HABER MERKEZİ - Pakistan'da yaşanan protestolarda 2'si çocuk 10 kişi öldürüldü, 20'si kadın 300 kişi tutuklandı. Yaşananları kamuoyuna duyurmaya çalışan 2 gazeteci ise kaçırıldı.
Pakistan'ın Beluclara yönelik baskılarını ve zorla kaybetmelerini protesto etmek amacıyla 21 Mart'ta Belucistan eyaletinde başlayan ve devam eden eylemlerde, şu ana kadar 2'si çocuk, en az 10 kişi ise hayatını kaybetti, 20'si kadın 300 kişi tutuklandı. Beluc kaynaklar, eylemlerde kimliği belirlenemeyen birçok kadınının gözaltına alındığı ve nereye götürüldüğü bilinmediği belirtiliyor. Pakistan polisi, eylemlerde, haber takibi yapan birçok gazeteciyi de hedef aldı. Eylem haberi takibi yapan Muhammed Usman Khan kaçırılırken, eylemleri takip eden birçok gazeteci de gözaltına alındı. Eylemleri organize eden Baloch Yakjehti Committee/Beluc Dayanışma Komitesi (BYC), baskılar sonlandırılana ve tutsaklar bırakılana kadar eylemlerine devam edeceğini açıkladı. Pakistan hükümeti ise BYC'nin taleplerine yaptığı açıklamalarla kapıyı kapattı.
Olayları yerinde takip eden gazeteci Safar Khan Beluc, Belucistan'daki gelişmeleri, Mezopotamya Ajansı'na (MA) aktararak, Belucların şu anda karşı karşıya kaldıkları olayların öncekilerden çok farklı bir şekilde seyrettiğini kaydetti. "Güvenlik gerekçesiyle haberlerinde "Safar Khan Beluc" mahlasını kullanan Beluc, Belucilerin yaşadığı İran, Pakistan ve Afganistan'da ayrımcı politikalarla karşı karşıya kaldığını belirterek, "Her ülkede yaşanan başlıca hak ihlalleri var, ancak şu anda Pakistan'da karşı karşıya olduğumuz olaylar daha farklı" dedi.
Belucların, ilk günden beri ülkelerinin 3 devlet arasında paylaşılmasına karşı çıktığını ve farklı zamanlarda bu hoşnutsuzluğunu isyanlarla dile getirdiğini ifade eden Khan Beluc, "Pakistan, Beluci ulusal mücadelesini sona erdirmek için zor kullanıyor. Belucların kendini ifade etmesi, toplanması, eylemler yapması, siyaset yapması yıllardır yasaklanıyor. Bu süre içinde birçok siyasi aktivist zorla kaybettirildi, kendini polis olarak tanıtan kişiler tarafından öldürüldü" ifadelerini kullandı.
'CENAZELERİ İSTEYEN AİLELER TUTUKLANDI'
Belucların 21 Mart'ta başlattığı eylemlerin bu baskı ve zorla kaybettirmelere karşı bir patlama noktası olduğunu vurgulayan Beluc, öldürülen 10 Beluc'un ailelerinin cenazelerini almak istemesine karşı Pakistan güçlerinin ailelerin kadın üyelerinin tutuklanmasıyla eylemlerin fitilinin ateşlendiğini söyledi. BYC'nin kadınların serbest bırakılmasını isteyen bir gösteri düzenlediğini ancak Pakistan güçlerinin, bu talebe şiddetle karşılık vererek, göstericilerin üzerine ateş açarak, 3 kişiyi öldürdüğünü kaydetti. Ardından BYC lideri Dr. Mahrang Baloch'u tutuklandığını belirten Beluc, "Dr. Mahrang Baloch'un serbest bırakılması için tüm Belucistan ve Karaçi'de protestolar devam ederken, 2 gün geçmeden polis BYC'nin bir diğer önemli lideri Sammi Deen Baloch'u tutukladı. Şu an kimliği tespit edilen 20 kadın ve yüzlerce kişi Belucistan ve Sind'de Pakistan polisi tarafından gözaltında tutulmaktadır. Eylemcilerin talepleri, Dr. Mahrang Baloch, Sammi Deen Baloch ve tüm tutukluların serbest bırakılması" diye konuştu.
