MTO: İnsanca yaşayabileceğimiz temel bir ücret istiyoruz

img

MERSİN - MTO Başkanı Dr. Mehmet Antmen, talepleri karşılanana kadar mücadele edeceklerini vurgulayarak, "İnsanca yaşayabileceğimiz temel bir ücret istiyoruz" dedi.

Sağlık emekçileri, sağlıkta dönüşüm, salgın, özlük ve ekonomik haklarını düzenleyen yasanın halen Meclis’e getirilmemesini protesto etmek amacıyla başlattıkları “Beyaz Nöbeti” bugün son bulacak. Yasal düzenleme 8 Şubat’a kadar Meclis'e getirilmediği takdirde sağlık emekçileri ülke genelinde greve gidecek. "Beyaz Nöbet" kapsamında Mersin Tabip Odası, Diş hekimleri Odası, SES Şubesi, Birlik Dayanışma Sendikası, Genel Sağlık İş, Aile Hekimleri Derneği, örgütlü oldukları iş yerlerinde 8 Şubat'ta bir günlük g(ö)rev eylemi yapacak.
 
EYLEMLERİM YAYILACAK
 
Eylemin amacına değinen Mersin Tabip Odası Başkanı Dr. Mehmet Antmen, 8 Şubat’ta yapacakları grevin uyarı amaçlı olup, taleplerinin karşılanmaması durumunda grevlerinin uzun sürelere yayılacağını vurguladı. 15 Aralık 2021'de bir günlük uyarı amaçlı iş bırakma eylemi yaptıklarını, 1 Ekim'de yaptıkları eylem takviminin başlanacağı olduğunu ifade eden Antmen, 23 Kasım’da İstanbul’dan Ankara’ya “Beyaz Yürüyüş” gerçekleştirdiklerini ancak yaptıkları tüm etkinliklere rağmen taleplerinin hükümetçe yerine getirilmediğini vurguladı. Taleplerinin yerine getirilmesi için “Beyaz Nöbeti” başlattıklarını ve taleplerinin yerine getirilebilecek talepler olduğuna işaret eden Antmen, "Sağlık Dönüşüm Programı İle" birlikte sağlık çalışanlarının özlük haklarında çok ciddi hak kayıplarının olduğunu düşündüklerini dile getirdi. Temel ücretlerinde son yıllarda çok ciddi bir düşüş olduğunu düşündüklerini ifade eden Antmen, "İnsanca yaşayabileceğimiz temel bir ücret istiyoruz. Bu temel ücretin mutlaka emekliliğe yansıtılmasını istiyoruz. Türkiye'de hem hem tüm doktorlar, yoksulluk sınırının altında bir maaş alıyorlar. Bu anlamda yeni başlayan bir pratisyen hekimler için yoksulluk sınırının 2 katı, uzman hekimler için yoksulluk sınırının 3 katı maaş istiyoruz" dedi.
 
GÜVENLİ ORTAMDA ÇALIŞMA 
 
Gerçek anlamda sağlıkta şiddet yasasının çıkarılarak, güvenli ortamlarda çalışmak istediklerini söyleyen Antmen, koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği birinci basamak sağlık hizmetlerinin oluşturulup, ceza yönetmeliğinin iptal edilmesini ve Koronavirüs (Kovid-19) başta olmak üzere meslek kaynaklı hastalıklara karşı bütüncül bir meslek hastalıkları yasası çıkarılmasını istediklerini dile getirdi. Pandemide sağlık çalışanlarının korunamadığını belirten Antmen, hükümetin politikalarından kaynaklı hastalandıklarını ve ciddi aşılamanın yetersizliğine dikkati çekerek, pandemiye dair gerekli mücadelenin verilmediğine işaret etti. Antmen, hekimlerin tükenmiş sendromu yaşadığını ancak geçen yıl 8 bin doktorun kamudan istifa ederek, bin 470 yeni hekimin beyin göçü yaptığına değindi. Antmen, "Sağlıkta Dönüşüm Programı"nın getirdiğini sonuçların ortadan kaldırılmasını gerektiğini, talepleri karşılanmasa eğer mücadeleye devam edeceklerini sözlerine ekledi.
 
SAĞLIK EMEKÇİLERİNİN TALEPLERİ 
 
Sağlık çalışanlarının talepleri şöyle: 
 
* Ek göstergelerin 3 bin 600’den 7 bin 200’e kadar kademeli olarak yükseltilmesi,
 
* Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği birinci basamak sağlık hizmetlerinin oluşturulması, ceza yönetmeliğinin iptal edilmesi,
 
* Sağlıktaki personel sayısının kadrolu güvenceli istihdam ile OECD ortalamasına çıkarılması,
 
* Asistan hekimler başta olmak üzere uzun süreli ve angarya çalışmanın kaldırılması,
 
* Emekliliğe yansıyan yoksulluk sınırı üzerinde temel ücretin tüm sağlık emekçilerine uygulanması; üstüne eğitim durumu, hizmet yılı, mesleki risk gibi faktörler ile ücret skalasının belirlenmesi,
 
* Sağlık hizmetlerinde katkı katılım payı, reçete ücreti vb. adlarla alınan ücretlerin iptal edilmesi,
 
* COVID-19 başta olmak üzere meslek kaynaklı hastalıklara karşı bütüncül bir meslek hastalıkları yasası çıkarılması,
 
* Etkin sağlıkta şiddet yasası çıkarılması, güvenli işyerleri planlanması,
 
* Liyakatsiz atamalar, soruşturmalar, mobbing, güvenlik soruşturmaları, KHK’ler ile dayatılan antidemokratik uygulamaların derhal bitirilmesi,
 
* Özel sağlık kuruluşlarında ciro baskısına, taşeronlaştırmaya, güvencesiz çalışmaya son verilmesi,
 
* Sağlık hizmetlerinin planlanmasından sunulmasına kadar sağlık emekçilerinin örgütleri aracılığıyla karar alma mekanizmalarında yer alması.
 
MA / Cemil Uğur - Hamdullah Yağız Kesen