ANKARA - TÜİK’in asgari ücret önerisinin yetersiz olduğunu vurgulayan yurttaşlar, en temel ihtiyaçların bile karşılayamadıklarını belirterek, “Vekiller Meclis’te bir gecede maaşlarına yüzde 200 civarında zam yaparken, iş asgari ücrete gelince sadaka veriyormuş gibi davranıyorlar” dedi.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2021 yılında geçerli olacak asgari ücretin belirleneceği dördüncü ve son toplantısını bugün gerçekleştirecek. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) geçtiğimiz günlerde Asgari Ücret Tespit Komisyonu’na 2021 yılı asgari ücret miktarını sundu. TÜİK’in sunduğu öneriye göre, ağır işlerde çalışanlar için 2 bin 792, 10 TL, orta düzey işler için 2 bin 507,70 TL ve hafif işler için 2 bin 339,10 TL olarak hesaplandı. TÜİK’in önerdiği miktarı ve asgari ücretin ne kadar olması gerektiğini Ankaralılara sorduk.
Üniversite mezunu olan ancak iş bulamadığı için inşaatta çalışan Recep Akbulut, temel gıda ürünlerinin pahalılığına dikkati çekerek, asgari ücretin 3 bin TL’nin altında olmaması gerektiğini vurguladı. Akbulut, fakirin daha çok fakirleştiğini, zenginin de daha çok zenginleştiğini belirterek, “Maddi imkansızlıklar yüzünden kredi kartına yüklendim, sonra kredi kartı borcunu ödemek için kredi çektim, sonra yine krediyi ödemek için kredi çektim. Borcu borçla kapatmaya çalıştım ama olmadı, 24 yaşındayım ve borcun içerisindeyim. İmkânım olsa Türkiye’de yaşamazdım. İşçi burada 65 yaşında emekli oluyor. İnşaatta 65 yaşında çalışan bir işçi var. Adam yürüyemiyor ama evini geçindirmek için 65 yaşında inşaatta çalışıyor” diyerek sitem etti.
‘3 BİN TL’NİN ALTINDA OLMAMALI’
Soyadını vermek istemeyen Merve de, bir süre önce işten çıkartıldığını ve şuanda işsiz olduğunu belirterek, mevcut koşullarda asgari ücretin 3 bin TL’nin altında olmaması gerektiğini ifade etti. Merve, tek başına bakmak zorunda olduğu bir çocuğunun olduğunu dile getirerek, “Tek başıma bugünkü asgari ücretle yaşamam mümkün değil. En kötü ev kiraları bin lira, doğalgaz yakmasam bile 300 TL fatura geliyor. Bir de çocuğum var ben bu şekilde geçinemem. Babam devlet memuru aldığı maaşla zar zor geçiniyoruz. 50 TL maaş artsa 300 TL faiz geliyor her şeye. Yarınımı görebilirsem geleceği düşünebilirim. Yarını göremiyorum” diye belirtti. Uzaktan eğitimle birlikte çocuğunun masraflarının arttığını söyleyen Merve, “Çocuğum devlet okulunda olmasına rağmen bin sürü masraf çıkarıyorlar. Çalışmıyorum bu masrafları karşılayacak param yok” dedi.
‘ASGARİ ÜCRETE SADAKA ZAMMI’
Soy ismini vermek istemeyen ve gazetecilik yaptığını söyleyen Ramazan da, asgari ücrete dair TÜİK’in önerdiği zammın yeterli olmadığını belirtti. Gençlerin birçoğunun işsiz olduğuna dikkat çeken Ramazan, “Gençler okuyunca da borçlu mezun oluyorlar. Gençler ülkeden kaçıyor. Vekiller Meclis’te bir gecede maaşlarına yüzde 200 civarında zam yaparken, iş asgari ücrete gelince sadaka veriyormuş gibi davranıyorlar” şeklinde konuştu.
PARA AY ORTASINDA BİTİYOR
Asgari ücretin çok düşük olduğunu dile getiren Engelli Havva Gönen, gelirlerinin çok az olduğu için istedikleri her şeyi alamadıklarını söyledi. Gönen, “Ben engelliyim, tekerlekli arabanın akü parası şu an 3 bin liradır. Yetim maaşı ve annemin emekli maaşıyla geçiniyoruz. Ek olarak seyyar satıcılık yapmama rağmen ayda 3 bin lira kazancım olmuyor. Akünün parasını ise kenara koyarak bir şeylerden kısarak ödemeye çalışıyorum. Aldığınız parayla diğer ürünlere yapılan zamları kıyaslarsanız dağlar var. Kirayı ve faturaları ödeyip, market alışverişini yaptıktan sonra daha ay ortasında para bitiyor" dedi.
GENÇLER YURT DIŞINA ÇIKIYOR
Fırında çalışan Sedat Altundağ, ülke şartlarında 3 bin lirayla ancak bir kişinin yaşamını idame edebileceğine dikkat çekti. Altundağ, günlük 70-80 TL’yle kimsenin geçinemeyeceğini vurguladı. Gençlerin ekonomik kaygılarından ötürü yurt dışına çıkmak istediklerini anlatan Altundağ, Türkiye’de asgari ücretin az olması ve geçim sıkıntısının gençleri diğer ülkelere göç etmeye ittiğine dikkati çekti.
‘HAYATTA KALABİLMEK İÇİN ÇALIŞIYORUZ’
Engelli Lokman Aydın (46), aldığı engelli maaşı ve akrabalarından aldığı borçlarla yaşamaya çalıştığını söyleyerek, insanların sadece hayatta kalabilmek için çalıştığını belirtti. Aydın, “Ailemden kalma evde yaşıyorum eğer bu da olmasaydı ayakta duramazdım. Bugün çayı dahi veresiyeyle içer olduk, paramız olunca onu ödeyebiliyoruz olmasa o gün öyle geçiyor. Gelen para borca, hayati ihtiyaçlara gidiyor. Eskisi gibi eğlence, keyifli zaman geçirme diye bir şey söz konusu değil. Milletvekili maaşlarından kesip bizim maaşlarımıza eklesinler, bakalım asgari ücretle yaşayabilecekler mi?” şeklinde soran Aydın, 200 TL’lik zammın hiçbir şeye yetmeyeceğini vurguladı.
‘KAYGILIYIM’
Filiz Yılmaz, asgari ücrete yapılması düşünülen zammın her hafta artan market alışverişlerine yetmeyeceğine dikkati çekti. Yılmaz, “Hem kendi geleceğim için hem de gençlerin geleceği için kaygılıyım. Her şey pahalılaşmasaydı belki aldığımız para bize yeterdi ama yetmiyor” şeklinde konuştu.
‘MUTLU DEĞİLİZ’
TÜİK Başkanı’nın ayakkabısını boyattığı para kadar asgari ücrete zam yaptığını belirten inşaat işçisi Ercan Altın, “Yüzde 20 zamla geçinebilmemiz mümkün değil. Günümüz Türkiye şartlarında asgari ücret en az 3 bin 500 yapılmalı. Sokaktan geçen insanlara sorduğunuzda ceplerinde 10 TL bile olmadığını söyleyenleri görürsünüz. Arkadaşlarımdan borç istiyorum maaş yatana kadar, yatınca borçları kapatmaya çalışıyorum, kapanmayınca tekrar borç istiyorum o borçla diğer borcu ödüyorum. Yani borçla borcu kapatıyorum. Hepimiz mutsuzuz” diye belirtti.