MANİSA - Üzüm hasadının başladığı Manisa'da yüksek maliyetler nedeniyle zor günler geçiren üreticiler, adil bir fiyat belirlenmesini istedi.
Manisa'da üzüm hasadı bu yıl yaşanan kuraklık nedeniyle sıkıntılı başladı. Mart’ta don, Haziran’da da şiddetli fırtına nedeniyle üzümde ciddi rekolte kaybı yaşandı. Üzüm üreticilerinin gözü Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) belirleyeceği kuru üzüm taban alım fiyatına çevrildi. Üreticiler, kuru üzüm kilosunun en az 17-18 TL olarak belirlenmesini bekliyor. Manisa'nın Turgutlu ilçesi Sarıbey Mahallesi’nde bulunan Gediz Ovası, verimin en yüksek olduğu arazilerin başında geliyor. Yüksek maliyetten şikayetçi olan üzüm üreticileri, fiyatların düşük olmasından endişe duyuyor.
BİR YILLIK EMEK
Üreticilerden Mehmet Gök, “Üzüm 12 ay emek isteyen bir iştir. Üzümün iyi olgunlaşması için iyi bir işçiliğin yapılması gerekir. Sürekli tarlada olmamız lazım. Önce budama yaparız, sonra üzüm dallarını tellere bağlarız. Her ay düzenli olarak gübre dökeriz ve yıllın belli günlerinde sulama yaparız" şeklinde üretim sürecini anlattı. Bu yıl Mart ve Haziran aylarında üzüm ağaçlarının don tuttuğunu, soğuk hava nedeniyle iyi filizlenmediğini aktaran Gök, iyi verim alamadıklarını aktardı. Ekolojik dengenin bozulmasından kaynaklı üzümlerde verimin düştüğünü dile getiren Gök, “Her yerde maden ocağı açıyorlar. Bir maden ocağından çıkan kirli hava 250 kilometre alanı etkileyebiliyor. Bir süre yerde barajlar kurulmuş, buda hava değişikliğine neden oluyor. Ekolojik dengenin bozulması gelecek yılları da etkiliyor” diye belirtti.
Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) üzüm için belirleyeceği fiyatta adil davranması gerektiğini söyleyen Gök, üzüm kilosunun beklediği fiyatın altında belirlenmesi durumunda zarar edeceklerini sözlerine ekledi.
ARTAN MALİYETLER
Tarımsal üretimde artan maliyetlere dikkat çeken üretici Yaşar Can, "Geçen yıl gübre torbasının fiyatı 150 TL iken, bu yıl 180 TL’ye çıktı. Yine geçen yıl mazotun litresini 6 TL’ye alırken, şimdi ise 7 buçuk liradan alıyoruz. Geçen yıl bir dönüm üzüm bahçesinin ortalama genel maliyeti 2 bin TL’yken, bu yıl 3 bin TL oldu. Bunların hepsi gider. TMO bunları göz önüne alıp doğru ve emekten yana bir karar vermezse, aldığımız ürünlerin borçlarını ödeyemeyiz” diye konuştu.
ADİL BİR FİYAT
Üreticilerden Kenan Kılınç ise, üretim girdilerine yapılan zamlardan şikayet ederek, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın üreticiye yardımcı olması gerekirken, işlerini zora soktuğunu dile getirdi. Büyük zahmetlerle yetiştirdiği ürünün değersizleşmesinden dert yanan Kılınç, fiyatın belirlenmesi için üretici ve işçi koşullarının gözden geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Kılınç, bu yıl üzümün kilosunun en az 17 TL olması gerektiğin vurguladı.
Yaşanan ekolojik tahribata değinen Kılınç, en çok tarım üreticilerinin zarar gördüğünü söyleyerek, “Ekolojik dengeyi çok bozdular. Her yıl üzüm tarlasını iki defa sularken, bu yıl 4 defa suladım. Ağaçlara su verdiğimiz zaman toprak hemen suyu çekiyor. Böyle bir durumu ilk defa yaşıyoruz. Her yere maden kurdular, maden ocaklarında çıkan tozlar ve dumanlar tarlalarımıza ciddi zarar veriyor. Hasatta verimi düşürüyor” ifadelerini kullandı.
MA / Hakan Yalçın