Tayip Temel: Çözüm için en acil ve öncelikli adım tecridin kaldırılmasıdır

img

ANKARA - Türkiye'de otoriterleşme sürecinin İmralı tecridiyle başladığına dikkati çeken DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, "Tecridin kalkması barış, demokrasi ve hukuk üzerindeki tecridin de kalkması demektir" dedi. 

Türkiye, 1 Ekim’den bu yana Kürt sorununun çözümü üzerinden yürütülen "yeni süreç" tartışmalarına odaklanmış durumda. İktidardan çözüme dair henüz herhangi bir adım atılmadı. Aksine çözümdeki rolü tüm çevrelerce kabul edilen PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit devam ediyor. Yine Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) yönetimindeki belediyelere kayyım uygulamaları sürüyor. 
 
DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, "yeni süreç" tartışmaları ve devam eden İmralı tecridine dair sorularımızı yanıtladı. 
 
Türkiye'de uzun bir süredir otoriter bir düzen inşa edilmek isteniyor ve siz de bu düzenin inşasının İmralı tecridiyle doğrudan bağlantılı olduğunu vurguluyorsunuz. Otoriterleşme ve İmralı'daki tecrit arasında nasıl bir bağ görüyorsunuz?
 
Kabul etmek gerekir ki Türkiye’de otoriter bir rejime doğru devam eden gidişata ilişkin emareler artmaya başladı. Bu zemin uzun bir zamandır planlı bir şekilde hazırlanıyordu. İktidar gibi düşünmeyen ya da kendisine hizmet etmeyen herkes saldırı altındadır. Temel haklar neredeyse askıya alınmıştır, yasalar ve anayasa artık uygulanamaz hale gelmiştir. Uzun uzun anlatmaya gerek yok ama bu durum herkesin malumu artık. Ama Türkiye kendiliğinden bu noktaya gelmedi. Kürt meselesine yönelik yaratılan ve normalleştirilen hukuksuzluk hali, saldırganlık otoriterleşmenin temelini oluşturmuştur. Ve esasen hukuksuzluk hali ve otoriter düzenin inşa süreci İmralı üzerinde uygulanan mutlak tecrit ile eş zamanlı başlamıştır. Dünya tarihinde de bunun çokça örnekleri vardır. Hukuksuzluk, saldırganlık, haksızlık bir yerde başladı mı yayılmaya başlar, topluma ve üretildiği coğrafyaya hakim olur. O yüzden İmralı tecridi, sadece bir şahsa yönelik hukuksuzluk değil, aslında tüm toplumu ilgilendiren bir meseleye dönüşmüştür. 
 
Eğer acil bir şekilde toplumsal uzlaşma zemini oluşturulmaz ve herkesin taleplerini karşılayacak demokratik adımlar atılmazsa ne yazık ki hepimizi çok daha karanlık günler bekliyor olacak. 
 
Bugün toplumsal kutuplaşma zirvededir, halklar birbirine düşman edilmeye çalışılıyor, komşular arasında bile nefret duyguları körükleniyor. Tecridin İmralı’dan başlatılmasının sebebi, Sayın Öcalan’ın düşüncesi, felsefesi, siyasi duruşuyla bütün bu otoriter hamleleri boşa çıkarma gücüne sahip olmasından kaynaklanıyor. Sayın Öcalan’ın barış ve toplumsal uzlaşı perspektifi tamamen devre dışı bırakılarak, halkların kardeşliği yerine düşmanlık siyaseti dayatılmıştır. Eğer acil bir şekilde toplumsal uzlaşma zemini oluşturulmaz ve herkesin taleplerini karşılayacak demokratik adımlar atılmazsa, ne yazık ki hepimizi çok daha karanlık günler bekliyor olacak. Bu yüzden karanlığın başladığı, kör kuyu olan İmralı tecridini kaldırmak hedefimizdir.
 
İmralı tecridinin iktidara nasıl bir faydası var? 
 
