ADANA - 15 Temmuz darbe girişimi sonrası binlerce sendikalının yargı kararı olmaksızın ihraç edildiğini hatırlatan Tüm Bel-Sen Adana Şube Başkanı Mehmet Çelik, "Askeri ve siyasal darbelere hayır, acil demokrasi diyoruz” açıklaması yaptı.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Adana Şubeler Platformu, 15 Temmuz darbe girişimine dair Eğitim Sen Şube binasında açıklama yaptı. Açıklamaya çok sayıda sendika üyesi katıldı. Açıklamada konuşan sendikanın Dönem Sözcüsü Tüm Bel-Sen Adana Şube Başkanı Mehmet Çelik, darbe girişimi sırasında yaşananlara değindi.
‘HUKUKSUZLUKLAR OLAĞAN HALE GETİRİLDİ'
Aradan geçen 4 yıla rağmen yaşananların halen aydınlatılmadığına dikkati çeken Çelik, darbe girişimi sonrası ilan edilen Olağanüstü Hal'in (OHAL) kalıcı hale getirilerek, temel hak ve özgürlükler, sendikal hak ve özgürlüklerin hedef alındını söyledi. OHAL döneminde çıkarılan KHK’ler ile hukukun ayaklar altına alındığını ve Anayasa’nın rafa kaldırıldığını kaydeden Çelik, "En temel hak ve hürriyetlerin, sendikal hak ve özgürlüklerin alabildiğine sınırlanması, grevlerin yasaklanması, halkın oyları ile seçilen milletvekillerinin, belediye başkanlarının hukuksuzca görevden alınması, tutuklanması, kayyım atamaları olağan hale getirilmiştir" dedi.
'ASKERİ VE SİYASAL DARBELERE HAYIR’
4 bin 649 KESK üyesinin yargı kararı olmadan ihraç edildiğini anımsatan Çelik, “20 Temmuz OHAL süreci ile başlayan sivil darbe duvarına her gün yeni bir tuğla eklenmesi her geçen gün çürüyen sisteme olan toplumsal itirazı daha fazla güçlendiriyor. Demokrasiden, özgürlükten, adaletten, barış ve kardeşlikten yana olanların mücadelesi tüm engellere rağmen büyüyor. KESK olarak 15 Temmuz’un 4'üncü yıldönümü nedeniyle darbe girişimini bir kez daha lanetliyor, askeri ve siyasal darbelere hayır, acil demokrasi diyoruz. Başta siyasi ayağı olmak üzere darbenin tüm yönleriyle açığa çıkarılmasını ve sorumluların yargı önünde hesap vermesini istiyoruz" diye seslendi.
DARBELERİN PANZEHİRİ
"Darbelerin panzehirinin gerçek bir demokrasi, adil bir hukuk devleti, örgütlenme ve ifade özgürlüğü, güçler ayrılığı ilkesi, toplumun özne olduğu katılımcı ve güçlü gerçek bir demokrasi olduğunun altını bir kere daha çiziyoruz" diyen Çelik, şöyle devam etti: "KESK olarak nereden gelirse gelsin, adı ister askeri ister sivil darbe olsun tüm darbelerin, baskıcı-otoriter yönetimlerin karşısında tutum almaya devam edeceğiz. Baskının, zulmün ve sömürünün hüküm sürdüğü bir ülke yerine, eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin, barışın ve adaletin egemen olduğu bir Türkiye için mücadelemizi sürdüreceğiz."