IĞDIR - Iğdır’da kurduğu serada 25 yıldır üretim yapan Hüseyin Aytekin, birçok zorluğa rağmen emeğinin karşılığını alamadığını dile getirdi.
Iğdır’ın Tuzluca ilçesinde yaşayan emekli Ziraat Teknisyeni Hüseyin Aytekin, kentte 25 yıl önce kurduğu ilk serayla birlikte büyük bir üne kavuştu. Öyle ki, kentte sera denince akla gelen ilk isimlerden. Tuzluca yolu üzerindeki 5 dönüm tarla üzerinde salatalık ve domates serasıyla üretime devam eden Aydemir, her yıl artan maliyetlerden kaynaklı üretimde zorlandıklarını paylaştı.
25 YILDIR ARALIKSIZ ÇALIŞIYOR
1995 yılında Tuzluca ilçesinde ilk serayı inşa ettiğini belirten Aytekin, o günden bu güne gece gündüz demeden üretim yaptığını söyledi. Artvin’in Yusufeli ilçesindeki seralarda günlerce çalışarak deneyim kazandığını kaydeden Aytekin, “İlk sera deneyimimizi iyi kötü geçirdik. Zamanın Iğdır protokolü seranın hasadına geldi. Ondan sonra bende toprağa karşı bir sevda da oluştu. Ziraat teknisyenliğinden emekli olmama rağmen topraktan ve üretimden kopamadım. Bu işte sevgi olmasaydı ben bu yaşıma kadar devam edemezdim. 25 yıldır bir kez dahi pikniğe gidemedim. Çünkü bir gün bile zamanım olmadı" dedi.
2 YILDIR ELEKTRİK VERİLMİYOR
Sürekli artan üretim maliyetlerine dikkati çeken Aytekin, buna rağmen ürün fiyatında düşüş yaşanmasından yakındı. Seracılıkta maliyetin yüzde 70’inin işçiliğe gittiğini söyleyen Aytekin, yanında 10 işçi çalıştığını ve günlük giderin bin TL olduğunu kaydetti. Şuana kadar devletten destek almadığını anlatan Aytekin, “Tek başıma bu kadar zorluğun üstesinden gelmeye çalışıyorum. Şuan seralarımın bulunduğu alana 2 yıldır yerleşim olmadığı için elektrik verilmiyor. Ben üretim yapmama rağmen şantiye elektriği harcıyorum. Elektrikten yüzde 50 indirimli tüketmem gerekirken şantiye elektriği nedeniyle aynı fiyattan kullanıyorum. Bir dolabı çalıştıracak, bir telefonu şarj edecek elektriğe ihtiyacım var. Şuan işçilerim için soğuk suyu başka yerlerden getiriyorum. Bu durum beni çok üzüyor. Benim hakkım ve resmi başvurularım olmasına rağmen hiç bir netice alamadım” sözleriyle yaşadığı zorluklara değindi.
‘BEN TOPRAĞI SEVEN AŞIK VEYSEL’İM’
Aytekin, elinin iş tutup, gözü görene kadar toprakta üretim yapacağını dile getirerek, "Bu işi yapmama kimse engel olamaz. Ne eşim ne çocuklarım ne de çevremdekiler. Ben buraya 25 yıldır düşe kalka geldim. Ben toprağı seven bir Aşık Veysel’im” diye konuştu.