Haber-Sen: PTT’de yolsuzluğun karşısında duracağız

img

ANKARA - Haber-Sen Eş Genel Başkanı Mesut Balcan, son dönemlerde adı yolsuzluk iddialarıyla gündeme gelen PTT yönetimine dair, “Tüm haksız hukuksuz israfların ve yolsuzlukların karşısında duracağız” dedi. 

Basın Yayın İletişim ve Posta Emekçileri Sendikası (Haber-Sen), son dönemlerde Posta Telgraf Telefon (PTT) kurumlarında yaşandığı belirtilen yolsuzluk iddiaları ve çalışma koşullarına ilişkin basın toplantısı düzenledi. Haber-Sen Genel Merkezi’nde yapılan toplantıda, “PTT’de zararın bedelini emekçiler değil yolsuzluk ve israf yapanlar ödesin” yazılı pankart asıldı. Açıklamada konuşan Haber-Sen Eş Genel Başkanı Mesut Balcan, “PTT’nin imajı bozulacak denilerek, emekçilerin sosyal medya hesaplarını takibe alıp, ceza ve sürgünle uğraşan PTT Genel Müdürlüğü’nün asıl görevi, kurumda yolsuzluk ve hırsızlıkların önüne geçip şeffaflığı sağlamaktır” dedi.
 
VARLIK FONU ZARARI 
 
PTT’nin Varlık Fonu’na devri sürecine değinen Balcan, “Devredilmesinin ardından KİT'ler içinde en çok zarar eden kurumlardan biri oldu. TBMM KİT Komisyonundaki görüşmelerde Genel Müdür Hakan Gülten, 2018'de 216 milyon lira kâr eden PTT'nin, 2019'da 1 milyar 218 milyon, 2020'de ise 741 milyon lira zarar ettiğini açıkladı. İki yıllık zarar, 1 milyar 959 milyon lira oldu” bilgisini paylaştı.
 
‘SAHİP ÇIKACAĞIZ’
 
PTT yönetiminin kendi çıkarları için kaynakları kullandığını ifade eden Balcan, “Devletin kaynakları ve imkanlarını tam bir açgözlülükle kendi çıkarları için kullananlar, iktidar nimetlerinden başı dönenler, emekçilerin uğradıkları haksızlıkları, yoksullukları göremez, anlayamazlar. Yapboz tahtasına dönen, nereden tutsanız, elinizde kalan PTT işleyişinin günah keçisi emekçiler değildir. 180 yıllık onurlu mesleğin geleciğini kimse karartamaz. Bizler işimize, aşımıza, kurumumuza ve geleceğimize sahip çıkacağız. PTT’yi zarara uğratan yöneticiler ise yargılanmak yerine ödüllendirilerek yüksek maaşlarla yeni görevlere getirildiler” diye konuştu.
 
NE YAPILABİLİRDİ?
 
“Yapılan bu yolsuzluk ve israflarla hangi taleplerimiz karşılanabilirdi” diyen Balcan, yapılabilecekleri şöyle sıraladı: “4 yıllık fakülte mezunu olan dağıtıcıların ayrım gözetilmeksizin memurluğa atanması, yapılabilirdi. Üst düzey yöneticilere yapılan skala ayarlaması, ayrım gözetmeksizin tüm çalışanlara da yapılabilirdi. Tüm PTT çalışanlarına 3600 ek gösterge verilebilirdi. 50’nin üzerinde çalışanı olan işyerlerinde kreş açılabilir ve daha küçük işyerlerinde bundan yararlanamayan tüm çalışanlar için kreş yardımı yapılabilirdi. Kapatılan Sosyal Tesisleri ve Dinlenme Kampları tekrar açılarak PTT Emekçilerine hizmet sunulabilirdi. İş yükü altında ezilen PTT Emekçisinin insanca çalışabileceği bir ortamın yaratılması için yeni personel alımı yapılabilirdi. Kovid-19 döneminde canla başla çalışan PTT Emekçisine ayrım yapmaksızın Nakit Destek ödeme yapılabilirdi.”
 
PTT YÖNETİMİNE ÇAĞRI
 
Balcan, “Yönetim hakkını, sınırsız ve fütursuzca, iş barışını bozacak şekilde ‘ben yaptım oldu’ anlayışıyla kullanmak yerine çalışanlar ile emek mücadelesi veren sendikalarla karşılıklı diyalog kurularak, iş barışını ve PTT’deki çalışma huzurunu bozacak hukuka aykırı uygulamalarından acilen vazgeçmelidir. Yapılan tüm haksız hukuksuz israfların ve yolsuzlukların karşısında duracağımızı ve mücadelemizi sürdüreceğimizi tekrarlıyoruz” dedi.
 
