudur: Bu ülkede yaşayan insanların siyasette, ekonomide, politikada, kültürde, sosyal bütün iş de özne olmasıdır. Bakın siyasi partiler devletli mekanizmalardır, dernekler, devletli mekanizmalardır. Niye böyle söylüyorum? Devletin sınırları içerisinde siz hareket edersiniz. Onun yasası belirleyicidir. Siz o karakteri bürünmemek için o mekanizma içerisinde mücadele yürütürsünüz; ama her hâlükârda o devletlidir. Komün aynı zamanda buna müdahaledir. Çünkü Komün en yerelden döner. En yerelde bütün bireyin, yurttaşın, vatandaşın ne derseniz deyin aktif siyasete katılmasının yönetim birimi dediğimiz politikanın, siyasetin, siyasi partinin aktif unsuru olmasıdır. 
 
DAYANIŞMA İTTİFAK YETMİYOR SORUMLULK ALMAK GEREK
 
Bakın tıkanıklıklarda bütün siyasi partiler olarak rolümüz var. Yerel demokrasiyi dünya literatürü nasıl tartışıyor? Yerel yönetimin güçlendirilmesi ya da yerel demokrasi dediğimiz şeyin kendisinin adı demokratik özerklik olarak adlandırıyor. Ama devlet ve iktidar nezdinde ne ile karşılaştığımızı hep birlikte tanıklık ettik. Kuracağımız doğru literatüre bile izin vermeyen bir sistemle karşı karşıyayız. Bu sistemle aynı zamanda mücadele edilirken beraberinde müzakere edilebileceğinin de gösterilmesi gerekiyor. O zaman, bu zamandır. O zaman bu zaman ve bu zamanda en büyük neyi kurmak lazım? İttifak, dayanışma yetmiyor. Bu işin sorumluluğunu alarak, Kürt Özgürlük Hareketi'nin tarafında yer alarak, ülkenin demokrasisinin tarafında görev almak gerekiyor."
 

Diğer başlıklar

02/11/2025
22:19 Edirne'de zincirleme kaza
21:43 Marsilya’da binler 'Abdullah Öcalan'a özgürlük' için yürüdü
21:02 Şara ABD'ye gidiyor: 70 yıldan sonra ilk resmi ziyaret
20:55 Sındırgı’da deprem sonrası 42 yapı yıkıldı
19:42 Kobanê için sınıra gidenler anlattı: İnsanlık için direndiler
19:20 Avrupa Forumu’nda Kürdistan’daki katliamlar kınandı
18:26 Keskin Bayındır engellenen Fesih Vural’ın taziyesini ziyaret etti
18:22 İran, mahkeme kararı olmaksızın 4 Kürt yurttaşı gözaltına aldı
17:56 Barış ve Demokrasi Çalıştayı'nın sonuç bildigesi açıklandı
17:51 İstanbul'da Yerel Demokrasi Konferansı: Kentini yönetmek demokrasinin özüdür
17:29 Demokrasi ve Barış Çalıştayı: Aktör olarak sürece katılmalıyız
17:10 İzmir'de sendikalar, sol ve işçi sınıfı tartışıldı
17:01 Êzidî buluşması: Abdullah Öcalan bütün dünya için barış istiyor
16:50 Sûr’da kadınların yaşadığı eve cüppeli ve sarıklı şahıslardan saldırı
16:25 Sosyalist örgütler: Tıkanıklıktan çıkmalı, birlikte mücadele etmeliyiz
16:23 Balıkesir'de 4,3 büyüklüğünde deprem
16:18 Çiğdem Kılıç Gün Uçar: Dayanışma yetmiyor, sorumluluk almak gerekir
15:46 ‘Kadına yönelik şiddet’ paneli: Çözüm toplumsal dayanışma
15:39 Werîşe Muradî: Kobanê ruhu kadınların direnişinde yaşıyor
