DİYARBAKIR – KESK Diyarbakır Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mehmet Uluğ, 2012'de bin 81 dolar alan bir memurun 2020 yılında 616 dolar aldığına dikkat çekerek, emekçilerin sefalete mahkum edildiğini söyledi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Diyarbakır Şubeler Platformu, emekten yana bütçe taleplerine dair Eğitim Sen Diyarbakır 1 No’lu Şubesi’nde basın toplantısı düzenledi. Burada konuşan KESK Dönem Sözcüsü Mehmet Uluğ, son bir yıl içinde tüketim ürünlerine yapılan zamlara karşın emekçilerin aldığı zammı karşılaştırarak oluşan enflasyon farkının kamu çalışanlarını sefalete mahkum ettiğini belirtti.
‘TÜİK VERİLERİ GERÇEKLİKTEN UZAK’
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) enflasyona ilişkin paylaştığı verilerin gerçeklikten uzak olduğunu ifade eden Uluğ, “Enflasyon hesaplamasında kullanılması gereken; temel gıda maddeleri, ulaşım, konut, elektrik ve doğalgaz gibi insan yaşamının olmazsa olmaz kalemlerinin oranı düşürülmüş; alkol, sigara, lokanta ve eğlence mekanları gibi temel bir nitelik taşımayan kalemlerin oranı ise arttırılmıştır. Son bir yıl içinde elektrik ve doğalgaza 10 kez zam yapılmıştır. Açlık sınırının 2 bin 500, yoksulluk sınırının 7 bin 950 lirayı geçtiği ülkemizde ilk altı ay için kamu çalışanlarının maaşlarına yüzde 4 zam ile birlikte 1.75 oranın da enflasyon farkı da emekçiyi sefalete mahkum etmektedir” dedi.
Yüksek enflasyon karşısında emekçilerin maaşlarının nasıl eridiğine dair, 2012 ile 2020’de maaşların dolar bazlı karşılaştırmasını yapan Uluğ 2012 yılında bin 81 dolar alan bir memurun 2020 yılında 616 dolar aldığına dikkat çekti.
‘İŞSİZLİK KATLANIYOR’
“Ülkemizde bulunan tek sorun memur ve memur emeklisi sorunu değildir. Bu gün çiftçisinden, hayvan üreticisine, asgari ücretle çalışanından, ev emekçilerine kadar ülkenin yüzde 75'i ciddi anlamda fakirlik ile boğuşmaktadır” diyen Uluğ, iktidarın halkın içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıları dile getirenleri baskı ve zor kullanarak susturduğunu söyledi. Pandemi öncesi 4.5 milyona yakın işsiz insanın olduğunu belirten Uluğ, bu süreç ile birlikte çok sayıda esnafın kepenk kapattığı ve üretim yapamayan fabrikaların kapatılmasıyla işsizlik oranlarının katlandığını kaydetti. Uluğ, ekonomik kriz yanı sıra muhalif olan tüm kesimlere gözaltı ve tutuklama gibi hak ihlallerinin giderek arttığını belirtti.
‘TOPLU SÖZLEŞME İPTAL EDİLMELİ’
Sefalet zammını kabul etmediklerini vurgulayan Uluğ, taleplerini şöyle sıraladı:
“*Yoksulluk sınırı altında geliri olan hanelerin elektrik, doğalgaz, su giderlerinin pandemi tehdidi ortadan kalkıncaya kadar Hazineden karşılanmasını,
“Ülke kaynaklarının daha fazla silahlanma için değil, barış ve demokrasi için kullanılmasını,
“Yaşanan hayat pahalılığı karşısında çoktan hükmünü yitirmiş olan 2020-2021 yıllarını kapsayan ‘toplu sözleşmenin iptal edilmesini istiyoruz.
“Kendimiz ve tüm ülke emekçileri için, insanca bir yaşam için gerekli olan ekonomik koşulları ve demokratik ortamı sağlamak için mücadelemize devam edeceğimizi tüm kamuoyuna tekrar ilan ediyoruz.