İmralı tecridi, barış siyasetinin, uzlaşma ve diyalog arayışlarının, bir arada ortak ve özgür yaşamın inşa edilmesinin engellenmesi girişimidir. Tecrit, savaş yanlısı siyasi iktidara 10 yıldır geniş bir hareket alanı sağlamıştır. Barışın sesini kısmak ve savaş politikalarını meşrulaştırmak için iktidarın topluma karşı kullandığı etkili bir araca dönüşmüştür. İmralı tecridi ile barış çağrıları duyulmaz hale gelirken, savaş çığlıkları her yeri sarmıştır. Türkiye’nin bugün içinde bulunduğu yoksulluk, işsizlik ve toplumsal kutuplaşma halinin, bütün bu hukuksuzluklardan savaş siyasetinden, kutuplaşmadan, baskı rejiminden bağımsız olduğunu aklı başında hangi insan iddia edebilir? Sayın Öcalan’ın çözüm süreçlerindeki rolü engellenerek, Türkiye büyük bir demokratikleşme ve barış fırsatını kaçırmıştır. Oysa Türkiye’nin savaşa değil, barışa ekmek ve su kadar ihtiyacının olduğu bugün daha açık bir şekilde ortaya çıkmıştır. Barış olmadan ne ekonomik istikrar sağlanabilir ne de toplumsal huzur tesis edilebilir.
 
Hukuksuzluğun tecritele doğrudan bağlantısını kuruyorsunuz, peki ama nasıl bir bağ var?
 
Bu tespit sadece bir iddia değil, gerçeğin kendisidir. AKP, iktidarını sürdürmek için yasadışılık ve hukuksuzluk üzerinden bir sistem inşa etti. Bu hukuksuzluğun başlangıç noktası ise İmralı’da uygulanan tecrittir. 11 yıldır İmralı’da kendi yasalarını dahi uygulamayan iktidar, bu hukuksuzluğu zamanla toplumun geneline yaydı. Önce İmralı’da yasalar uygulanmadı bugün artık Türkiye’de Anayasa uygulanmıyor, AYM kararları hiçe sayılıyor. İşte başlangıç noktası İmralı’dır derken bundan bahsediyoruz. Bunu nasıl başardılar; çünkü Kürt düşmanlığı üzerinden muhalefet sessiz kalmaya zorlandı. ‘Kürt'e yapılıyorsa vardır yönetenlerin bir bildiği’ algısı hakim oldu. Ama yazık ki bugün o sopa dün böyle düşünenlere de dönmüş oldu. 
 
 
Yasalar önce İmralı'da uygulanmadı, bugün artık Anayasa uygulanmıyor. AYM kararları hiçe sayılıyor. Hukuksuzluğun başlangıç noktası İmralı’dır derken bundan bahsediyoruz.
 
O dönemde sessiz kalınan hukuksuzluk, bugün ekonomik krizden belediyelere kayyım atamalarına kadar her alanda kendini gösteriyor. Seçilmişlerin rehin alınması, kayyım politikaları ve rant sistemine dayalı ekonomik çöküş, bu hukuksuz düzenin sonuçlarıdır. Zorbalığın sona ermesi için İmralı tecrit sistemindeki hukuksuzluk derhal son bulmalıdır. Bu tecrit kalkmadan Türkiye’nin demokrasiye geçişi mümkün değildir. Çözüm için en acil ve öncelikli adım tecridin mutlak olarak kaldırılmasıdır.
 
Tecrit kaldırılırsa söz ettiğiniz hukuksuzluklar ortadan kalkar mı?  
 
Sayın Öcalan üzerindeki mutlak tecrit halen devam ediyor. Bir yandan çözüm tartışmaları yürütülürken, öte yandan tecrit sürdürülemez, hukuksuzluk ve saldırılar sürdürülemez. İmralı kapılarının açılması büyük bir barışa kapı aralanmasıdır, hukuksuzluğun sona ermesidir. Temel hakların güvence altına alınmasıdır. Zamanında bu tecridin kaldırılması için açlık grevleri yapıldı, büyük yürüyüşler düzenlendi, güçlü bir özgürlük hamlesi yürütüldü. Talep çok net: İmralı’da evrensel hukuk uygulanmalı ve Sayın Öcalan üzerindeki tecrit sona erdirilmelidir. Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kalkması, aslında barış, demokrasi ve hukuk üzerindeki tecridin de kalkması demektir. Bugün milyonlarca insan Öcalan şahsında tecride karşı mücadele ediyor. Çünkü  sayın Öcalan’ın özgürlüğü halkların barış umutlarını temsil ediyor. Bu mücadele çözüm mücadelesidir, karşı çıkanlar da çözüm istemeyenlerdir. Sorumluluk mevkiinde olanlar bu sorumluluklarını yerine getirmelidir.
 