15:11 Wêranşar Belediyesi Gastronomi Merkezi açtı
14:55 'Kürtlerin kaybedecek bir yüzyılı daha yok'
14:36 Muğla'da orman yangını
14:32 Vietnam’da selin bilançosu ağırlaştı: 35 ölü, 5 kişi kayıp
13:56 Abdullah Öcalan'dan DEM Partili Öcalan'a: Toplumu örgütlemeniz gerek
13:42 Temel: CHP'ye saldırılar sürecin toplumsallaşmasını engelliyor
12:36 Besta'da asker gözetiminde ağaç kıyımı sürüyor
11:18 Bakırhan: Bu sürecin menzili demokrasi, pusulası da adalettir
10:27 Evrensel gazetesine saldırının davası yarın: Herkesi adliyeye bekliyoruz
09:56 Jin derginin 140’ncı sayısı yayında
09:26 Meksika’da yangın: Çocuklar dahil 23 kişi yaşamını yitirdi
09:20 Sarısözen: Türkiye’nin çıkış yolu demokratik entegrasyon
09:10 ‘Müzakereyi sürdürebilecek tek aktör Abdullah Öcalan’dır’
09:08 İzmir’deki yurttaşlardan ‘asgari ücret’ yorumu
09:06 Feride Eralp: Barış kadınların meselesi, tartışmak zorundayız
09:04 Her taşında komünal emek: ZIWAN-KURD
09:00 02 KASIM 2025 GÜNDEMİ
01/11/2025
23:32 1 Kasım kutlamalarında enternasyonal dayanışma mesajı
23:10 İsrail Kuneytra'da yol devriyesi kurmaya çalıştı
20:55 Maxmur’da Kobanê Günü kutlaması
20:30 Demokrasi ve Barış İçin Buluşuyoruz Çalıştayı: Abdullah Öcalan’ın koşulları kritik önemde
19:58 Polislerin engellediği Fesih Vural'ın taziyesi sokağa taşındı
19:41 Qers’te, ‘Demokratik Cumhuriyet’ tartışıldı
19:14 Eskişehirde 'maden' protestosu: Siyanür Sakarya Nehri’ni kirletecek
19:01 Tülay Hatimoğulları: Komisyon acilen İmralı’ya gitmeli
18:43 'Toplum sağlığı için mücadeleyi sürdüreceğiz'
17:52 Şirnex ve Mêrdîn'de 1 Kasım kutlaması: Kobanê umut olmaya devam ediyor
17:43 Bayındır: Öcalan’ın hayallerini gerçekleştirmek için mücadele edeceğiz
17:36 Dr. Günderci: Madde bağımlılığı bir halk sağlığı sorunudur
17:18 Siracettin Kondu’nun taziyesine kitlesel ziyaret
17:13 Cezaevlerinden Gazeteci Aykol’a mektup: Sen binlerce tutsağın sesisin
17:02 6 Şubat’ın 1000’inci günü: Kamu görevlileri yargılansın
16:41 Palamutlar ekim için toplandı
16:17 1 Kasım eylemleri: Kobanê direnişi halkların yolunu aydınlatıyor
15:41 MSD: Kobanê Savaşı, insani değerlerin korunması mücadelesiydi
15:27 Abdullah Öcalan: Yerel örgütlülük güçlendirilmeli
15:16 Arîn Serhed’in taziyesine kitlesel ziyaret
15:15 Maraton nedeniyle tramvay seferlerinde değişiklik
15:13 Hasta tutsaklar Öztel ve Avcı'nın tahliyesi istendi
14:05 Cizîr 'Adalet Nöbeti'nde birlikte mücadele çağrısı
13:57 ‘Barışın yolu Galatasaray ve Koşuyolu’ndan geçer’
13:53 7 gazeteciye verilen cezaya tepki: Basın özgürlüğüne saldırıdır
13:27 Güler'in taziyesinde süreci başarıya ulaştırma sözü
13:24 Cumartesi Anneleri Kerboran'da kaybedilenler için adalet istedi
12:30 DEM Parti süreç kapsamında muhtarlarla bir araya geldi
11:15 ‘Kontrollü yıkım’ yan binanın duvarını da aldı!
