MALATYA - Tütünün milyonlarca insanın geçim kaynağı olduğunu belirten siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri, “Dibi gözükmeyen kuyu” olarak nitelendirdikleri yasanın iptal edilmesini istedi.
Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nda yapılan değişiklikle Kasım 2017 tarihinde yeni hal alan tütün yasası, tepkiler üzerine 2 kez ertelendikten sonra 1 Ocak’tan itibaren yürürlüğe girdi. Yetki belgesi almadan veya bildirimde bulunmadan tütün ticareti yapanlara, 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası getiren yasanın iptal edilmesini isteyen Malatya Doğanşehir’de bulunan üreticiler, ilçenin yüzde 90’ının geçimini sağladığı, toplam 20 bin dekar arazide tütün ekiminin yapıldığını belirtti. İlçede siyasi parti ve sivil toplum örgütleri temsilcileri, üreticilerin taleplerini dikkate alınmasını isteyerek, yasanın iptal edilmesini istedi.
‘İNSANLAR AÇ KALACAK’
Bölgede tütün üretimi yaparak geçimlerini sağlayan binlerce ailenin söz konusu yasak ile cezalandırıldığını söyleyen Tüm Üretici Köylüler Sendikası (Tüm Köy Sen) Malatya Şube yöneticisi Hayri Yıldırım, bölgede tek geçim kaynağı olarak tütünün kaldığını kaydetti. Yasaklama kararının iptal edilmesi gerektiğini belirten Yıldırım, “Başka bir alternatifi olmayan tütün üreticileri şu an ağır bir şekilde cezalandırılıyor. Tütün üreticilerinin önünde engel olmaktan çıksınlar” dedi. Yasaya göre en az 250 tütün üreticisinin bir araya gelerek Tütün Üretim ve Pazarlama Kooperatifleri kurması gerektiğini kaydeden Yıldırım, kooperatifleşme şartlarının ağır olduğunu ifade etti. Yıldırım, “Kooperatif kurun diyorlar ancak yüzde 70’e varan vergi söz konusu. İnsanlar birkaç dönümde ekim yapıyor, bu ağır şartları nasıl karşılayabilsinler? Tütün olmasa bu insanlar aç kalacak. Bu insanlar aç kalırsa suç oranı artar. Bu yapılan etik değil. İnsanlar emekleri ile geçimlerini sağlamak istiyor” ifadelerini kullandı.
TEK GEÇİM KAYNAĞI
Tütünün bölgede yaşayan binlerce ailenin tek geçim kaynağı olduğunu belirten İYİ Parti Doğanşehir İlçe Başkanı Cemal Güler, bölgenin geleceğinin tütüne bağlı olduğunu söyledi. Tütünün yasaklanmasının sadece tütün üreticilerini etkilemeyeceğine dikkati çeken Güler, “Tütün yasaklanırsa, Doğanşehir’de esnaf biter. İnsanların geçim kaynakları ellerinden alınırsa, insanlar alışveriş yapamaz. İnsanların ekmeklerinden edilmemesi gerek. Bu yasa artık ertelenme yerine tamamen iptal edilmeli. Yazın insanlar gecesini gündüzüne katarak çocukları ile tütün ekti, ancak satmaları yasak. Üretim serbest, ancak satmak yasak. İnsanların izinli bir şekilde ürettikleri ürünleri taşıması yasak. Yerli olan bu tütün yasak, ancak yabancı şirketlerin tütünü serbest. 500 bin ailenin geçim kaynağı olan bu ürün nasıl kaçak olur?” diye sordu.
‘DİBİ GÖZÜKMEYEN KUYU’
Doğanşehir Ziraat Odası Başkanı Burhan Tanışık, söz konusu yasanın yürürlüğe girmemesi için yetkililer ile görüşmeler yaptıklarını dile getirerek, “Yetkililer bizim sesimize kulak vermediler. Çiftçiler yazın ekmekleri için eylemler yaptılar ve bu yasa ertelendi. Şu an kooperatifler hazır değil. Kooperatifler hazır olana kadar yasanın tekrardan ertelenmesi gerek. Yazın ürününü hasat eden üretici onu satamıyor. Bu bölgede insanların geçim kaynağı tütün. Yasal düzenleme yapılacaksa binlerce üreticiyi mağdur etmeyecek bir düzenleme olması gerek. Şu an çiftçiye dayatılan kooperatif şartları ağırdır. Kooperatif kurma süreci uzun, vergisi yüksek. Kooperatif dibi gözükmeyen kuyu” diye konuştu.
GÖÇ TEHLİKESİ
Söz konusu yasanın ertelenme yerine iptal edilmesi gerektiğinin altını çizen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Doğanşehir İlçe Başkanı Kenan Erdem, yasanın 2017 yılında, "Ekim serbest ama kıyım, alım-satım yasak" şeklinde çıkarıldığını hatırlattı. O dönemden bu yana yasanın iptal edilmesi için birçok kesimin gerek Ankara’da gerek bölgede mücadele ettiğine vurgu yapan Erdem, "Erteleme bir çözüm değil. İnsanları umutsuzluğa sokuyor. İlkbahar’da insanların tütün ekmesi gerek ancak kimse ne yapacağını bilemiyor. Bir belirsizlik söz konusudur. Kooperatifleşmeden bahsediliyor, bir kooperatifleşme olacaksa devlet desteği ile olmalı. Vatandaş kooperatif kurmak için gerekli maliyeti karşılayamıyor. Devlet kooperatif kursun insanlar belli bir ücretten vergisini de vererek ürünleri satsın. Devlet tütünü ‘kontrol altına alacağım’ diyor, ancak kontrol altına almak bu şekilde değil. Doğanşehir'in şuan 38 bin nüfusu var, tütün yasaklanırsa nüfus 10 bine düşer. Yasaklama göç doğurur” şeklinde konuştu.
İŞSİZLİK KAYGISI
Tütün üreticilerinin yasaya karşı vermiş oldukları tepkinin doğru olduğuna değinen Halkların Demokratik Partisi (HDP) Doğanşehir İlçe Eşbaşkanı İbrahim Erbaş ise şunları söyledi: “Tütün milyonlarca insanın ekmeği. Söz konusu yasal düzenleme ile insanların ekmekleri ellerinden alındı. Bu yasanın derhal yürürlükten kalkması gerek. Bu yasa mevcut şekliyle kalırsa sadece tütün üreticisini değil, bütün halkı olumsuz etkileyecek. Burada insanların başka alternatif geçim kaynağı yok. İşsizliği artıracak bu yasa. Tütün meselesi bölgede yaşayan yurttaşlar açısından siyaset üstü bir meseledir. Siyasi görüşü ne olursa olsun herkes tütün üreticisinin yanında yer almalı. Soruna dair köklü bir çözümün olması gerek. Buna karşı gösterilen tepkinin aynı oranda güçlü olması gerekir. Herkes birlikte hareket ederse olumlu bir sonuç alınabilir. Bütün tütün üreticiler birlik olmalı. Bugüne kadar HDP olarak hep hakkın, emeğin yanında olduk, bundan sonra da yanında olmaya devam edeceğiz.”
MA / Emrullah Acar