ABD, Savunma Sanayi Başkanı Demir'i yaptırım listesine aldı

  • dünya
  • 21:21 14 Aralık 2020
  • |
img

HABER MERKEZİ- Türkiye’ye yönelik CAATSA yaptırımlarını açıklayan ABD, Savunma Sanayii Başkanlığı ve Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir’i, yaptırım listesine aldı.

ABD Hazine Bakanlığı, Türkiye’ye S-400 alımı nedeniyle uygulayacağını duyurduğu CAATSA yaptırımlarını internet sitesinden duyurdu.

Açıklamada, Savunma Sanayi Başkanlığı ve Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir'in yaptırım listesine alındığı belirtildi. Listede ayrıca, Savunma Sanayi Başkan Yardımcısı ve Roketsan Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Yiğit, Savunma Sanayi Başkanlığı Hava Savunma ve Uzay Daire Başkanlığı’ndan Serhat Gençoğlu ve Mustafa Alper Deniz bulunuyor. 

CAATSA yaptırımlarının açıklanmasının ardından ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, "Uyarılarımıza rağmen Türkiye, Rusya'dan S-400 sistemi satın alma ve test etme çalışmalarına devam etti. Bugün Türkiye'nin SSB'sine uygulanan yaptırımlar, ABD'nin #CAATSA'yı tam olarak uygulayacağını gösteriyor. Rusya'nın savunma sektörü ile önemli işlemlere müsamaha göstermeyeceğiz" açıklaması yaptı. 

DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI’NDAN TEPKİ

Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin CAATSA yaptırımlarını kınayarak, "tek taraflı" olarak nitelendirdi. Açıklamada, "Türkiye, ilişkilerimizi olumsuz yönde etkilemesi kaçınılmaz olan bu karara karşı gerekli adımları atacak, uygun gördüğü şekilde ve zamanlamayla mukabelede bulunacaktır" denildi.

Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklama şöyle:

“ABD’nin, S-400 hava savunma sistemlerini tedariğimiz nedeniyle bugün açıkladığı ve Türkiye’ye karşı tek taraflı yaptırımlar içeren kararını kınıyor ve reddediyoruz. Türkiye’yi zamanında S-400 sistemlerini tedarik etmeye sevk eden koşullar herkes tarafından gayet iyi bilinmektedir. Nitekim bizzat Başkan Trump da bir çok vesileyle bu konuda Türkiye’nin haklılığını teslim etmiştir. Öte yandan, S-400’lerin NATO sistemleri bakımından bir zafiyet yaratacağına dair ABD iddiaları da teknik dayanaktan yoksundur. Kaldı ki Türkiye, bu konuda NATO’nun da katılacağı teknik bir çalışma grubu kurulmasını teklif ederek, meselenin siyasi önyargılardan uzak bir şekilde, nesnel ve gerçekçi bir zeminde ele alınmasını defaatle önermiştir.”