11:07 DEM Parti’den 25 Kasım programı: Eşitlik ve özgürlük için bir aradayız
10:34 1 Kasım: Kobanê direnişi halklar için yeni bir yaşam yarattı
10:21 QSD’den Reqa’da güvenlik operasyonu
10:13 DFG’den 7 gazeteciye verilen cezaya tepki
09:54 McLaren: Marx'ın dili Kürdistan dağlarında yeni bir umut grameri buldu
09:18 İş cinayetleri artıyor: Derinleşen yoksulluk Wan'a göç ve ölüm getiriyor
09:11 DEM Parti heyeti 3 Kasım’da İmralı’ya gidecek
09:03 Köln yürüyüş ve mitingine çağrı: Seferberlik ruhuyla katılalım
09:02 İstinaf 7 gazetecinin cezasını onadı
09:02 'Qers bir arada yaşamanın prototipidir'
09:00 01 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:37 Tahliye edilen eşbaşkanlar: Mücadelemiz sürecek
31/10/2025
23:59 Bakırhan: Kurtulmuş'a yönelik ifadeler kabul edilemez
23:08 Temel: Yasal çerçeve için Kasım ayı kritik
22:54 Yeşil Sol Parti’den ‘Sol Odak’ ve ‘Demokrasi Koalisyonu’ önerisi
22:50 Türkiye'deki 30 yıllık tutsaklıktan sonra Halep'te zılgıtlarla karşılandı
22:41 Tutuklanan lise öğrencisi tahliye edildi
22:08 Akdeniz belediye eşbaşkanları tahliye edildi
21:22 Kurtulmuş’un okuduğu Kürtçe şiir tutanaklara 'bilinmeyen dil' olarak geçti
21:12 Amed’de Rojhilatlı şair Celal Melekşa anması
20:21 Aynur Epli 30 yılın ardından tahliye edildi
20:17 Mêrdîn’de şüpheli çocuk ölümü
20:14 223 işçi 93 gündür direnişte
19:24 Mêrdîn’deki kazalarda 4 kişi hayatını kaybetti
19:09 Fransa’da 2024’te 107 kadın katledildi
18:53 KHK'liler İzmir'de bir araya geldi: Barış sadece partilere emanet edilemez
18:49 Ayşe Tokyaz'ın otopsi raporu tamamlandı
18:47 İstanbul’da 12 kişi tutuklandı
18:01 Komisyon üyeleri IRA deneyimini incelemek üzere İrlanda’ya gitti
17:45 5 HPG'linin taziyesine kitlesel ziyaret
17:20 Akdeniz Belediyesi davası: Demokrasiye sahip çıkacağız
16:41 Kurtulmuş'tan sürece karşı çıkan İYİ Parti'ye: Memlekete ihanet ediyorsunuz
16:37 Aslan’ın taziyesine kitlesel ziyaret
16:36 DEM Parti'den Meclis'te Kürtçe tercüman bulundurma teklifi
16:36 Tülay Hatimoğulları: Bu süreç 86 milyonun kurtuluşudur
Meral Danış Beştaş: Yakın zamanda İmralı’ya gidebiliriz
16:30 Veliler baz istasyonuna karşı eylem gerçekleştirdi
16:28 Abdullah Öcalan ailesi ile görüştü
16:13 Kentsel dönüşüm çalıştayında Rezan'ın geleceği tartışıldı
16:07 Tülay Hatimoğulları YYÜ’den seslendi: Rojin için adalet
15:51 TFF'den Amedspor'a 'tezahürat' cezası
15:33 Gazeteci Aykol'a üçüncü farklı antibiyotik tedavisine geçildi
15:16 'Bin 348 ihlal yaşandı, 105 bin 287 cezaevlerinin kapasitesi aşıldı'
15:03 Amed’te ‘Kadın kentlerine doğru’ şiarıyla buluşma düzenlenecek
