ANKARA - “2021 Yılı Sendikal Hak İhlalleri” raporunu açıklayan KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, AKP’nin örgütlenme özgürlüğünü hedef almasına karşı meşru mücadele haklarını kullanacaklarını söyledi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 2021 yılında Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz, sendikal haklar ve çalışma yaşamına ilişkin “Sendikal Hak İhlalleri Raporu”nu düzenlediği basın toplantısında açıkladı. KESK Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin katıldığı toplantıda, “2021 yılı sendikal hak ihlalleri, örgütlenme, baskı, mobbing, düşünce ve ifade özgürlüğü, sürgün, KHK 35. Madde” yazılı pankart asıldı. Basın toplantısında konuşan KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, iktidarın, yönetememe halini kutuplaştırma stratejisi üzerinden aşmaya çalıştığını söyledi.
‘İKTİDAR PLANSIZ VE PROGRAMSIZ’
İktidarın plan ve programının olmadığını belirten Bozgeyik, “Karamsarlığı yayarak ve toplumsallaştırarak, sorunun kaynağı kendileri değilmişçesine ‘kurtarıcı’ postuna bürünmek isteyenlerin, ülkemize ve emekçilere verecekleri hiçbir şey kalmamıştır. Hayata geçirdikleri kararların etkisi birkaç günde yitip gitmekte, ekonomik kriz derinleşerek devam etmektedir. Ekonomik krizi TBMM’de onaylanan 2022 bütçesinde kamu hizmetlerine ayrılan ve kamu emekçilerinin ücretlerine yapılan sefalet ücreti ‘artışından’ da net olarak görebilmekteyiz” dedi.
126 BİN KİŞİ İHRAÇ EDİLDİ
On binlerce kamu emekçisinin OHAL KHK’larıyla ihraç edildiğini hatırlatan Bozgeyik, “İktidarın ihraçlara ilişkin tüm itiraz yollarını kapatması sonucu içeride ve dışarıda itirazların yükselince ve AİHM’e on binlerce başvuru yapılınca bir oyalama mekanizmasına ihtiyaç duyuldu. OHAL İşlemlerini İnceleme Komisyonu, 23 Ocak 2017 günü 685 sayılı OHAL KHK’si ile iki yıllık süre içinde kamudan ihraç edilmiş yüz binlerce kamu emekçisinin ihraç başvurularını değerlendirmek ve karar altına almakla görevlendirildi. 23 Ocak 2022 itibariyle OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu beşinci yılını dolduracaktır. Kısa süre önce OHAL Komisyonu’nun 2021 yılı faaliyet raporu yayınlandı. Rapora göre toplam 125 bin 678 kamu görevlisi ihraç edilmiş olup bunlardan 123 bin 78 kişi işlemin iptali için komisyona başvuru yapmıştır. Komisyon 5 yıldan sonra 117 bin 828 dosyayı karara bağlamış olup, 5 bin 250 dosyanın incelemesi devam etmektedir” şeklinde konuştu.
‘HESAP VERECEKLER’
Anayasa Mahkemesi’nin kararına rağmen Barış Akademisyenlerine ilişkin OHAL Komisyonu’nun, iktidarın talimatlarıyla karar verdiğini ifade eden Bozgeyik, “Anayasa Mahkemesi’nin kararını tanınmayan Komisyon iktidarın suçuna ortak olmuştur. Dolayısıyla sadece iktidar değil Komisyon da er ya da geç bu suçun hesabını yargı önünde verecektir” diye belirtti.
ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ
İktidarın, OHAL’i fiilen devam ettirme uygulamalarından birinin de 7145 sayılı Kanun’un 26’ncı maddesiyle 375 sayılı KHK’ye eklenen geçici 35’inci madde eliyle devam ettirilen ihraçlar olduğu bilgisini veren Bozgeyik, “Uygulama en çok da iktidarın sendikal hak ve özgürlükler karşıtı politikalarını eleştiren, tutum alan KESK’lileri hedef almaktadır. Geçici 35’inci madde eliyle şu ana kadar 98 KESK’li bakanlıklar oluru ile ihraç edilmişlerdir. Son olarak Eğitim Sen Diyarbakır üyelerinden 21’i bu şekilde işlerinden edilmiş, okul ve öğrencilerinden uzaklaştırılmışlardır. Arkadaşlarımızın dosyalarına baktığımızda suç olarak isnat edilen eylem ve etkinliklerin hemen hepsi konfederasyonumuz ya da Eğitim Sen’in kararıyla hayata geçirilen etkinliklerdir. AKP örgütlenme özgürlüğünü hedef almakta, sendikal ayrımcılığı derinleştirerek üyeleri istifaya zorlamaktadır” ifadelerini kullandı.
‘PTT: AKP’NİN BÜROSU’
Sürgün ve genel olarak sendikal ayrımcılığın ülkedeki baskı atmosferinin de etkisiyle son yıllarda giderek artmakta olduğunu söyleyen Bozgeyik, “Birçok kurumda benzer uygulamalar görülmektedir. Ancak özellikle PTT gibi bazı kurumlarda artış göstermesi dikkat çekmektedir. PTT yönetimi AKP bürosu gibi çalışmakta, keyfi, ceberut uygulamalarda sınır tanımamaktadır. Yerel yönetimlerde örgütlü sendikamız TÜM BEL-SEN üyelerine yönelik olarak da kayyumlar sonrası mobbing, sendikal ayrımcılık, sürgünler, soruşturmalar, mali hak kayıpları vb. çığ gibi artmıştır” dedi.
MEŞRU MÜCADELE HAKKI
KESK’in, demokrasi ve emek mücadelesini sürdürmekte kararlı olduğunun altını çizen Bozgeyik, “Yasaklamalar, zulüm, faşizan baskı ve uygulamalar iktidarın siyasal ömrünü kısaltmaktan başka bir işe yaramayacaktır. İşçi sınıfının, emekçilerin yüzyıllardır bin bir türlü bedel ödeyerek elde ettiği hak ve özgürlüklerin hangi gerekçe ile olursa olsun ortadan kaldırılmasına yönelik girişimlere karşı fiili ve meşru mücadele hakkımızı sonuna kadar kullanacağız” ifadelerini kullandı.
TALEPLER
Bozgeyik, şu taleplerini yineledi: “Hukuka ve uluslararası sözleşmelere aykırı, etkin olmayan, denetlenemeyen, kendisini anayasa ve yasalar üstü gören, hükümetin bir organı gibi çalışan ve idari bir mekanizma olan OHAL Komisyonu derhal lağvedilmelidir. Hukuksuz ihraçlardan dolayı mağdur olan tüm kamu emekçilerinin maddi, manevi hak kayıpları karşılanmalıdır. İş güvencesi iktidarın sindirme aracı haline getirilmemeli, sendikal örgütlenme önündeki engeller kaldırılmalıdır. İktidar örgütlenme, düşünce ve ifade özgürlüğü hakkı gibi temel hak ve özgürlüklere yönelik baskı politikalarına son vermeli, ceza ve soruşturmaları durdurmalıdır.”
VERİLER
Rapora göre, 2021 yılında yaşanan hak ihlallerine ilişkin bazı veriler şöyle:
“*29 kamu görevlisi sürgün edildi, isteği dışında görevi veya görev yeri değişti.
*8 kamu görevlisine kademe ilerlemesinin durdurulması kararı verildi.
*20 kamu görevlisi işten çıkarıldı veya görevden uzaklaştırıldı.
*17 kamu görevlisine uyarı-kınama cezası verildi ya da soruşturma açıldı
*28 kamu görevlisinin sendikal faaliyetleri engellendi. 2021 yılında 15 kez sendikal eylemler engellemelere maruz bırakıldı
*15 kamu görevlisine ilişkin sosyal medya paylaşımları gerekçesiyle ifade özgürlüğü ihlalleri gerçekleşti.”