Bugün yürütülen "yeni süreç" tartışmaları bağlamında ele aldığınızda; İmralı tecridi nasıl bir yerde duruyor?
 
 
Tecrit, bir pazarlık konusu olmaksızın evrensel hukuk uygulanarak çözülmeli. Bunu herkes cesurca savunmalı. ‘Biz tecridi kaldıracağız, Öcalan da şunu yapsın’ demek onun siyasi aktör olma gücünü hafife almak olur.
 
Bahçeli’nin bu konuda yaptığı çağrılara rağmen İmralı üzerindeki mutlak tecrit, Türkiye için bir demokrasi ve dayanışma sınavına dönüşmüştür. Tecrit tamamen hukuka aykırıdır ve bu durum yalnızca Kürt halkının değil, kendisine 'demokratım' diyen herkesin sorunudur. Tecridin kaldırılması, Türkiye’de barış ve demokrasi isteyen tüm siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının gündeminde olmalıdır. Bu mesele yalnızca bir kesimin değil, toplumun tamamının özgürlük, eşitlik ve adalet taleplerine yanıt verecek kadar kapsamlı bir meseledir. Barış isteyen herkes bu hukuksuzluğa karşı sesini yükseltmek zorundadır. Tecridin kaldırılması pragmatist bir tarzda koşula bağlanmamalı. Bu durum bir pazarlık konusu olmaksızın evrensel hukuk uygulanarak çözülmeli. Bunu herkes cesurca savunmalı. İşin hukuki ve adalet boyutu çözüldükten sonra eğer siyasi koşullara bağlı değerlendirme yapılacaksa Mandela Modeli çok somut bir örnektir. ‘Biz tecridi kaldıracağız, Öcalan da şunu yapsın’ demek onun siyasi aktör olma gücünü hafife almak olur.
 
Kürtler İmralı tecridine yönelik yaklaşımları nasıl değerlendiriyor?
 
Kürt halkı, İmralı tecridinin kaldırılmasına yönelik geliştirilen olumlu ya da olumsuz tüm tutumları dikkatle izliyor. Özellikle zindanlarda yaşamını yitiren tutsakların anneleri ve aileleri, kimin ne söylediğini, hangi adımları attığını yakından takip ediyor. Kürt halkı, atılan her adımı ve yapılan her çağrıyı bu doğrultuda değerlendiriyor. Tecrit meselesi, yalnızca Kürtlerin değil, bu ülkede barış ve eşitlik isteyen herkesin sorunudur. Dolayısıyla toplumun tüm kesimlerinin bu konuda duyarlılık sergilemesi gerekiyor. Aksi halde tecrit politikası, barış umutlarını yok etmeye devam edecektir.
 
Muhalefetin İmralı tecridine dönük tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
 
İmralı tecridinin kaldırılmasına yönelik taleplere ürkek ve çekimser yaklaşımlar ne barışa ne de demokrasiye hizmet eder. Duyarlı ve sorumlu herkes ve her kesim, Türkiye’nin nasıl bu noktaya geldiğini samimiyetle değerlendirmelidir. Tecridin bu gidişatta payını görmelidir. Özellikle muhalefetin bu konuda daha cesur bir duruş sergilemesi gerekiyor. Sessiz kalmak, savaşı ve hukuksuzluğu onaylamak anlamına gelir. Muhalefet, cesur ve net bir tutum sergileyerek, barışın ve demokratik siyasetin önünü açabilir. Barış siyaseti cesaret ister ve bu cesareti gösteremeyenler, toplumun güvenini kaybeder.
 
Tekrar belirtmek gerekiyor ki başta muhalefet olmak üzere bütün vicdan sahibi insanların ilk sorması gereken soru ‘İmralı’da yasalar neden uygulanmıyor’ olmalıdır. Ancak görüyoruz ki bu tecridi sistemli bir şekilde sürdüren iktidar kadar bile cesaret gösterilmemektedir. Tecrit, toplumsal barışın önündeki en büyük engellerden biridir ve kaldırılması için herkesin mücadele etmesi şarttır.
 
