URFA - Fırat Nehri'nde su seviyesinin düşürülmesiyle 300 bin hektar araziyi ekilemediğini söyleyen Kuzey-Doğu Suriye Özerk Yönetimi Ekonomi Komitesi Eşbaşkanı Selman Barodo, Türkiye'nin bölgenin ekonomisini ve toplumsal yaşamını kontrol altına almayı amaçladığını söyledi.
Türkiye’nin Fırat Nehri’nden Kuzey ve Doğu Suriye’ye akan suyu azaltmasıyla havzada hastalıkların artmasının yanı sıra tarım da olumsuz etkileniyor. Suyun azalması sonucu bölgede 30 su istasyonu devre dışı kaldı. Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinden seyrettiği, yağışların olmadığı bölgede, tarım ürünleri büyük zarar gördü. Kuraklık ve Fırat suyunun Türkiye tarafından azaltılmasına hasat döneminde arazilerin yakılması eklenince, çiftçilerin durumu da zorlaştı.
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Ekonomi Komitesi Eşbaşkanı Selman Barodo, bölgedeki var olan tabloyu değerlendirdi.
CİDDİ ZARAR KAPIDA
Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşayan insanların yüzde 70’inin geçimini tarımdan sağladığını söyleyen Barodo, tarımın bölgenin ekonomisini belirlediğini söyledi. Suriye’de 10 yıldan fazladır süre gelen savaşta tarım yaparak ayakta kaldıklarının altını çizen Barodo, “Ancak bu yıl tarımsal olarak büyük bir krizle karşı karşıyayız. Yeterince yağmurun yağmaması nedeniyle bölgede kuraklık yaşanıyor. Binlerce hektar toprakta ekilen ürünler gelişmedi ve hayvanların otlatılması için kullanıldı. Tarım mevsimi aynı zamanda insanların kendilerine iş bulduğu, çalıştığı bir mevsim. Bu anlamda da büyük bir zararla karşı karşıyayız” dedi.
NEHİR KIYISI EKİLEMEDİ
Barodo, Türkiye’nin 27 Ocak’tan bu yana Fırat Nehri’nin suyunu azaltmasıyla Rojava, Tebqa ve Azadî barajlarında su seviyesinde 4-5 metre azalma olduğunu söyledi. Bu durumda en fazla nehir çevresinde tarım yapanların etkilendiğine vurgu yapan Barodo, “Suyun azaltılmasından kaynaklı üreticilere uyarılarda bulunduk ve çok fazla ekim yapmamalarını söylemek zorunda kaldık. Normalde 200 dönüm toprak ekebilecek üreticiler, 150 dönüm ekmek zorunda kaldılar. Sadece nehrin çevresinde binlerce hektar toprak ekilmedi. Elimizde güçlü imkanlar yok, ancak bütün olumsuzluklara karşı yine üreticilerimize desteklerimizi sunuyoruz ve elimizden geldiği sürece onlara yardımcı olacağız. Direneceğiz” ifadelerini kullandı.
EKİM ENGELLENİYOR
Türkiye'nin Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimine karşı saldırılar yürüttüğünü dile getiren Barodo, amacın bölgenin ekonomisi ve toplumsal yaşamını kontrol altına almak olduğunu sözlerine ekledi. Türkiye, Irak ve Suriye arasında 1987 yılında imzalanan anlaşmaya göre, Türkiye’nin Suriye’ye saniyede 500 metreküp su bırakma zorunluluğu olduğunu hatırlatan Barodo, ancak saniyede 200 metreküp su bırakıldığını belirti. Türkiye’yi uyarmaları için uluslararası devletlere çağrılarda bulunduklarını belirten Barodo, “Türkiye sadece Fırat suyunun debisini düşürmüyor. Serêkanîyê’nin Elok bölgesinden Hesekê’ye giden milyonlarca insanın içme suyunu da zaman zaman kesiyor. Türkiye’nin işgal ettiği Serêkanîyê’de bir milyonu aşkın dönüm tarım arazisi elimizden alındı, çetelerin eline geçti. Orada çeteler çiftçilerin topraklarını ekmelerini engelliyor. Yine Serêkanîyê’de binlerce mahsulü içinde barındıran ambarlara el konuldu ve içindekiler Türkiye’ye kaçırıldı” ifadelerini kullandı.
ARAZİLER YAKILIYOR
Türkiye sınırında bulunan köylerde ürünlerin hasat edilmesinde zorluklar yaşadıklarını belirten Barodo, “Tarım ürünleri için hasat dönemindeyiz. Yaklaşık 10 gündür üreticiler arpalarını hasat ediyor. Ancak sınır hattında çok zorluklar yaşıyoruz. Türk askerleri hasada giden yurttaşlara ateş açıyor, çok kişi yaşamını yitiriyor. Geçtiğimiz yıl binlerce dönüm arazi Türkiye ve desteklediği çeteler tarafından yakıldı. Yangınlara karşı yangın söndürme grupları kurmuştuk. Bu yılda aynı şekilde araziler yakılıyor. Yine yangın söndürme gruplarımızı kurduk, ancak yeterli değil. Türkiye ürünlere hasar veren Sune böceğinin (kêzika sune) sınırda bulunan arazilerde çoğalması için bir ilaç kullanıyor. Bu böcek 3-4 günde tarlada bulunan ürünleri çürütüyor. Buna karşı bizde ekstradan ilaçlama yapmamız gerekiyor. Bütün olumsuzluklara karşı hazırlıklarımızı yapıyoruz” ifadesinde bulundu.
BİRLİKTE MÜCADELE
Kuzey ve Doğu Suriye’de bu yıl bir milyon 700 bin hektar buğday ekildiği bilgisini paylaşan Barodo, geçen yıl bu oranın 2 milyon hektardan fazla olduğunu belirtti. Kuraklık ve Fırat suyunun azaltılmasından kaynaklı yaklaşık 300 bin hektar toprağın ekilmediğini vurgulayan Barodo, sözlerini şöyle sürdürdü: “Fırat suyunun azaltılmasından sadece biz değil, Suriye ve Irak’ı da etkileniyor. Ancak bu devletler seslerini yükseltmiyor. Biz çağrılar yapıyoruz ancak yerini bulmuyor. Son çağrımız da Kuzey ve Doğu Suriye halklarına; Çok zor bir süreçten geçiyoruz. Bize gerekli olan bir tarım malzemesini alabilmek için bile çok zorluklar çekiyoruz. Zorluklara karşı birlikte hareket ederek üstesinden geleceğiz.”
MA / Emrullah Acar