Salgınla birlikte ekonomik krizin daha da büyüdüğü Türkiye’de, TÜİK’in Mart 2020 Hanehalkı İşgücü Araştırması verilerine göre işsiz sayısı resmi olarak 3 milyon 971 bin kişi. Fakat bağımsız ekonomi kurum ve kuruluşlarının araştırmalarına göre ise, ülkedeki geniş tanımlı işsizlik 13 milyonu aştı. 

 

Derinleşen krizle birlikte işsiz sayısına her gün yenilerinin eklendiği Van'da yaşayan yurttaşlar, işsizliğin önüne geçmek için tarımda üretime dayalı teşviklerin arttırılmasını istiyor. Teşviklerin arttırılması ile binlerce insana iş olanağı sağlanabileceğini dile getiren yurttaşlar, komşu ülke olan İran'dan ithal edilen sebze ve meyveye dikkat çekerek, "Kendi soğanımızı, karpuzumuzu ve patatesimizi neden biz yetiştirmiyoruz?" diye sordu. 

 

KOSGEB DESTEK VERMİYOR

 

Kentte salgınla birlikte işsiz kalan binlerce kişiden biri olan Gökhan Akman, insanların üretime teşvik edilmesi durumunda işsizliğin azalacağını dile getirdi. Akman, “Türkiye’de işsizlik gün geçtikçe artıyor. İŞKUR’a başvurmayan milyonlarca insan var. Bu oran yüzde 20-22 oranından daha fazla. Tanıdığım çok sayıda insan üretime dayalı bir şeyler yapmak için KOSGEB’e başvuruyor ama destek almadıkları için hepsi işsiz durumda. Esnafa verilen destek kredisinin şartlarına bakarsanız, bu kritere sahip yüzde 5 esnaf bulamazsınız” diye belirtti.

 

'İTHAL EDECEĞİMİZE ÜRETELİM'

 

İthal edilen tarımsal ürünlere işaret eden Akman, “Van’da 'kahveler çok iyi çalışıyor' diyorlar. Bunun tek nedeni işsizliktir. Eğer destek sağlanırsa bu genç işsizlerin hepsi üretime dahil olacak. Hayvancılık, tarım bu bölgenin geçim kaynağı. Bu kaynaklar doğru kullanılırsa, işsizlik tam olarak bitmese de düşer. Bir ay sonra soğanı, patatesi, sarımsağı İran’dan alamaya başlayacağız. Neden kendimiz ekmiyoruz? Neden başka bir ülkeden ithal ediyoruz? Eğer destek sağlanır ve insanlar üretime kazandırılırsa, dışarıdan artık ithal etmeye gerek kalmayacak” diye konuştu. 

 

'GENÇLER DESTEKLENMELİ'

 

Üniversite mezunu işsizlerden biri Orhan Aydoğmuş da ülkenin içinde bulunduğu duruma işaret ederek, iş umudunun günden güne tükendiğini ifade etti. Aydoğmuş, yıllardır yaz aylarında turizm sektöründe çalıştığını, ancak turizmin de bu yıl salgından olumsuz etkilendiğini kaydetti. 

 

“İşsizlik, insanı psikolojik olarak etkiliyor. Bu durumda hem yıpranıyorsunuz hem de umudunuz kalmıyor. Bir düzen kurmak isterken düzenin alt üst oluyor. Bununla beraber toplumdan da soyutlanıyorsunuz. Asosyal birey oluyorsunuz. Bunun yanında bir de toplum baskısı oluyor” diyen Aydoğmuş, yeterli olacağını düşünmese de devletin üretim yapabilmeleri için gençlere destek vermesini istedi.