ANKARA - OMCT Avrupa, Türkiye'nin koronavirus nedeniyle ayrımcılık yapmaksızın erken tahliyelere başlaması gerektiğine vurgu yaparak, halk sağlığı ve insan haklarının korunması amacıyla Türkiye'yi yakından takibe devam edeceklerini bildirdi.
Dünya çapında işkenceyi sona erdirmek, cezasızlıkla mücadele etmek ve insan hakları savunucularını korumak için 200'den fazla üye kuruluşla birlikte çalışmakta olan World Organisation Against Torture Avrupa (Dünya İşkenceye Karşı Organizasyonu-OMCT), 31 Mart Salı günü Türkiye'de Meclis’e gelen infaz düzenlemesinde eşitlik ilkesine uyulması çağrısıyla bir açıklama yaptı. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM), Kovid-19 salgını nedeniyle mahkumların erken tahliyesi konusundaki mevcut niyetlerini memnuniyetle karşıladıklarını bildirdikleri açıklamada, tahliye kararı verilirken siyasi görüş, etnik köken, ırk, dini farklılıklar konusunda ayrımcılık yapılmaması gerektiğine dikkat çekti.
Kovid-19 salgını bağlamında aşırı kalabalıklaşmayı azaltmak için milletvekilleri tarafından tartışılan bu yasa tasarısı, 100 bin’e kadar mahkumun erken serbest bırakılmasına yol açacağına işaret edilen açıklamada, “Türkiye'deki hapishanelerdeki mevcut aşırı popülasyona ek olarak, tutukluluk koşullarına ilişkin endişeler, Avrupa Konseyi (AK) veya Birleşmiş Milletler İşkenceye Karşı Komite gibi uluslararası kurumlar ve ulusal kurumlar tarafından tekrar tekrar dile getirilmiştir. Aşırı kalabalık hapishane nüfusunu azaltma çabası, her zaman hoş karşılansa da içinde bulunduğumuz pandemi durumunda hapishanelerin virüsün üremesi ve yayılması için son derece uygun koşullar sağlaması, hem tutukluları hem de hapishane personelini tehlikeye atması nedeniyle öncelikli durumdadır. Bununla beraber, yasa tasarısı şiddet içermeyen suçlar nedeniyle tutuklu ya da hükümlü binlerce kişiyi, özellikle düşünce suçları, devlete karşı işlenmiş suçlardan yargılanan gazeteciler, insan hakları savunucuları gibi tutukluları kapsamıyor” denildi.
‘ULUSLARARASI YÜKÜMLÜLÜKLERİN İHLALİ’
Türkiye'de terör suçlamalarının, gazetecileri, avukatları, siyasi muhalifleri ve insan hakları savunucularını hapsetmek ve susturmak için sistematik olarak kullanılmakta olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Bu mahkum kategorilerinin herhangi bir erken şartlı tahliyeden hariç tutulması, bazı mahkum gruplarına karşı ayrımcı muamele teşkil edecek ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi de dahil olmak üzere Türkiye'nin uluslararası yükümlülüklerini ihlal edecektir” ifadeleri yer aldı.
OMCT, Türkiye'deki yetkililere şu çağrıları yaptı:
"* Mahkumları, Kovid-19'un yayılmasından kaynaklanan hızla artan tehlike karşısında, siyasi, etnik veya mesleki geçmişlerine dayanan çekinceler veya ayrımcılık olmaksızın derhal serbest bırakmaya başlayın.
* Erken tahliyeyi gerçekleştirirken tüm mahkum gruplarına eşit muamele edin.
* İnsan hakları savunucuları ve siyasi mahkumlar gibi konuşma suçları da dahil olmak üzere, herhangi bir şiddet eylemi gerçekleştirmemiş tüm mahpusları gecikmeksizin serbest bırakın.
* Ülkedeki diğer tüm mahpusların refahını sağlayın, çevrimiçi iletişim yollarıyla cezaevi içindeki ve dışındaki fiziksel mesafelerin etkisini azaltın, gerekirse modern teknolojiyle avukatlara tam erişim sağlayın ve uluslararası standartlara uygun ayrım gözetmeyen bir sağlık hizmeti sağlayın."
Çeviri: Mezopotamya Ajansı