DİYARBAKIR - Belirlenen asgari ücrete tepkili olan Diyarbakırlılar, “İnsanlar daha çok yoksulluk ve sefalete sürüklenecek” derken, DİSK Diyarbakır 2 No’lu Şube Başkanı Hasan Hayri Eroğlu ise, “Emekçiler yine sömürülmeye mahkum edildi” dedi.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun 2021 yılına dair belirlediği 2 bin 825 TL’lik asgari ücret rakamına ilişkin sendikalar başta olmak üzere birçok kesimden tepkiler gelmeye devam ediyor. Diyarbakır’da yurttaşlar, bu ücretle geçinemeyeceklerini belirtirken, Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu( DİSK) Diyarbakır 2 No’lu Şube Başkanı Hasan Hayri Eroğlu ise, emekçilerin sömürülmeye devam edileceğini söyledi.
‘SEFALETE SÜRÜKLENECEĞİZ’
Ülkede gelir adaletsizliğinin olduğunu dile getiren Ekrem Söker, “Kendilerine gelince iyi bütçe ayırıyorlar, fakat işçiye ve emekçiye bir şey yok. Gelir adaletsizliği var. Çarşıya pazara bakılmıyor mu? Eskiden 20 liraya aldığım 5 kiloluk un şu an 69 lira. O parayla çocuk okutan, kira verenin ay sonunda cebinde hiçbir şey kalmayacak. İnsanlar asgari ücretle nasıl geçinecek? Bu şekliyle insanlar daha çok yoksulluk ve sefalete sürüklenecek” diye belirtti.
SARAYDA BİR MİLYON MASRAF
Her ay vergiye, elektriğe ve doğal gaza zam yapıldığını söyleyen Misbah Aydın, “Asgari ücreti, bunları göz önüne almadan oldubittiye getiriyorlar. Türkiye savruluyor. ‘Kuru ekmek yiyen toktur’ diyorlar. Onların bir eli yağda, bir eli baldadır. Günde bir milyonun üzerinde sarayda masraf yapılıyor. Peki, bu çöplerde ekmek toplayanlar insan değil mi? Halk seni har vurup harman savur diye seçmedi” diyerek tepkisini dile getirdi.
Aziz Ceylan, “Milletvekili ve bakanlar kendi maaşlarına yüzde 50 ila 60 oranında zam yapıyor. Peki, işçilere neden yüzde 10 zam yapılıyor ?” diye sordu. Asgari ücretle geçinen ailelerin en az 4 nüfus olduğunu belirten Ceylan, her bir kişinin aylık bin lira masrafının olması halinde bile 4 bin lira masraf olduğunu söyledi.
FAKİR İNSANLAR NE YAPSIN?
“İnsanlar bu parayla kirasını mı verecek, çocuklarını mı besleyecek?” diye yetkililere soran Mehmet Salim, “Asgari ücretin en azından 3 bin 500 TL olması gerekiyordu. Kiralar olmuş bin 500 TL” dedi.
Yaşam şartlarının zorlaştığına değinen Mehmet Şah Akkaya ise, “Bir insanın 3 çocuğu olsa bu parayla nasıl geçinecek? Bu fakir fukara insanlar ne yapsın? Yani gerçekten yaşamak çok zor” ifadelerini kullandı.
AÇLIK SINIRININ ALTINDA
Konfederasyon olarak asgari ücretin en az 3 bin 800 TL olması gerektiği yönünde talepleri olmasına rağmen beklentilerinin karşılanmadığını aktaran DİSK Diyarbakır 2 No’lu Şube Başkanı Hasan Hayri Eroğlu ise “Açlık sınırının çok altında bir ücret verildi. Türkiye’de 10 milyon işçi asgari ücretle çalışıyor. Ve yine milyonlarca işçi asgari ücretin altında ücret alıyor” dedi.
‘BU İŞ BURADA BİTMEZ’
Talep ettikleri 3 bin 800 TL’nin bir ailenin geçimini sağlayabilecek bir ücret olmadığına değinen Eroğlu, “Ancak bir ailede iki kişinin çalıştığını düşününce 3 bin 800 TL insanca bir geçimi sağlayabilir. Dolayısıyla ortada dolaşan rakamlar bir ailenin geçimini sağlayabilecek bir rakam değil. Nüfusun nerdeyse yarısı bu ücrete mahkum edilmiş durumda. Beklentilerimiz yerine gelmedi. Emekçiler yine sömürülmeye mahkum edildi. Yine patronlar karlarına kar katıyor. Onlara vergi affı geliyor ama çalışanlar tam tersine dolaylı vergi dahil, maaşının yarısından fazlası vergiye gidiyor. Bizim bir talebimizde asgari ücretin tamamen vergi dışı bırakılmasıydı. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu'nun dediği gibi bu iş burada bitmez diyerek önümüzdeki günlerde kararlarımızı açıklayacağız” ifadelerini kullandı.