MA / Selman Güzelyüz

Diğer başlıklar

14/12/2024
20:59 Avrupa ayakta: Kuzey ve Doğu Suriye’ye saldırılar son bulsun
20:49 İHD’den panel: Hasta tutsakların sorunları katliam boyutuna evirildi
19:43 İHD Agirî Şubesi’nden film gösterimi
19:20 Kuzey ve Doğu Suriye ile Türkiye arasında ateşkes sağlanamadı
19:18 Amed'de 16 Aralık'ta yapılacak yürüyüşe çağrı
19:16 Sağlık Bakanı da ‘3 çocuk’ istedi!
18:55 Yerlikaya’yı ‘Habur süreci’ üzerinden eleştirdi: O günkü gibi rolünüzü oynamanız gerekir
18:31 CHP’li Ocaklı: Kayyım 12 Eylül zihniyetinin devamıdır
18:25 DAİŞ 6 çobanı katletti
18:10 Bakan Güler, Irak Savunma Bakanı ile görüştü
18:07 Necla Demir: Türkiye saman ithal eder duruma geldi
18:03 Karabak: Çok temiz giyindiğim için 7 kez tahliyem engellendi
17:53 Nevşin Mengü serbest bırakıldı
17:34 Amed’de kanserle mücadele için dernek kuruldu
17:30 Birdal: Tecrit kapısı demokrasi ve barışa açılmalıdır
17:17 Savunulmayı DEM Parti’den torpili AKP’den istedi
17:02 Aksaray’da iş cinayeti
16:58 Türkiye’nin saldırıları Suriye’de çözümsüzlüğü derinleştiriyor’
16:53 Ayla Akat Ata: Özerklik en uygun sistemdir
16:52 DEM Parti Halklar ve İnançlar Komisyonu’ndan Suriye açıklaması
16:41 Sümeyye Boz: Halkın bütçesi savaşa ayrılıyor
16:28 Sanatçı Pınar Aydınlar serbest bırakıldı
16:13 Qamişlo sınırında yürüyüş: Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü ile barış olacak
16:09 Sınırdaki nöbet eylemi sürüyor: Çare Özerk Yönetim’le görüşmektir
15:46 DEM Parti: Grev hakkı yasaklanamaz
15:25 SEP’ten gözaltılara tepki: Diz çökmeyeceğiz
15:02 Gever’de askeri operasyon
15:00 Amed'de Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Dairesi Başkanlığı kuruldu
14:50 Aydınlar 'çözüm' istiyor: Barış ihtiyaç değil, zorunluluk
14:38 Hasta tutsaklar Kaytan ve Okur'un yaşamları tehlikede
14:21 Deniz Şen’in taziyesine kitlesel ziyaret
14:16 Emekliler insanca yaşam hakkı istiyor
14:12 KHK eylemi 114’üncü haftasında
14:11 ‘Çözümde samimiyseniz kayıp yakınlarının sesini duyun’
13:49 Kürt Dil Platformu: Bütün çalışmalarımızı Kürtçe yapalım
13:41 Katledilenlerin dosyasındaki zaman aşımı kararının kaldırılmasını istediler
13:26 Cizîr yasağında katledilenler unutulmadı
13:18 Ferhad Merdê ve Bavê Teyar’dan Rojava’yı sahiplenme çağrısı
13:07 Aydınlardan Kürt sorunu çağrısı: Barış için gerekli adımlar acilen atılmalı
13:05 Wan’da gözaltılar protesto edildi
12:52 Hesabına gelen para nedeniyle sınır dışı edilmek isteniyor
12:13 Yasakların 9'uncu yıl dönümünde 'yüzleşme' çağrısı
10:31 Keskin Bayındır: Rojava’nın statüsü tanınmalı
Çiğdem Kılıçgün Uçar: Çözüm Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünde
10:21 Abdullah Öcalan: Demokratik Ulus çıkmaz ve çatışmaları ortadan kaldırır
09:56 Greve ‘milli güvenliği bozucu nitelikte’ gerekçesiyle erteleme!
09:55 Gazeteci Cihan: Türkiye yeni kurulacak Şam hükümeti üzerinde etkili olmaya çalışıyor
09:43 Qamişlo sınırında nöbet: Rojava'yı savunmak Kürdistan'ı savunmaktır
09:30 Evîn Cuma: Siviller hedefte, DAİŞ yeniden güç topluyor