DİYARBAKIR
 
Haber-Sen Diyarbakır Şubesi, PTT’nin zarar etmesi ve yaşanan yolsuzluklarla ilgili sendika binasında basın toplantısı düzenledi. PTT çalışanlarının katıldığı açıklamada, “PTT’de zararın bedelini emekçiler değil yolsuzluk yapanlar ödesin” yazılı pankart açıldı. Açıklamayı Haber-Sen Şube Başkanı Mehmet Uluğ yaptı. 
 
İKİ YILLIK ZARAR: 1 MİLYAR 959 MİLYON LİRA 
 
PTT’nin “imajı bozulacak” denilerek emekçilerin sosyal medya hesaplarını takibe alıp ceza ve sürgünle uğraşan PTT Genel Müdürlüğünün asıl görevinin kurumda yolsuzluk ve hırsızlıkların önünü geçerek şeffaflığı sağlamak gibi bir sorumluluğunun olduğunu belirten Uluğ, şunları söyledi: “PTT, Varlık Fonu'na devredilmesinin ardından KİT'ler içinde en çok zarar eden kurumlardan biri oldu. TBMM KİT Komisyonundaki görüşmelerde Genel Müdür Hakan Gülten, 2018'de 216 milyon lira kâr eden PTT'nin, 2019'da 1 milyar 218 milyon, 2020'de ise 741 milyon lira zarar ettiğini açıkladı. İki yıllık zarar, 1 milyar 959 milyon lira oldu. Peki, buradan sormak gerekmez mi? Bir yılda 216 milyon lira kar eden PTT iki yılda 1 milyar 959 milyon lira nasıl zarar eder? Sayıştay raporlarından ve kamuoyuna yansıyan haberlerden biliyoruz ki,  bu zararın nedeni biz emekçiler değil, yandaş iştirakçi şirketlere verilen ihaleler ve yapılan kayıtsız israflardır.”
 
‘GÜNAH KEÇİSİ DEĞİLİZ’
 
Yapılan yolsuzluk ve israflarla birçok PTT emekçisinin taleplerinin karşılanabileceğini belirten Uluğ, devletin kaynaklarını ve iktidarın nimetlerinden başı dönenlerin emekçilerin yaşadığı yoksullukları göremeyeceğini dile getirdi.  PTT işleyişinin günah keçisinin emekçiler olmadığını kaydeden Uluğ, konuşmasına şöyle devam etti: “180 yıllık onurlu mesleğin geleciğini kimse karartamaz. Bizler işimize, aşımıza, kurumumuza ve geleceğimize sahip çıkacağız. Çalışma hayatımızda iş barışını bozanlara karşı, işyerlerimizde iş barışını tekrardan kuracağız. PTT’de iş barışını ortadan kaldıran ve kurumumuzun zararına olan tüm uygulamalara karşı durmaya da devam edeceğiz.”
 
VAN 
 
Haber-Sen Van 7 Nolu Şubesi, PTT’nin Varlık Fonu’na devredilmesi ve içinde bulunduğu zarara ilişkin sendika binasında açıklama yaptı. Açıklamayı Haber-Sen 7 Nolu Şube Yönetim Kurulu Başkanı Hamit Aker okudu. 
 
‘VAZGEÇİN’
 
PTT Yönetimine çağrıda bulunan Aker, PTT’deki çalışma huzurunu bozacak hukuka aykırı uygulamalardan vazgeçilmesi gerektiğini söyledi. Yapılan tüm haksız hukuksuz israfların ve yolsuzlukların karşısında duracaklarını belirten Aker, “Devletin Kaynakları ve imkanlarını tam bir açgözlülükle kendi çıkarları için kullananlar, iktidar nimetlerinden başı dönenler,  emekçilerin uğradıkları haksızlıkları, yoksullukları göremez, anlayamazlar. Yapboz tahtasına dönen, nereden tutsanız elinizde kalan PTT işleyişinin günah keçisi PTT emekçileri değildir. 180 yıllık onurlu mesleğin geleciğini kimse karartamaz. Bizler işimize, aşımıza, kurumumuza ve geleceğimize sahip çıkacağız. İnanın sevgili emekçiler, inancımıza, umudumuza ve mücadelemize sahip çıktığımız sürece tünelin ucundaki ışığı göreceğiz ve zamanı karanlığa boğanlara inat aydınlığa çıkacağız. Çalışma hayatımızda iş barışını bozanlara karşı, işyerlerimizde iş barışını tekrardan kuracağız. PTT’de iş barışını ortadan kaldıran ve kurumumuzun zararına olan tüm uygulamalara karşı durmaya da devam edeceğiz”  diye ifade etti.