İşçilerden ortak açıklama: İnsanca yaşanacak ücret istiyoruz

img
İSTANBUL - Asgari ücret talepleriyle ilgili ortak açıklama yapan TÜRK-İŞ, DİSK ve HAK-İŞ, asgari ücretin insan onuruna yaraşır bir geçim ücreti olarak belirlenmesi gerektiğinin altını çizdi. 
 
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) ve Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ), bugün toplanacak Asgari Ücret Tespit Komisyonu’yla belirlenecek asgari ücret ile ilgili ortak yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, asgari ücret görüşmelerinin koronavirüs salgınının yıkıcı etkisi altında başladığına dikkat çekilerek, belirlenecek asgari ücretin insan onuruna yaraşır bir geçim ücreti olarak tespit edilmesi gerekliliğinin altı çizildi.
 
‘DEVLET GÖREVİNİ YAPSIN’
 
Asgari ücretin çalışanların yaşama ve çalışma şartlarının düzenlenmesine yönelik önemli uygulamalardan birisi olduğu vurgulanan açıklamada, bunun işsizlik ödeneği, kısa çalışma ödeneği gibi ödemeleri alanları da etkilediği belirtildi. İşçi konfederasyonları olarak, “insan onuruna yaraşır bir asgari ücret” belirlenmesi talebi için bir araya geldikleri kaydedilen açıklamada, Anayasa’nın devlete, “çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alma” görevi verdiği anımsatıldı.
 
‘İŞÇİLER EKONOMİK SIKINTILARIN MAĞDURU’
 
Açıklamada, asgari ücretin bir pazarlık ücreti olmadığı ve işçinin ailesiyle birlikte insanca yaşamasını sağlayabilmesi gerektiği ifade edilerek, işçi ve emekçilerin karşı karşıya bulundukları geçim koşullarının dikkate alınması gerektiği belirtildi. İşçilerin yaşanılan ekonomik sıkıntıların nedeni değil, mağduru olduğu belirtilen açıklamada, “Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum” gerekçesiyle düşük bir asgari ücretin kabul edilemez olduğu kaydedildi. 
 
‘SALGIN GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULMALI’
 
Açıklamada, “insan onuruna yakışır” bir düzeyde asgari ücret belirlenebilmesi için, komisyon çalışmaları sırasında temel alınması gereken ilkeler şöyle sıralandı: 
 
“* Asgari ücretin saptanmasında Anayasa’da yer alan ‘geçim şartları’ yaklaşımına öncelikle uyulmalıdır. Günün ekonomik ve sosyal koşullarına göre işçinin ve ailesinin insanca yaşamasını mümkün kılacak ve insanlık onuruyla bağdaşacak asgari ücret belirlenmelidir. İçinde yaşadığımız salgın koşullarının yarattığı gelir kaybı ve gider artışları da dikkate alınmalıdır.
 
* Asgari ücret Asgari Geçim İndirimi (AGİ) hariç ve net olarak açıklanmalıdır. Bu ücretten yapılacak vergi, sosyal güvenlik vb. kesintiler net tutarın üzerine ilave edilmeli ve yıl boyunca asgari ücret açıklanan bu net ücretin altına düşmemelidir.
 
* Ücretlerin asgari ücrete tekabül eden kısmı vergiden muaf olmalıdır. Ayrıca ücretliler için damga vergisi uygulaması kaldırılmalıdır. Asgari ücret sonrası ilk vergi basamağı için uygulanacak oran yüzde 10 olmalıdır.
 
* Asgari ücret, herhangi bir ayırım yapılmadan yine ulusal düzeyde tek olarak ve yıllık belirlenmelidir. İşçilerin arasında nitelik, kıdem, işin mahiyeti gibi ekonomik amaçlı değerlendirmelerin tümünden bağımsız olarak ele alınmalıdır.
 
* Asgari ücret, ekonomik ölçülerin ötesinde sosyal bir ücret olarak kabul edilmeli ve bu özelliği temel alınarak belirlenmelidir.
 
* Devlet çalışanlar arasında ayrım yapmamalı, kamuda geçerli en düşük aylık tutarını asgari ücret belirlenirken de dikkate almalıdır.”
 
‘YARDIMLARIN ALT SINIRI OLMALI’
 
Açıklamada devamla asgari ücret ile ilgili talepler ise şu şekilde sıralandı:
 
“* İşverenlere sağlanan sosyal güvenlik, prim desteğinin benzeri işçilere de verilmeli ve işçilerin sosyal güvenlik haklarında bir kayıp yaratmayacak şekilde işçi SGK prim payı 5 puan düşürülerek bütçeden karşılanmalıdır.
 
* Pandemi koşullarında işsizlik sigortasından işçilere yapılan ödemelerin (kısa çalışma ödeneği, nakdi gelir desteği ve işsizlik sigortası) alt sınırı asgari ücret olmalıdır. Pandemide iş ve gelir kaybı olan işçilere asgari ücret düzeyinden az olmayan bir nakdi gelir desteği verilmelidir. Bu destek kayıtsız çalışan işçiler için bütçeden karşılanmalıdır.
 
* ‘Sosyal Devlet’ ilkesi gereği ‘aile yardımı’ çalışmayan eş için uygulamaya konulmalıdır.
 
* Sendikal örgütlenmenin olduğu işyerleri için asgari ücret teşviki uygulanmalıdır.”