ANKARA - Bakan Mustafa Varank’ın, “esnek ve kısmi çalışma” düzenlemesinin Meclis’ten geri çekilmesine dair patronlara yaptığı “sessiz kaldınız” açıklamasına karşı DİSK Genel Başkan Yardımcısı Remzi Çalışkan, “Yasa tasarılarını patronlar hazırlıyor. Kime ses çıkarsınlar, kendilerine mi” diye sordu.
“İstihdamı arttırma” gerekçesiyle Meclis’e getirilen “esnek ve kısmı çalışma” düzenlemesi, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ) ve Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (TÜRK-İŞ) ortak tutumu ile torba yasadan çıkartıldı. Bunun üzerine Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, teklifin çekilmesine dair “işçiler ses çıkarırken siz sessiz kaldınız” diyerek işverenlere sitem etti.
DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Türkiye Genel Hizmetler İşçileri Sendikası (Genel-İş) Genel Başkanı Remzi Çalışkan, “Sitem etmelerine gerek yok. Bizim güvencesiz çalışmayı getiren yasalara karşı işyerlerinde, meydanlarda sesimizi yükseltmekten başka çaremiz yoktu ve bunu yaptık. İşverenlerin ‘neden ses çıkarmadığını’ söylüyorlar. Kime karşı ses çıkaracaklar, iktidara mı? Zaten o yasa düzenlemesini patronlar hazırlıyor, kendilerine mi ses çıkarsınlar” ifadelerini kullandı.
‘PATRONLARLA YAN YANALAR’
İşçilerin kısıtlı imkanlara rağmen ses çıkardığını belirten Çalışkan, “Türkiye’de basın özgürlüğü yok, televizyonların durumu ortada ancak sesimizi alanlarda duyurabiliyoruz. İktidar basını kontrol ettiği gibi Meclisi de kontrol ediyor ve patronlarla yan yanalar” diye konuştu.
‘SOKAKTA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ’
DİSK’in hukuksuz yasalara karşı ses çıkarmaya devam edeceğinin altını çizen Çalışkan, “Belli çalışma süreleri getirerek, kıdem tazminatını yok etme girişimleri aslında genel anlamda kıdem tazminatının fona devretme girişimiydi. Biz bunu engelledik. Benzer bir girişimde yine sokakta olmaya devam edeceğiz” dedi.
‘TOPYEKÛN DİRENİŞ’
Torba yasaya karşı sendikaların ortak tavır takındığını anımsatan Çalışkan, devamında şunları söyledi: “Bu ülkede herkesin demokrasi, barış ve adalete ihtiyacı var. Ülkedeki karanlık tablo bizim ekmeğimize de yansıyor ve bütün işçileri etkiliyor. Hangi sendika, konfederasyonun üyesi olursa olsun birlikte saldırılara karşı durmamız lazım, saldırı topyekûn hepimize karşıdır. Son süreçte yapılan eylem etkinliklerde ilk defa üç konfederasyon ortak tavır gösterdi. Bu tavrın alanlarda da olmasını isteriz. İşçiden yararlanma ve işçiyi bir kaynak olarak görme anlayışına karşı sendika ayrımı yapmadan topyekûn bir direniş sergilememiz lazım.”