09:06 'Uyuşturucuyla mücadelede toplumsal çaba önemli'
09:05 Katledilen çocukların isimlerinin parka verilmesine kaymakamlık engeli
09:03 Sosyalist partiler: Rojava'da geliştirilen demokratik sistemi savunmalıyız
09:02 Siyasetçilerden iktidara: Çetelerle değil, Kürtlerle masaya otur
09:01 KHK ile ihraç edilen öğretmen icralık oldu
09:00 Amed sokakları: Ortadoğu’da barış ancak Kürt sorununun çözümüyle mümkün
09:00 14 ARALIK 2024 GÜNDEMİ
08:21 7 kent için sarı ve turuncu kodlu uyarı
13/12/2024
23:10 Türk: Türkiye Kürt düşmanlığını sürdürdüğü sürece barıştan söz etmek imkansız
22:22 Gazze’de katledilen gazeteci sayısı 140’a yükseldi
22:18 WANA Suriye'de kadınların haklarının güvence altına alınmasını istedi
21:14 İran güçleri bir Kürt kolberi daha katletti
21:07 Katalan bakandan İspanya başbakanına ‘Rojava’ mektubu
20:37 'Hayvan katliamı yasası' protesto edildi
20:33 Antony Blinken Bağdat’ta: DAİŞ’e karşı mücadele sürmeli
20:23 ‘Abdullah Öcalan’a umut hakkının tanınmaması hak ihlalidir’
19:34 Kürt kanaat önderlerinden birlik çağrısı
19:20 Qamişlo sınırında nöbet sürüyor: Kürtlerin kalbi Rojava için atıyor
17:47 Eskişehir’deki madene yürütmeyi durdurma kararı
17:29 DEM Parti'den 3 bin liralık burs tepkisi: Bir kahve dahi içemezler
16:57 Yeni Yaşam çalışanı Durmuş tutuklandı
16:40 Fransa’nın yeni başbakanı belli oldu
16:31 Doğu Karadeniz'de 20 köy yolu kardan kapandı
16:29 AKP, İYİ Parti ve SP'ye göre TSK Roboskî’yi bombalamadı
16:23 AP Türkiye Raportörü’nden DEM Parti’ye ziyaret
16:19 'Rojava insanlığın onurudur, savunalım'
15:54 Qamişlo sınırında nöbet: Rojava Devrimi’ni koruyacağız
15:50 Valilik, Mehmet Uzun isminin parka verilmesini 'uygun' görmedi
15:31 ‘Coğrafya değişiyor siz Rojava’yı bombalamaya devam ediyorsunuz’
15:19 Türkiye’nin saldırılarında 13 öncü kadın katledildi
15:18 Tutsaklara para gönderme kampanyası: Dayanışmak görevdir
15:09 ‘Repertuara Stranbêjiyê’ kitabı Sûr’da çocuklara ulaştırıldı
15:04 İsrail’den Suriye’ye hava saldırısı
14:14 Rapor: Çıplak arama, sansür, disiplin cezaları, tahliye erteleme
13:49 Av. Raziye Öztürk: İtiraf edilen tecrit sürdürülüyor
13:44 Amed’den çağrı: Direnişi büyütelim, Rojava’ya sahip çıkalım
13:37 Eşbaşkan Neslihan Şedal: Kadınların yaşamın öznesi olabilmesi için çalışacağız
12:59 Wan’da 3 gözaltı
12:55 SEP Genel Başkanı’nın aralarında olduğu 15 gözaltı
12:54 İki kent 3 ilçeyi kapsayan bölgeye 17 RES türbini
12:40 Eş Genel Başkanlar 31 ülke temsilcileriyle bir araya geldi
12:38 Duruşma salonunda silahlı saldırı: 2 ölü, 2 yaralı
12:37 Öznur Bartın: Savaş bütçesi yüzde 65 arttı
12:34 Sanatçı Pınar Aydınlar gözaltına alındı
12:22 Ailelerden İmralı başvurusu
11:36 DEM Parti’den hak ihlalleri raporu: Baskılar yüzde 50 arttı
11:26 PYD Eşbaşkanı: Şam’da bir olursak irademizi kabul etmek zorunda kalırlar
11:00 Taciz davasında ‘ödül’ gibi ceza: Bu çocukları kim koruyacak?
10:26 DBP Kadın Meclisi Sözcüsü: Özerk Yönetim'in kazanımlarına saldırmaktan vazgeçin
10:19 Mersin'de siyasetçi ve hak savunucuları gözaltına alındı
