ANKARA- Yargı paketinin toplumsal umut ve barış ilkesini gözardı ettiğini belirten DEM Partili Zülküf Uçar, “Kanunların en geniş toplumsal katılıma dayanması demokrasinin genel bir ilkesidir. Barışın inşa süreci olduğunu biliyoruz. Bize düşen ise cesur adımlar atmaktır” dedi.
AKP’nin imzası ile Meclis’e sunulan ve MHP tarafından da desteklenen ancak muhalefet partilerin eşitlik ilkesine aykırı olarak tanımlayıp tepki gösterdiği 10’uncu Yargı Paketi’nin görüşmeleri Adalet Komisyonu’nda devam ediyor.
Komisyonda söz alan Onur Düşünmez, hasta tutsaklara işaret ederek, tutukluların cezaevinde yaşamını yitirmemesi için çabalarını sürdürdüklerini ifada etti. Düşünmez, “Cezaevleri cenaze evlerine dönüşmesin diye çabamızı sürdürüyoruz. Bu kaygıyı gözeten bir düzenleme var ama eksik bir düzenleme olarak değerlendiriyoruz. Örneğin ‘Ağırlaştırılmış müebbet’ hapis cezası alanlar bu düzenlemeden yok. Bu eşitsizliğin bir an önce giderilmesi gerekiyor. Aynı zamanda Kovid-19 döneminde çıkan yasanın tekrardan çıkarılması bekliyordu toplum. Ancak bunun yerine paketten çıkarıldı. Bu eşitsizlikler giderene kadar her yerde dile getirmeye devam edeceğiz” dedi.
TÜM TOPLUMU KAPSAYACAK ANAYASA
AKP’nin paketi, “İdare tedbir” olarak tanımladığını belirten Düşünmez, “Siz nasıl olur da bazı insanları bu tedbirden vareste tutarsınız? Şöyle düşünün; Belediye halka ekmek dağıtıyor. Ve bu ekmekler bir şekilde zehre bulanmış. Belediye bunu görüp önlem almak istiyor. Sonra diyor ki; siz bu gün hiçbiriniz halk ekmekten ekmek almayın, çünkü zehir var, kontrol edemiyoruz. Ama siz ne diyorsunuz; ‘A ve B mahallesi yemesin, C mahallesi yiyorsa de yesin’ diyorsunuz. Tüm toplumu kapsayacak ve anayasa uygun bir düzenlemenin getirilmesi gerekiyor” diye konuştu.
Yargı paketine girmeyen hususlara dair, “AKP ve DEM Parti uzlaşamadı, onun için girmedi” şeklinde değerlendirmeler yapıldığına da dikkat çeken Düşünmez, bu durumun tartışılmasının doğru olmadığını, paketin tamamen AKP inisiyatifiyle hazırlandığını söyledi. Hasta tutsaklara dair düzenlemeye de işaret eden Düşünmez, tutsakların serbest bırakılmasının Adli Tıp Kurumu inisiyatifine bırakıldığını, bu durumun daha önce pek çok ölümlere neden olduğunu kaydetti. Düşünmez, “ATK nedeniyle cezaevleri cenaze evlerine döndü. Herhangi bir sağlık kuruluşunda alınan bir raporun neden geçerli sayılmadığını hangi vicdan açıklayabilir? Bütün sağlık kuruluşlarında alınan raporların dikkate alınması gerekmektedir ve bu yönlü bir düzenleme yapılmalıdır” diye kaydetti.
Söz alan DEM Parti Wan Milletvekilli Zülküf Uçar da pakete ve içeriğine işaret ederek, “Bu teklife hakim olan anlayış yine cezalandırma yaklaşımıdır. Salt cezalandırma, korkutma, hapsetme, bastırma ve benzeri yöntemler devleti birey ve toplum karşısında çıplak bir baskı ve zor kurumu haline getiriyor. Bu pakete caydırıcılık toplum üzerinde bir baskı aracı haline getirilmiştir. Bir büyülü kelime bulmuşsunuz ve etrafında dönüp duruyorsunuz. Hukuku bu kavrama indirgemekten vazgeçin. Birey ağır ceza ile korkutmak, tehdit altında hissettirmek ve bu yolla suçtan vazgeçirmeye çalışmak hukuk kurallarını geçerli kılmaz. Bu kapitalizmin dayatmış olduğu bir modeldir. Kapitalizm hukuk araç olarak kullanır. Çözüm; suçun kök nedenlerini yok etmektir. Kesin çözüm ise bireyin ve toplumun ahlaki ve politik temelde gelişmesine imkan tanımaktan geçer. Politik yetenek kazanmış ve gündelik sorunlara çözüm olabilen aynı zamanda ahlaki özelliklerini belirleyebilecek birey ve toplum yapısıdır. Suç ve ceza denklemini özgürlükler zeminine çekecek olan. Ama bizim yaptığımız caydırmak, korkutmak… Bu yöntemler ile doğacak kurallar hukuk kuralları değildir” diye konuştu.
