ANTALYA - Turizm sezonunun ortasında olmalarına rağmen müşteri bulamamaktan dert yanan Kaleiçi esnafı, bu durumun hükümetin dış politikasından kaynaklı olduğunu söylüyor.
Türkiye’de koronavirüs (Kovid-19) salgınının görülmeye başlandığı 11 Mart 2020’den itibaren aylarca kapalı kalıp, zor günler geçiren esnaf, İçişleri Bakanlığı’nın 1 Haziran 2021 tarihli genelgesiyle getirilen tedbirlerle nefes alsa da ekonomik zorlanmayı atlatamadı. Nedeni ise kapanma saatlerinin 21.00 olarak belirlenmiş olması. Bakanlık genelgesine göre; kahvehane, kıraathane, kafe, dernek lokali, çay bahçesi gibi yerler (Pazar günleri hariç) 07.00-21.00 saatleri arasında faaliyet gösterebiliyor. Ancak özellikle turizm bölgelerinde faaliyet yürüten esnaflar bu durumdan rahatsız.
Antalya’nın Muratpaşa ilçesindeki tarihi Kaleiçi esnafları, kapanma saatinin 21.00 belirlenmesinden dolayı iş yapamamaktan şikayetçi.
KEMER SIKMA POLİTİKASI
Kaleiçi’nde 12 senedir kafe-bar işletmeciliği yapan Güner Güntaş (40) pandemi yasaklarının en çok kafe-bar sahipleri ile müzisyenleri etkilediğini dile getirdi. Yaklaşık 16 ay kapalı kalıp, bu süreçte herhangi bir yerden destek almadıklarını söyleyen Güntaş, bu nedenle üç defa kredi çekip, bunlarla ayakta durmaya çalıştığını paylaştı. Kaleiçi’ndeki en küçük işletmelerde bile 8-9 personel çalıştığını, fakat bugün herkesin işsiz olduğunu belirten Güntaş, “En başından alınması gereken tedbirler en sonunda alındı. Böyle olmasaydı biz de sezona rahat başlardık, en azından dışardan turistler gelirdi. Mesela İspanya, Almanya ve Yunanistan bu anlamda bizim 10 kat önümüzde. Dışardan gelen turist orayı tercih ediyor. Devlet aşı tedarik edemiyor. Yaptıkları tek şey vatandaşa ‘kemer sık' diyorlar. Biz aylardır sıkıyoruz. Biraz da siz sıkın” diye konuştu
AÇILMAYA SEVİNEMEDİLER
Aynı yerde 15 yıldır restoran ve kafe işletmeciliği yapan Sait Toktay da, eski günleri aradıklarını ifade etti. Kapanma saatin en azından 00.00’a çekilmesini istediklerini söyleyen Toktay, nedenini ise şu söyle açıkladı: “21.00 olunca kimse iş yapamıyor. İnsanlar zaten 19.00’da işten çıkıyorlar. İki saat içinde nasıl yemek yiyip evlerine gidecekler. 1 buçuk senedir herkes aç. Dükkanların açılmasına sevinemiyoruz, çünkü turist yok. Umduğumuz gibi olmadı. Borç borç üstüne. Şu an bütün yasaklar kalksa bile servis personelinin, aşçılarımızın, çalışanlarımızın kendini düzeltmesi en az 3 seneyi bulur.”
Pandeminin küresel bir sorun olmasına rağmen koronavirüsten en fazla etkilenen ülkelerin başında Türkiye’nin geldiğini belirten Toktay, ülkenin yönetim anlayışında sıkıntılar olduğunu dile getirdi.
PROBLEMSİZ ÜLKE YOK!
Aşı konusunda da eksiklikler olduğuna değinen Toktay, “Sağlık Bakanlığı Şubat ve Mart ayında ‘ülkenin yüzde 50’sini aşılayacağız’ dedi. Biz Haziran ayındayız ve daha yüzde 30 bandındayız. Tam da bu noktadan bakmak gerekiyor. Yönetimde, uygulamada bir sıkıntı var. Yönetimde bir sıkıntı olunca sonuçları da ağır oluyor. İktidar, kendi etrafındaki bütün ülkelerle problem yaşıyor. Problemli olmadığımız bir ülke yok. Problem yaşadığın bir ülkenin insanları senin ülkene gelmek istemez. Bu kadar net ve basit."
FATURALAR ÖDENEMİYOR
Beş senedir meyhane işleten Mehmet Begüm ise, turist gelmediği için masalarının boş olmasından yakındı. Pandemiden önce aylık 3 bin dolar ciro elde ettiklerini anlatan Begüm, bugün ne kredilerini ne de elektrik, su faturalarını ödeyemez durumda olduklarını ifade etti. Begüm, “Masalar bomboş, kimse yok. Gelen zamlar da cabası. Pazara gidiyorum 300-400 TL harcıyorum. Müşteri dükkana girmeyince o mal olduğu gibi çöpe gidiyor. Bizimle çalışan müzisyen arkadaşımız vardı, onlar da şimdi işsiz perişan oldular. Turistler geçen seneye göre daha az. Rusya’yla ilgili yaşadığımız sorunlar bu yıl turistlerin gelmesini de engelliyor” diye konuştu.
‘AÇIK AMA KAPALI GİBİYİZ’
Nargile salonu işleten Vahit Bitişik de şuan açık veya kapalı olmalarının hiçbir anlam ifade etmediğini dile getirdi. Boş masaları gösterip, “açık ama kapalı gibiyiz” diyen Bitişik, devletten yeterli destek alamamaktan yakındı. Pandeminin başında devletin kendilerine 4 ay boyunca sadece bin 750 TL ödeme yaptığını belirten Bitişik, “Bu para zaten dükkan kirasına yetmedi. Burası Akdeniz Bölgesi. Geçim kaynağı turizm ama gelen turist yok. Turist olmadığı zaman burası bitecek. Kimse iş yapamıyor. İş yapmadığı zaman eleman da eksik çalıştırıyor. Çalıştırdığı eleman 150 liraya çalıştırıyorsa adama 70 TL vermek zorunda kalıyor, çünkü iş yok. Adam 70 liraya çalışsa ne olur çalışmazsa ne olacak. Bizim ülke olarak herkesle iyi geçinmemiz lazım. Politikadan anlamam ama bildiğin tek şey başımızdaki insanlar güzel bir politika uygularsa, gelen turist sayısı da artar” diye belirtti.
MA / Esra Solin Dal