HABER MERKEZİ - Alman Emniyet yetkilileri, HDP Milletvekili Garo Paylan'ın gündeme getirdiği Avrupa'daki bazı Türkiye kökenlilere suikast iddiasıyla ilgili "Tehlikeden haberdarız" açıklamasını yaptı.
HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan’ın, dün Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Almanya başta olmak üzere çeşitli Avrupa ülkelerindeki Türkiyeli Alevi ve Ermeni toplumları temsilcileri ile AKP iktidarında ülkeyi terk etmek zorunda kalmış gazeteciler, yazarlar, akademisyenler, kanaat önderlerine yönelik eylem hazırlığı içinde olan grupların, ses getirecek bir eylem için harekete geçtiği bilgisinin kendisine ulaştığını paylaşmıştı.
Paylan’ın bu açıklamalarını destekleyici bir açıklama da, Alman emniyet yetkililerinden geldi.
DW Türkçe'nin ulaştığı Alman Emniyet Teşkilatı yetkilileri, söz konusu suikast hazırlığı iddiasının araştırılmaya devam edildiğini ifade etti. Emniyetten yapılan açıklamada, "Söz konusu tehlike durumundan haberdarız ve en gerekli duyarlılıkla incelememizi sürdürüp durum değerlendirmesi yapıyoruz. Ancak duruma ilişkin ayrıntılar ve koruma önlemlerine dair bilgi veremeyecek olmamızı anlayışla karşılamanızı bekliyoruz" ifadeleri kullanıldı.
DW Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Paylan, öne sürdüğü suikast iddiasını yurt dışından alınan istihbarat bilgilerine dayandırdığını ancak elindeki teyitli bilgilerin kaynağını açıklayamayacağını ifade etti. Paylan, "bu bilgilerin çok sağlam teyit edilmiş bilgiler olduğunu söyleyebilirim" dedi.
Paylan, halihazırda sözkonusu suikast tehdidi nedeniyle başta Almanya ve Avrupa'nın bazı ülkelerinde koruma sağlanan kişiler olduğunu belirtti. Paylan, "listede şu anda bazı isimler var ve listenin daha da geniş olduğuna dair iddialar var" dedi.
ALEVİ FEDERASYONU: BU YÖNDE BİLGİLER ALDIK
Avrupa'da suikast düzenleneceği iddia edilen kesimler arasında Aleviler de gösteriliyor.
DW Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu'ndan Yılmaz Kahraman, kendilerinin de altı ay ve bir sene öncesine kadar bazı değişik kanallardan Almanya ve Avrupa'da suikast planları olduğuna yönelik bir tehdit olduğu duyumunu aldıklarını belirtti. Kahraman, bu durumu İçişleri Bakanlığı'na bildirdiklerini ve bakanlığa değişik kanallardan bu yönde bilgiler aldıklarını söyleyerek, uyarıda bulunduklarını aktardı. Kahraman, bakanlığın konfedarasyon başkanına gerekli incelemelerin yapılacağını aktardığını ifade etti.
‘AŞIRI SAĞCI TÜRKİYELİ GRUPLARIN HEDEFİNDEYİZ’
Kahraman, daha önce de Almanya'daki cem evlerine saldırılar düzenlendiği ve duvarlarının işaretlendiğini aktardı.
"Baden Württemberg eyaletinde ve Müllheim'da cem evlerimize saldırılar oldu, işaretlemeler oldu. Yine Emmerich Alevi Kültür Merkezi'ne de saldırı oldu" diyen Kahraman, tüm bu vakaların polise intikal ettiğini ancak herhangi bir şüphelinin yakalanamadığını aktardı.
Türkiye'de yaşanan gelişmelerin Almanya’da kendilerine de yansıdığını belirten Kahraman, aşırı sağcı Türkiyeli grupların da hedefinde olduklarını belirtti.
Garo Paylan da Almanya'daki Türkiye kökenli kişilere yönelik suikast hazırlığının Türkiye'den yönlendirildiğine yönelik iddialar olduğunu ifade etti.
