HABER MERKEZİ –Suriye Ulusal Diyalog Kongresi Soçi’de başladı. Demokratik Özerk yönetimi, Heyet El-Tensîq ve Kuzey Suriye’deki birçok siyasi parti, Efrin’e yönelik saldırılar nedeniyle toplantıya katılmadı. Özerk Yönetim. "Suriye halkları Efrin’de savaş uçaklarıyla bombalanırken, çözüm çıkması mümkün değildir" dedi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin kararlaştırdığı Suriye Ulusal Diyalog Kongresi bugün başladı. Suriye'deki ateşkesin garantör ülkeleri durumundaki Rusya, Türkiye ve İran'ın himayesinde gerçekleşecek ve Suriye'deki hükümet yanlısı ve karşıtı çeşitli grupları bir araya getirecek olan 2 günlük kongrenin ilk günü heyetlerin gelişi ve kaydı ile geçecek. Garantör ülkelerin heyet başkanlarının bugün hazırlık toplantısı yapması beklenirken yaklaşık 1600 Suriyeli delegenin katılacağı ana toplantı yarın yapılacak.
Kongrede Rusya'yı Devlet Başkanlığı Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev, Türkiye'yi Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Sedat Önal, İran'ıysa Dışişleri Bakan Yardımcısı Hüseyin Caberi Ensari temsil edecek. BM'yi temsilen Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura masada olacak.
BM Güvenlik Konseyi'ndeki daimi üyeleri ABD, İngiltere, Çin ve Fransa ile Mısır, Irak, Ürdün, Kazakistan, Lübnan ve Suudi Arabistan da kongreye davet edildi.
Sputnik'te yer alan habere göre; kongre sırasında prezidyum, yüksek komite ve organize komitesi olmak üzere üç idari kurul ile anayasa komisyonu, yetki komisyonu ve oy sayım komisyonu olmak üzere üç komisyon kurulacak. Komite ve komisyonlarda hükümet ve muhalefet temsilcilerinin yanı sıra kıdemli devlet insanları ve sendika temsilcileri de yer alacak.
GÖZLER ANAYASA KOMİSYONUNDA OLACAK
Soçi'deki kongrenin yeni Suriye anayasası hazırlama sürecini başlatması beklendiğinden gözler anayasa komisyonunda olacak. Bu komisyonda Suriyeli vekiller Aşvak Abbas ve Ahmed Kuzbari ile Prof. İman Hamadan ve Prof. Amal Yazıcı yer alıyor.
KUZEY SURİYE EFRİN SALDIRISI NEDENİYLE KONGREYE KATILMAYACAK
Kongrenin organizatörleri tarafından yapılan açıklamaya göre Soçi'deki kongreye katılacak delegelerin yüzde 94.5’ini Araplar oluşturuyor. TSK’nin Efrin’e yönelik başlattığı saldırılar nedeniyle Demokratik Özerklik Yönetimi Soçi’deki toplantıya katılmayacak. Yine Suriye’nin Demokratik Dönüşüm Güçleri Ulusal Koordinasyonu (Heyet El-Tensîq) ve Kuzey Suriye’deki birçok siyasi parti de, Efrin’e yönelik saldırılar nedeniyle kongreye katılmayacaklarını belirtti.
KUZEY SURİYE DEMOKRATİK ÖZERK YÖNETİMİ'NDEN AÇIKLAMA
Kuzey Suriye Demokratik Özerk Yönetimi Rusya’nın Soçi kentinde gerçekleştirilen toplantıya ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, “Rusya bir taraftan Türk devletinin Efrin’e saldırı yapması için her türlü desteği sunarken bir taraftan da Soçi toplantısının sponsorluğunu yapıyor. Suriye halkları Efrin’de savaş uçaklarıyla bombalanırken, bir çözüm çıkması mümkün değildir” denildi.
TÜRKİYE HALKIMIZA KARŞI SOYKIRIM VE İŞGAL SALDIRISI BAŞLATTI
Demokratik Özerk Yönetim’inin açıklaması şöyle: “Kuzey Suriye Halkları sürekli olarak yürütülen çözüm girişimlerinin dışında tutuldu. Biz sürekli olarak demokratik çözümün gelişmesi için terörizme karşı savaş yürüttük. Bunun için de Suriye’deki krizin çözülmesi için çözüm arayışlarına destek verdik. Her seferinde çözüm arayışlarının dışında tutularak, sanki Suriye ile hiçbir ilgimiz yokmuş gibi gösterilmeye çalışıldık. Çözüm sürecinin dışında tutulmamız ciddi bir boşluk yarattı. Biz, bu ayın sonunda Rusya’nın Soçi kentinde yapılacak Soçi toplantısına katılmaya hazır olduğumuzu deklere etmemize rağmen, Türk devleti tarafından Efrin’deki halkımıza yönelik soykırım saldırısı başlatıldı.
Türk devleti halkımıza yönelik düşmanlığı uğruna tüm terörist çetelerle ittifak yaparak onları kullanıyor. Israrla saldırılarına siyasi gerekçeler yaratarak Soçi toplantısına ev sahipliği yapan Rusya’nın onayıyla halkımıza karşı soykırım ve işgal saldırısı başlattı. Aslında Türk devletinin soykırım ve işgal saldırıları çözüm için gerçekleştirilecek olan Soçi toplantısının özü ve ciddiyetine aykırıdır. Tüm Suriye halklarının toplantısına öncülük eden bir güç; bir tarafın bir başka tarafa saldırısına destek veremez. Kaldı ki bu toplantılara katılacak olanlar zaten bu savaşın bir tarafı olanlardır.