15:00 Kurtulmuş: Bölgesel ve küresel şartlar barışı zorunlu kılıyor
14:35 Adliyede polis şiddeti
13:56 'Kuyu tipi' cezaevi açıklaması: İşkence yasağı ihlal ediliyor
13:36 Koma Amed’in Wan konseri 22 Kasım’da
13:09 BM: İran’da İsrail savaşı sonrası baskılar tırmanıyor
12:55 Ege Üniversitesi'nde 5 öğrenci gözaltına alındı
12:54 Demokratik cumhuriyet ve demokratik toplum
12:41 Îdir'de Bakırhan'ın katılımıyla halk buluşması
12:09 Aykol'a cezaevlerinden mektup: Hepimizin çıkınca seni görme hayali var
11:52 KNK’den Köln yürüyüşüne katılım çağrısı
11:33 Sêrt’te 2 kişi katledildi, 3 kişi ağır yaralı
11:28 İtalyan tarihçiden Abdullah Öcalan'ın çağrısına destek
10:41 Kobanê 1 Kasım'a hazırlanıyor: 100 ressamdan sergi
10:33 Necla Özmen’in şüpheli ölümü: 10 dakika mesafedeki hastane yerine uzaktaki tercih edildi
10:24 Kapatılmayan ve temizlenmeyen DSİ kanalı sağlığı tehdit ediyor
10:22 Şirnex’taki ekokırımın boyutlarının araştırılması istendi
10:15 İranlı yazar eserlerinin Kürtçeye çevrilmesinden mutlu
10:14 Amed Barosu'nun 'süreç komisyonu' 11 başlıkla çalışma yürütecek
09:58 Kayyımın yapboz yolu esnafı mağdur ediyor
09:40 İzmir'de sürecin nabzı: Devletten adım bekliyoruz
09:39 Hiç gitmediği köyde kaçak elektrik kullanmaktan 850 bin TL ceza kesildi
09:12 Rojhilatlı çift, çocuklarıyla kukla tiyatrosuna Kürtçe hayat veriyor
09:10 'Okullarda anadilin değersiz olduğu algısı oluşturuluyor'
09:07 Yıllardır cezaevi yollarındalar: Yasalar çıksın, tutsaklar serbest bırakılsın
09:04 Geri çekilen HPG’li Ayhan: Özgür bir zeminde demokratik siyaset yapmak istiyoruz
09:00 31 EKİM 2025 GÜNDEMİ
30/10/2025
23:31 'GYO hakkında re'sen inceleme başlatılsın' çağrısı
23:19 Bütçeye tepki: Kadınların tank, top, İHA, SİHA'ya ihtiyacı yok
22:47 Bolu Cezaevi'nde iki tutsağın tahliyesine engel, birine tahliye
22:34 Yaşamını yitiren Necla Özmen için hastane önünde açıklama
22:01 Meral Danış Beştaş: Temel ihtiyaçlar karşılanamazken milyonlar savunmaya harcanıyor
20:58 İmralı Heyeti: Karşılıklı anlayış ve fikir birliği içindeyiz
20:48 Amed'de bir derneğe silahlı saldırı
20:31 Şam’da silahlı grup yurttaşlara saldırdı
20:02 İzmir Depremin'de yaşamını yitirenler anıldı
19:29 Nizamettin Kabaiş: Kızımın telefonu Portekiz'e gönderilecek
19:16 223 işçinin direnişi 92’nci gününde
19:03 İmralı Heyeti ile Erdoğan görüşmesi sona erdi
18:53 Tunç: Sürece dair yasal düzenlemeler Meclis'in takdirinde
18:19 İmralı Heyeti ve Erdoğan görüşmesi başladı
18:14 Komisyon üyeleri İrlanda’ya gidiyor
18:07 QSD bir videoyla Geçiş Hükümeti’nin iddialarını yalanladı