İSTANBUL- İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine karşı forum düzenleyen İşçi Emekçi Kadın Komisyonu, “Topyekun saldırılara karşı topyekun mücadele etmek gerekiyor” çağrısı yaptı.

 

İşçi Emekçi Kadın Komisyonu, Avcılar’da bulunan Simbo fabrikası önünde bir araya gelerek İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine ilişkin forum düzenledi. Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP) Dev- Tekstil üyelerinin yanı sıra birçok kadın katıldı. 

 

‘SALDIRILAR İÇİŞLERİ BAKANI’NDAN’

 

İşçi Emekçi Kadın Komisyonu Sözcüsü İpek Bozkurt, konuşmasına Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl binasına yapılan saldırıyı kınayarak başladı. Bozkurt, il binasına yapılan saldırının İstanbul Sözleşmesine yapılan saldırıdan bağımsız olmadığını belirterek, bu tür saldırıların İçişleri Bakanı tarafından kışkırtıldığını dile getirdi. Türkiye’deki tüm kesimin her geçen gün daha fazla yoksullaştığını ifade eden Bozkurt, “Bu düzenin çürümüşlüğü aynı zamanda doğaya da yansıyor. Doğa talan edilmeye devem ediyor. Bu sömürünün, faşizmin, şiddetin, çok daha katmerlisini yaşıyoruz. Bu düzen içerisinde kadınlara yaşam hakkı tanınmıyor. Bu iktidar kadınları daha çok sömürecek yasalar çıkarmaya devam ediyor. İstanbul sözleşmesinin feshi de bu yasalaştırılmış adımlardan bir tanesi. Bu sözleşme kadına yönelik şiddetin sona edeceği bir sözleşme. Bu sözleşmeyi kadın kazanımlarıyla elde edilmiş bir sözleşmedir. AKP-MHP rejimi kadınların büyüyen mücadelesinden çok korkuyorlar. Her türlü kadına yönelik şiddete kadınlar sokakta olmaya devam ediyor” diye konuştu. 

 

TOPYEKUN MÜCADELE 

 

Sinbo direnişçisi Dilbent Türker, her şeye rağmen mücadelelerini büyüterek devam ettireceklerini yineleyerek işçi ve emekçi kadınların bu karara karşı bir hazırlık içerisinde olduğunu paylaştı. Türker, “19 Haziran’da kadınlar sokakta olma çağrıları yapıyorlar. İktidarın keyifli uygulamalarına karşı sokakta ses çıkarmak gerekiyor. Bu sözleşmenin kazanılması demek tüm kesimlere moral ve motivasyon verecektir. Bu topyekun saldırılara karşı topyekun mücadele etmek gerekiyor. İşçi ve emekçilerin bu saldırıları püskürte bilmesi için ses çıkarması gerekiyor. Yasaları ve sözleşmeyi koruya bilmek için mücadele etmekten çaremiz yok. Burada işçi ve emekçi kadınlara çok büyük rol düşüyor. Bizler işçi emekçi kadınlar olarak sokaklarda olurken diğer taraftan örgütlülüğümüzü gerçekleştirmemiz ve hayatı durdurmamız gerekiyor” diye belirtti.

 

MÜCADELEYE ÇAĞIRDI

 

Kadına yönelik şiddetin artmasının sistematik olduğuna dikkati çeken Türker, “Kadınlar çifte standartta maruz kalıyor. Bu saldırılar tekelleşmeden bir hat çizmemiz ve topyekun mücadele etmek gerekiyor. Bizler her tarafta kadınların özgürlüğü için mücadele etmeye devam ediyoruz ve tüm herkesi mücadele etmeye davet ediyoruz” dedi. 

 

Etkinlik alınan sözlerin ardından son buldu.