EFRİN BOMBALANIRKEN ÇÖZÜM ÇIKMASI MÜMKÜN DEĞİL
Bu durumda toplantı için yapılan davet ve çağrının hiçbir ciddiyeti kalmadığı gibi kimlerin de bu toplantıya katılacakları da aslında netleşmiş oluyor. Suriye halkları Efrin’de savaş uçaklarıyla bombalanırken, bir çözüm çıkması mümkün değildir. Bu saldırılarda çocuk ve kadınlar şehit düşmesine rağmen, halen uluslararası toplum harekete geçmiş değildir. Rusya’nın Türk devletine destek veriyor olması, askeri yöntemleri halen esas aldıklarını ve çözüm sürecinin de ciddi anlamda tehlikede olduğunu gösteriyor. Bu durum Soçi’nin daha önce yapılan toplantılar gibi sonuçsuz kalacağını gösteriyor. Türk devletinin isteklerinin kabul edilmesinin kendisi Suriye halklarının çıkarına terstir ve bu durum çözümün gelişmesi önünde ciddi engeldir.
BİZE SADECE ASKERİ ROL BİÇİLMESİNİ KABUL ETMİYORUZ
Bu artıkça herkesçe görünen bir durum olmuştur. Aynı zamanda Suriye’deki krizin çözümünde rolü ve etkisi olan bir gücün çözüm sürecinin dışında tutulması sürece kesinlikle olumsuz etki yapacaktır. Kaldı ki Soçi toplantısı Rusya’nın tutumundan etkilenecektir. Biz Kuzey Suriye yönetimi adına çözüm adına sorumluluklarımızı her zaman yerine getirmeye hazır olduğumuzu açık bir şekilde bir kez daha söylemek istiyoruz. Hiçbir şekilde bize sadece askeri bir rol biçilmesini kabul etmiyoruz. Biz demokratik çözüme sonuna kadar inanıyoruz. Ama biliyoruz ki Türk devleti buna müdahale ediyor. Rusya’ya da konuya ikili yaklaşmaması çağrısı yapıyoruz. Rusya bir taraftan Türk devletine her türlü silahını kullanarak Efrin halkına saldırı için destek verirken, diğer taraftan kendisini çözüm isteyen taraf olarak gösteriyor.
YAŞANANLAR ÇÖZÜM YOLUNU TIKAMAKTADIR
Kürt, Arap; Alevi, Müslüman, Êzidî, Hıristiyan halklarımız soykırım saldırıları altındadır. Efrin’deki halklarımız bu tarafları tarafların siyasi anlaşmalarının kurbanı edilmektedirler. Ne var ki buna rağmen kendilerini halkların çıkarını savunanlar olarak lanse etmektedirler. Suriye’deki halkların bir kesimini kurban ederek çözüm getireceklerini söylüyorlar. Oysa bu gerçeklik tüm çözüm yollarını tıkamaktadır. Bir şey ortaya çıksa da bu halkımıza zorla dikte edilen şey olacaktır.”
FERHAT PATÎYEV: KÜRTLERİN KATILMADIĞI TOPLANTI SONUÇ VERMEZ
Rusya Kürt Kültür ve Ulusal Federal Otonomosi Başkanı Ferhat Patîyev, Kürtlerin toplantıya katılmadıklarını ve bu yüzden de Soçi’nin de ölü doğduğunu belirterek, “Kürtlerin katılmadığı ve dahil olmadığı hiç bir uluslararası toplantıdan sonuç alınamadı. Astana, Cenevre, Viyana şimdiye kadar sonuçsuz kaldı” dedi.
SOÇİ ÖLÜ DOĞDU
Suriye’nin yüzde 30’unu elinde bulunduran Kuzey Suriye yönetiminin resmi olarak bu toplantıya çağrılmamış olmasını eleştiren Patîyev, “Cenevre’de Kürtlerin olmamasını en fazla eleştiren Rusya idi. Şimdi kendi yaptıkları bu toplantıya Kürtleri davet etmediler. O zaman bu toplantıyı niye yaptılar? Bunun sonuçsuz kalacağı ortada ve diğer pratikler bunu kanıtladı” dedi. Patîyev toplantıya katılan isimlerin çoğunun Suriye Rejimine yakın isimler olduğunun altını çizerek, “Aslında bunu Suriye’de yapabilirlerdi” dedi. Toplantıya “Kürt” olarak davet edilen ve katılabilecek isimlerin de Kürtleri temsil etmediğinin altını çizen ve “Bunlar bizim için Kürtler çünkü Kürt toplumunu temsil etmiyorlar" diyen Patîyev, “Büyük bir toplumsal temsiliyet bu toplantının dışında tutuldu. Dolayısıyla demokratik ve yeni bir Suriye’nin inşasının fırsatı kaçırıldı” diye konuştu.
‘TÜRKİYE SOÇİ’Yİ DE BOMBALADI’
Patiyev toplantıyı boşa çıkaran en önemli hususun Efrin’e yönelik saldırılar olduğunu belirterek, “Bu toplantı ile şiddeti bitirmek istiyorlardı ama şimdi bu toplantının organizatörlerinden biri Suriye’nin en güvenli bölgesini bombalıyor. Efrin’e atılan bombalar aynı zamanda Soçi’deki toplantıya atılıyor, bunu boşa çıkarıyor” dedi.