Paylan, "Ben bunun muhakemesini şöyle yapıyorum; geçmişte Türk devleti içindeki belli odakların, bu gelenekte nasıl etkileştiğini bildiğim için bu istihbaratın doğru olabileceğini yani bugüne kadar birçok siyasi cinayete baktığımız zaman devletin belli odaklarının yol verdiğini, planlama yaptığını biliyoruz" dedi.
ALMANYALI OSMANLILAR ÇETESİNE DİKKAT ÇEKTİ
Garo Paylan, düzenlediği basın toplantısında, suikast iddiasının ardından “Almanyalı Osmanlılar” çetesiyle bağlantıları olduğu iddia edilen AKP Dış İlişkiler Başkan Yardımcısı ve AKP İstanbul milletvekili Metin Külünk'e değinmişti.
“Almanyalı Osmanlılar” çetesi hakkında ise, daha önce Baden Württemberg Eyaleti’nde bir soruşturma yürütüldüğü açıklanmıştı.
Paylan, bu iki iddiayı arka arkaya dillendirmesine yönelik de, "’Metin Külünk'ün bu derin yapıyı okuyabilecek bir kişilik olmadığını düşünüyorum. Ama kendi miliyetçi tavrıyla, durumdan vazife çıkaran tavrıyla bu ilişkilere girdiğini düşünüyorum. Ama bu ilişkilerin nelere yol açabileceğini Metin Külünk’ün de okuması gerektiğini düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Paylan, "bu yapıların Metin Külünk ile birlikte başka dinamikler tarafından kullanılıp da daha vahim hadiselere yol açtırılabileceğine" dikkat çekti.
HAYKO BAĞDAT: ÇOK CİDDİ BİR TEHDİT VAR
15 Temmuz darbe girişiminden sonra aralarında akademisyen ve gazetecinin de olduğu binlerce kişi Almanya'ya gitmek zorunda kaldı. Almanya'ya gitmek zorunda kalan gazetecilerden biri olan Hayko Bağdat’a ulaşan DW Türkçe muhabirleri, sözkonusu iddiaya yönelik görüşlerini sordu.
Bağdat, HDP Milletvekili Paylan'ın açıkladığı istihbarat bilgilerinden haberdar olduğunu ve çok ciddi bir tehdidin olduğunu vurguladı. Bu konuda kurumlarla işbirliği içinde olduğunu belirten Bağdat, "Türkiye vatandaşlarını korumak için gereğini yapsın" dedi.
HDP Milletvekili Paylan, hükümet kurumlarına ve istihbarat kurumlarına çağrı yaptığına dikkat çekerek, "Buna hangi odak yer veriyorsa, buna bakılsın" ifadesini kullandı. İddianın çok güçlü olduğunu söyleyen Paylan, "harekete geçen suikastçiler" söz konusuysa, Türkiye'yi ve Avrupa’da Türkiye ile irtibattaki kurumluları sorumluluk almaya çağırdıklarını belirtti.
Garo Paylan, konuya yönelik hükümet içinden görüştüğü kişilerin iddiaları ciddiye aldıklarını ve önüne geçilmesi adına tedbirler alınıp, soruşturmalar yapılacağını belirttiklerini aktardı. Paylan, "devlet içinde buna bir kaos planı içinde isteyenler olabilir, devlet diyorum hükümet demiyorum ve bunu engellemek isteyenler olabilir" diyerek, bu iddiayı ifşa etmeyi daha doğru bulduğunu da sözlerine ekledi.
HRANT DİNK CİNAYETİ ÖRNEĞİ
Hrant Dink cinayetinde bazı siyasetçilerin söylemlerinin ve yargının da cinayetin alt yapısını hazırladığını hatırlatarak, kamu içinde çöreklenmiş yapıların bu cinayeti işlettiklerini vurguladı.
İktidar partisi tarafından, "vatan hainleri" gibi söylemlerin bu tarz suçların altyapısını hazırladığını belirten Paylan, "İş tetiği çekmeye kalır ve ortak sorumluluklar çerçevesinde o cinayetler işlenmiş olur" dedi.