'KADINLAR SESLERİNİ YÜKSELTMEK İÇİN ÖNE ÇIKTI'
Belucların ataerkil bir yapıya sahip olduğunu, ancak eylemlerin öncülüğünü kadınların yaptığını vurgulayan Beluc, "Son 21 yıldır Belucistan'ın her yerinde, sadece siyasi partiler değil, aileler de zorla kaybetmelerden son derece etkilendi. Ailelerin erkek üyeleri zorla kaybedildiğinde, ailelerin kadın üyeleri sevdiklerinin güvenli bir şekilde serbest bırakılması için seslerini yükseltmek için öne çıktılar, oradan kadın aktivizmi başladı. Bugün Beluc siyasetinde kadınlar ön saflarda yer alıyor. Sadece zorla kaybedilen insanların serbest bırakılması için değil, baskıların sona erdirilmesi ve Beluc halkının ulusal hakları için de siyasi harekete öncülük ediyorlar. Bu yüzden onlarca Beluc kadın tutuklandı, Ketta'da Dr. Mahrang Baloch ve Beebow Baloch ile birlikte 15'ten fazla kadın, Karaçi merkez hapishanesinde Sammi Baloch, Gadani'de Mahzaib Baloch ve Fozia Baloch tutulurken Pencap eyaletinin Dera Gazi Han bölgesinde Pencap polisi tarafından birçok Beluc kadının gözaltına alındığına dair haberler var" şeklinde konuştu.
'PROTESTOLAR DEVAM EDİYOR'
Protestoların da Pakistan güçlerinin de olaylara sert müdahalesinin devam ettiğini kaydeden Beluc, eylemlerin Belucistan'ın her yerinde devam ettiğini kaydetti. Pakistan güçlerinin protestoları bastırmak için silah kullandığını ve ölenlerin ve yaralıların bulunduğunu söyleyen Beluc, "BYC, tüm tutuklular serbest bırakılana kadar protestolara devam edeceğini duyurdu. Pakistan hükümeti ise Dr. Mahrang Baloch ve diğer önemli liderlerini serbest bırakma konusunda isteksiz. BYC, devletin baskısına karşı halkın sesi, bu yüzden geri adım atmayacaklardır, devletin de geri adım atacağına dair bir emare bulunmuyor" diye belirtti.
'GAZETECİLER HABER YAPTIĞI İÇİN ÖLDÜRÜLÜYOR'
Belucistan'da yoğun bir devlet baskısı yaşandığını, insanları kendilerini ifade ettikleri için gözaltına alındığını, işkence gördüğünü, gözaltına alınan kişilerin aile ve avukat görüşlerine izin verilmediğini dile getiren Beluc, "Aileler yakınlarının hayatlarından endişe ediyor" dedi.
Gazetecilerin de baskıların hedefi olduğunu söyleyen Beluc, şöyle devam etti: "Gazeteciler sadece olayları haberleştirdikleri için hedef alınıyor, çok yoğun haber sansür var. Pakistan medyası ve gazeteleri baskı altında ve Beluci hareket ile ilgili herhangi bir şey yayınlamaya hazır değiller. Beluc halkına yönelik insan hakları ihlallerini ve devlet baskısını haber yapan çok az gazeteci var, onlar da sistematik olarak korkutuluyor, tutuklanıyor ve zorla kaybettiriliyorlar yani gazetecilik görevlerini yerine getirirken öldürülüyorlar. Devlet kasıtlı olarak Belucistan'da devam eden insan hakları ihlallerini haberleştiremeyeceğimiz bir durum yaratıyor. Belucistan'ın farklı bölgelerinde mobil ağ ve internet hizmeti kesintiye uğradı. Gazeteciler, devam eden durum ve protestolar hakkında haber yapmamaları için devlet yetkilileri tarafından korkutuluyor."
'TABLO KORKUTUCU'
Belucların özgürlük hareketinde ısrarcı olduğunu söyleyen gazeteci Beluc,"Halk bağımsızlık talep ediyor, devletin baskısı artıyor. Belucistan'da durum giderek kötüleşiyor ve devlet baskısı zirvede. Devlet, devlet söylemine muhalif olan herkesi gözaltına alıyor. Gazeteciler ve medya kuruluşları Belucistan'ın mevcut durumu hakkında haber yapmamaları için tehdit ediliyor. Belucistan'ın durumu gün geçtikçe kötüleşiyor ve mevcut durum daha da kötüleşecek gibi görünüyor" ifadelerini kullandı.
MA / Berivan Kutlu