Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi 37’nci İnsan Hakları Oturumları bugün İsviçre’nin Cenevre kentinde başladı. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeid Ra’ad Al Hussein açılışta birer konuşma yaptı. 

 

ATEŞKES ÇAĞRISI 

 

Suriye’deki 30 günlük ateşkes kararından duyduğu memnuniyeti dile getiren BM Genel Sekreteri António Guterres, şu ana kadar bu karara uyulmasa da kısa sürede uyulması gerektiği yönünde çağrı yaptı. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 70’inci yıldönümü olduğunu hatırlatan Gutteres, deklarasyonun temel hak ve özgürlüklerin korunması konusunda devletlere düşen görevlere dikkat çekti. Mülteci sorununun büyük çapta önemini korumaya devam ettiğini söyleyen Gutteres, bu noktada önlerinde hala uzunca bir yol olduğunu belirtti. 

 

‘İNSAN HAKLARI ALANINDA YATIRIM YAPILMALI’ 

 

Birçok yerde hala insanların çocuk kadın demeden öldürüldüğünü dile getiren Gutteres, yaşananların tek bir tarifi olduğunu, bunun da etnik temizlik olduğunu kaydetti. Gutteres, bütün devletlere insan hakları alanında daha fazla yatırım yapması çağrısında bulunarak, “Egemenlik hakkı ve insan hakları paralel yürümelidir. İnsan hakları egemenlik hakkını zayıflatmaz, güçlendirir” dedi. 

 

‘ÖZGÜRLÜKLER HER YERDE GERİLEDİ’ 

 

BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeir Ra’ad Al Hussein de konuşmasına Suriye’deki ateşkes kararını selamlayarak başladı. Al Hussein, Guta ve Suriye’nin diğer bölgelerinin yanı sıra Yemen, Pakistan, Myanmar gibi diğer bölgelerde yaşanan şiddetin bir an önce son bulması gerektiğini söyledi. “İnsanları anlamaya gelince çok farklı olabiliyoruz” diyen Al Hussein, konuşmasına şöyle devam etti: “Güvenlik endeksli devlet anlayışı geri döndü ve temel insan hakları özgürlükleri dünyanın her yerinde geriledi. Çocuklar, ölmeye devam ediyor, işkence ve kötü muamele devam ediyor. İşkenceden geçirilen 17 yaşındaki Nabeel Rajab gibi ya da 12 yaşında silah altına alınan Ahed Tamimi gibi. Türkiye’de daha gazeteciler tutuklanıyor. Bunun gibi çok sayıda örnek sıralayabiliriz. Bütün bunları neden durdurmuyoruz. Bunlar temel insan hakları ihlalidir” diye konuştu. 

 

AVRUPA’YA ELEŞTİRİ 

 

Kendisinin İnsan Hakları Komiseri olarak katıldığı son oturum olacağını söyleyen Al Hussein, herkesi insan haklarını daha güçlü savunmaya çağırdı. Hükümeti eleştirenlerin tutuklandığını ve “terörist” olarak ilan edildiğini söyleyen Al Hussein, mülteciler konusunda da Avrupa devletlerini sert bir dille eleştirerek, “Bazıları diyor ki biz onların kanının veya renginin bizim rengimizle karışmasını istemiyoruz. Bu bir ırkçılıktır ve tehlikelidir” dedi. 

 

TÜRKİYE İLE İLGİLİ OTURUM DA OLACAK 

 

23 Mart tarihine kadar sürecek olan oturumların ilk haftasında aralarında Türkiye’nin de bulunduğu çok sayıda devletin BM büyükelçileri birer konuşma yapacak. Suriye’de yaşanan savaş ve yaşam hakkı ihlallerinin geniş bir biçimde ele alınacağı toplantılarda, Suriye Bağımsız İnceleme Heyeti’nin hazırlamış olduğu raporlar okunacak. Oturumlarda, ayrıca BM’nin İşkence ve Kötü Muameleye Karşı Özel Raportörü Nils Melzer’in hazırlamış olduğu rapor da okunacak. 

 

Oturumlarda, çok sayıda sivil toplum kuruluşunun da yaşanan hak ihlallerine ilişkin söz alacak. Oturumlara paralel olarak çeşitli insan hakları kuruluşları panel ve konferanslar da düzenleyecek. Türkiye ile ilgili de çok sayıda konferansın düzenleneceği oturumların en çok merak edileni ise Suriye konusu.