09:52 Wan'da 131 yerleşim yerinin yolu ulaşıma kapandı
09:28 ‘Saldırıları ezilen halkların birlikte mücadelesi durdurur’
09:26 İnsan onuruna yaraşır bir asgari ücret talebi
09:22 Yangın sonrası gönderilen yardıma el konuldu iddiası
09:15 PEN Norway’den gazeteci Arslan’ın iddianamesine dair rapor
09:15 Agirî Belediye Eşbaşkanı Hazal Aras: Kentte yeni bir zihniyet inşa ediyoruz
09:14 Bozarslan: Türkiye, Rojava'yı parçası haline getirmek ve emrine koymak istiyor
09:10 Belediyeye alınmayan meclis üyeleri: Direneceğiz
09:10 Suriye'de 13 yılda demografik yapı nasıl değiştirildi?
09:08 9 yıl geçti yaralar hala kapanmadı
09:03 90'larda yakılan mahalleler petrol şirketlerinin hedefinde
09:01 Mahkeme iptal ediyor, bakanlık onay veriyor
09:00 13 ARALIK 2024 GÜNDEMİ
08:47 Çok sayıda kent için sarı ve turuncu kodlu uyarı
07:59 Çöp konteynerinde bir bebek cesedi bulundu
12/12/2024
23:42 Wan’da eğitime bir gün ara
23:34 ABD Dışişleri Bakanı Blinken Ankara’da: QSD’nin rolü kritik
23:16 Ankara’da ekoloji paneli: Ekolojik yıkım savaş aracı olarak kullanılıyor
22:42 Mazlum Abdi: Kalıcı bir ateşkes için Türkiye ile görüşüyoruz
22:31 Özerk Yönetim: Bölgeye bir uluslararası soruşturma komitesi gönderin
21:25 Reqa’da halka rastgele ateş açıldı: 34 yaralı
21:10 Mahkeme cezaevini haksız buldu: Ali Can Yılmaz tahliye edildi
21:01 Danirmarka'da parlamento önünde Rojava ve tecrit protestosu
20:52 Bir kadın üç çocuğuyla hayatını yitirmiş halde bulundu
20:28 Kürt ve Arap aşiret önderleri: Fitneye karşı QSD'nin yanındayız
20:02 Kuzey ve Doğu Suriye'de sokağa çıkma saatleri değiştirildi
19:29 Cinsel taciz failine ödül gibi ceza
19:14 Ateşkese rağmen paramiliter gruplar Minbic'e saldırıyor
19:09 İnşaat iskelesi çöktü: 1 işçi yaşamını yitirdi
18:38 AP Türkiye Raportörü Sanchez, DEM Parti’yi ziyaret edecek
18:21 Ekoloji örgütleri Meclis önünde: Doğamız kayyımlara verildi
18:04 MİT başkanı Şam'da
18:02 İHD ve TİHV’den tutsak hak savunucuları için çağrı
17:53 Ebrar Sitesi müteahhiti Ahmet Kara’ya 17 yıl hapis cezası
17:47 Amedspor etrafından dayanışma ve birlik çağrısı
17:38 Wan Belediyesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi açtı
17:27 Federe Kürdistan'da Rojava'ya yardım kampanyası
17:22 Wan’da trafik kazası: Bir öğrenci hayatını kaybetti
17:12 Til Temir obüslerle bombalandı
17:08 Çocuğa taciz davasında failin önceki suçları soruşturulacak
15:53 Özerk Yönetim: Suriye bayrağı özerk bölgelerde de olacak
15:50 3 kişiyi katleden Cihan Oral 9 aydır yakalanmadı
15:35 'Filistin’de göç ve savaş' tartışıldı
15:30 Saldırılar protesto edildi: Rojava’nın özgürlük mücadelesine ses verin
15:25 Tülay Hatimoğulları: Suriye’nin yeniden inşasında tüm halklar ve inançlar yer almalı
15:00 Atanamayan öğretmen intihara sürüklendi
14:56 Amed’de ucuz yağ ve pirinç kuyruğu
14:56 Amed Barosu'ndan BM'ye Kuzey ve Doğu Suriye çağrısı
14:38 Nura Kurt’un taziyesine kitlesel ziyaret
14:28 Sevilay Çelenk: Rojava’daki direnişin yanında olacağız
14:21 Cezası onanan siyasetçi Gültekin Koçdemir cezaevine girdi
14:21 Güngören’de bina çöktü