Kürt sorunun çözümü bağlamında süren tartışmalar işaret ederek sözlerini sürdüren Uçar, “Barışın arandığı bu sürecin ilk şartı, hiçbir toplumsal kesimin dışlanmaması ve ayrımcılığa maruz kalmamasıdır. Şu anda tartışılan teklif siyasi tutsaklara karşı ayrımcılık özelik taşıyor. Bu teklif toplumsal umut ve barış ilkesini de göz ardı eden bir özelliğe sahiptir. Kanunların en geniş toplumsal katılıma dayanması demokrasinin genel bir ilkesidir. Barışın inşa süreci olduğu ve zamana ihtiyaç olduğunu biliyoruz. Bize düşen ise cesur adımlar atmaktır. Ancak bu pasifleştirme arayışı şeklinde anlaşılmamalıdır” diye belirtti.
‘HEP BİRLİKTE BARIŞI GETİRELİM’
Söz alan DEM Parti Agirî Milletvekili Sırrı Sakık, Kürt sorunun çözümüne dair tartışmalara değindi. Sakık, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın çağrısı, PKK’nin kararı ve pek çok gelişmeye dikkat çekerek, durumları tarihi olarak nitelendirdi. Sakık, “Bu asrın sorunun nasıl çözeceğiz? Erteleyip öteleyerek bu sorunu çözemeyiz. Bu tarihi fırsatı değerlendirebilirsiniz. Demirtaş’ı diğer arkadaşlarımızı bırakmak için bir düzenlemeye bile gerek yok. AİHM karaları var. Uygulayın ve bir barış iklimi doğsun. Ama ne hikmetse bunların hiçbiri olmuyor. Toplumsal bir barıştan, sözleşmeden bahsediyorsak hepimize görev düşüyor. Ülkenin bütününe dair korkular vardı. Şimdi bunlar da yok. Gelin hep birlikte barışı getirelim. Bu sürece karşı olanlar da var. Bunların tuzu kuru. Derdimiz var bizim, kimse ile kavga etmek istemiyoruz. Bu kan deryasından faydalanmak isteyenler var, biliyoruz. Türkiye’de ciddi bir şekilde barışa destek var. Geçmişte bize düşman hukuku uygulandı” dedi.
Acıların ortaklaştırılması gerektiğinin altını çizen Sakık, “Ülkemizin geleceği ve iç barışımız için Kovid-19 düzenlemesini geri getirebilirsiniz. Bunu yaparsak bir şey ifade edersiniz. Bir günün ne kadar büyük bir zulüm olduğunu biliyorum. Gelin hep birlikte ailelerin dualarını alalım” diye kaydetti.
HASTA TUTSAKLARIN DURUMU
DEM Parti Şirnex Milletvekili Newroz Uysal Aslan da milyonların gözünün ve kulağının komisyonda olduğuna işaret etti. Pakete yer alan pek çok hususun toplumsal barışa hizmet etmediğini vurgulayan Newroz Uysal Aslan, yaşlı tutsakların daha erken tahliye edilmelerine işaret etti. Newroz Uysal Aslan, cezaevinde bulunan ileri yaşlı pek çok siyasi tutsağın ismini zikrederek, söz konusu kişilerin pakette yer alan ayrım nedeniyle tahliye edilmeyeceğini söyledi.
Söz alan DEM Parti Mersin Milletvekili Ali Bozan, Kovid-19 salgını döneminde çıkan düzenlemenin AKP tarafından paketten çıkardığının altını çizerek, geri getirilmesi ve pakete dahil edilmesi için komisyona önerge vereceklerini ifade etti.