MARDİN - Bölgede yaşanan kuraklık nedeniyle buğdayla birlikte saman fiyatları da yükseldi. Artan girdi maliyetleri dolayısıyla kaygılı olan çiftçi ve esnaf, hükümetin buğday ithal etmesinden endişe duyuyor.
Bölgede son 50 yılın en kurak dönemi yaşanırken, kuraklıkla birlikte hasadı başlayan tahıl ürünlerinin veriminde de düşüş yaşandı. Bundan etkilenen çiftçilerin susuz arazilerindeki buğday ekinlerinin neredeyse tamamı kurudu. Umudunu sulanabilen tarım arazilerine bağlayan bölge çiftçileri, bekledikleri verimi sulanabilen arazilerden de alamdı. Bu durum buğdayın kilosunun 3 TL’ye kadar yükselmesine sebep olurken, saman fiyatının da artmasına neden oldu. Yükselen saman fiyatları nedeniyle çiftçiler önceki yıllarda biçerdövercilere verdikleri samanı kendileri satarak, zararlarını kapatmayı planlasa da, gübre ve ilaç fiyatlarının artmasıyla birlikte yaşanan belirsizlik herkesi tedirgin ediyor.
Tüm bu sıkıntıların yanında buğday piyasasında, hükümetin ithalatın önünü açacağı endişesi yaşanıyor.
SUSUZ ARAZİLERE BİÇER GİRMEDİ
Hasadın devam ettiği Mardin’in Derik ilçesinde çiftçi Hasan Taşkıran, kuraklıktan fazlası ile etkilendiklerini ve kuyular aracılığı ile yaptıkları sulamanın da yetmediğini söyledi. Suyun olmadığı arazilere biçerin giremediğini kaydeden Taşkıran, kuraklıktan toprağın kuru olduğunu ve çatladığını ifade etti. Taşkıran, önceki yıllarda sulanabilen bir dönüm araziden 600-700 kilo buğday alırken, bu yıl 350 kilo ila 500 kiloya kadar düştüğünü söyledi. Kuraklıkla birlikte gübre, ilaç, mazot ve tohum piyasasında da ciddi bir hareketlilik yaşandığını dile getiren Taşkıran, önceki yıl 35 liraya aldığı ilacın şu an 125 lira olduğunu, 2 lira 80 kuruşa aldığı gübrenin şu an 5 lira 50 kuruşa çıktığını ifade etti.
ÇİFTÇİ NE YAPACAK?
Buğday fiyatının yüksek olduğunu ancak girdi maliyetlerinin de katlandığını vurgulayan Taşkıran, “Çiftçiler ne yapacak” diye sorarken, “Bir kilo gübre için 2 kilo buğday satmam gerekiyor. Mazot her gün yükseliyor. Çiftçiler olarak hepimiz perişanız. Banka borçları var. Bize kulak verecek kimse de yok. Bugün buğday fiyatı yükseldi, ancak ithal etmeyi planlıyorlar. Fiyat birden düştü. Çünkü ithal edeceklerini söylediler” dedi.
Çiftçilerin önceki yıllarda samanın yüzüne bakmadığını ancak bu yıl saman veriminin de düşmesi nedeniyle fiyatının yükselmesi sonucu samana bel bağladıklarını ifade eden Taşkıran, “Kuraklık yüzünden saman daha çok tutuyor. Çiftçi samana bakıyor ama hayvancı ne yapacak. Elimizi vicdanımıza koymalıyız. Çiftçi mecbur bunu yapacak. Borçları var” diye konuştu.
BİÇERCİLER 4 İLE GİDEMEDİ
Önceki yıllarda buğday arazilerinde saman karşılığında veya samana ek olarak belli bir ücret karşılığında hasat yapan biçerdöverciler de kuraklığın mağdurları. Samanı almaları durumunda dönüm başı çiftçiye 70 ile 180 lira ödemek zorunda kalan biçerdöverciler, şimdilerde ücret karşılığı hasat yapmayı tercih ediyor. Biçerdöverci Serhat İpek, Diyarbakır, Elazığ, Muş ve Sivas’ta önceki yıllarda hasat yaptıklarını ancak bu yıl kuraklık nedeniyle sadece Mardin’de çalıştıklarını söyledi. Durumdan çiftçiler gibi kendilerinin de şikayetçi olduklarını dile getiren İpek, “Bu yıl kimse samanını biçerdöverciye vermedi. Herkes için zor bir süreç olacak” diye konuştu.
Kızıltepe ilçesinde bulunan ve bölgenin en büyük hububat pazarı olan Kızıltepe Hububat Merkezi’nde de esnaf benzer endişeleri taşıyor. Yüksek fiyattan buğday alımı yapmak zorunda kalan hububat esnafının en büyük endişesi, hükümetin buğday ithalatının önünü açarak, fiyatın düşmesine sebep olması. Hem çiftçi hem de hububat esnafı olan Hüseyin Tatlı, buğday fiyatının yüksek olmasının ötesinde girdi maliyetlerinin yüksekliğine dikkati çekti.
HERKES TEDİRGİN
Gübre, ilaç ve mazotun yüksek fiyatlardan dolayı alınamadığına işaret eden Tatlı, şunları söyledi: “Devletin de bir politikası var. Önümüzdeki bir kaç gün içinde çiftçilerin “ithal buğday”yla tehdit edilmesi gibi durumlar olacaktır. Yetkililer, ‘Buğdayı ithal edeceğiz ve bu fiyat artışını engelleyeceğiz’ diyor. Eğer ithal getirirse zaten bitmiş olan çiftçileri daha da bitirmiş olacaklar. Buğday 3 liraya gitse dahi girdiyi hesapladığında para kazanamıyorsun. Devlet ithal buğday getirdiği zaman buradaki bütün esnaf zarar görür. Çünkü yüksek fiyattan alıyor. Devlet ithal getirdiği zaman bu esnaf ne yapacak? Umudumuz yok. Belirsizlik var. Bugün alınan buğdayın yarın kaça satılacağını bilmiyor. Yarının ne olacağını kimse kestiremiyor. Çiftçi tedirgin, hayvancı tedirgin, esnafı tedirgin, traktör sahibi tedirgin, DEDAŞ trafomuzu ne zaman sökecek diyenler tedirgin. Herkes tedirgin. Bir beklentimiz yok.”
MA / Ahmet Kanbal