Uzel makina işçileri: Hakkımızı almazsak Ankara’ya yürüyeceğiz

img
ANKARA - Kıdem, ihbar ve 5 aylık ücretleri ödenmeden iflas kararı verilen Uzel Makine işçilerinden Suat Bektaş, kazanım elde edene kadar direnişlerine devam edeceklerini, gerekirse Ankara’ya yürüyeceklerini söyledi.
 
Uzel Makina işçileri 15 yıldır, çalıştıkları fabrikadan kıdem, ihbar tazminatları ve 5 aylık ücretlerini alamıyor. 2008 kapanan ve 2013 yılında iflas kararı verilen Uzel Makina Fabrikası 15 yıldır atıl halde görünmesine rağmen içinde ekipmanlar bulunuyor. İşçiler fabrikanın kapanmasıyla birlikte alacakları ücretleri için 2008 Temmuz ayının sonunda 17 gün fabrikayı işgal etti. İşçilerin o dönem örgütlü oldukları Türk-İş’e bağlı Türk-Metal Sendikası, işçilere 500 TL verdi.
 
Alacakları verilmeyen işçilerin Uzel’in İstanbul Rami semtindeki fabrikası önündeki çadır direnişi 553’üncü gününe girdi. Uzel’de 19 yıl çalışan Suat Bektaş ve Uzel direnişe öncülük eden Nakliyat-İş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Mehrali Yücedağ, son gelişmeleri Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirdi.
 
ANKARA’YA YÜRÜYÜŞ 
 
Bektaş, 15 yıldır haklarını almak için mücadele ettiklerini belirterek, “Ankara’ya da geldik. Her alanda yer aldık bizi herkes biliyor. Biz haklarımızı alana kadar o çadırı kaldırmayacağız” diye konuştu. 2 buçuk yıldır çadır direnişini devam ettirdiklerin ifade eden Bektaş, 2 bin 200 işçinin toplam 96 milyon TL alacağı olduğunu belirtti. Haklarını alana kadar direnmeye devam edeceklerini söyleyen Bektaş, haklarını alamadıkları takdirde Ankara’ya yürüyeceklerini belirtti. Bektaş, “Bu konuda DİSK’ten Süleyman Çelebi’yle görüştük, ben ona ‘en kötü Ankara’ya yürüyeceğiz’ dedim. Onlar da destek vereceklerini söyledi ama onlar destek vermese gaz da yesek, jop da yesek yürüyeceğiz, haklarımızı alana kadar vazgeçmiyoruz” dedi. 
 
ERDOĞAN’IN SESSİZLİĞİ 
 
İflas sürecinden sonra Uzel yöneticilerinin farklı yollarla haklarını ödememek için çabaladığını belirten Bektaş, 2018 Haziran seçimleri öncesi AKP Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) Üyesi Metin Külünk aracılığıyla AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a tüm usulsüzlükleri içeren bir klasör gönderdiğini söyledi. Aradan yaklaşık 4 yıl geçmesine rağmen Erdoğan’ın kendilerine bir açıklama yapmadığını belirten Bektaş, “Metin Bey bizi ziyaret ettiğinde kendisiyle görüştük, durumu anlattık. ‘İktidarda olan sizsiniz ne yapacaksınız’ dedim onun üzerine dosyayı istedi, dosyayı verdik ama bana dönmedi.  4 yıldır Erdoğan’ın ağzından bir kelime çıkmadı” şeklinde konuştu.
 
SEDAT PEKER’İN AÇIKLADIĞI ARAZİ
 
Devlet bağlantılı organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in sanal medyadan yaptığı açıklamada, “Şehitlik’te 100 dönümlük bir araziye çöküldü” ifadelerinde yer alan arazinin Uzel arazisi olduğunu öne süren Bektaş, Peker’in 2008-2009’da Uzel arazisinin korumasını yaptığını ileri sürdü. Erdoğan’ın Refah Partisi İstanbul İl Başkanı olduğu dönemde Uzel’i ziyaret ettiğini aktaran Bektaş, Erdoğan o dönem Uzel arazisi için “Uzel’in arazisi çok değerli, zamanı geldiğinde burayı değerlendirmek lazım” dediğini ve kullanılmayan araziye çöküldüğünü belirtti.
 
Uzel’in arazisini tapuda sanayi alanı olarak görüldüğü için değerinin 3-4 milyar TL olduğunu ama imar değişikliği yapıldığı takdirde değerinin 7-8 milyar TL olacağına dikkati çeken Bektaş, araziye alışveriş merkezi yapılmaya çalışıldığını söyledi.
 
AKP ADAYINDAN TOKİ TEKLİFİ
 
Bektaş, konuya ilişkin şunları aktardı: “Araziye çöküldü. Geçen gün biri geldi güya AKP milletvekili adayıymış ‘Tayyip Bey beni gönderdi, işçilerin mağduriyetini gidermem için yolladı’ dedi. Bize bir proje gösterdi lale şeklinde bir AVM yapılacağını belirtti, bize ‘Biz alacaklarınıza karşılık size TOKİ’den ev verelim gerisini siz 25 yıl içinde taksitle ödersiniz’ diyor ben 25 yıl daha yaşayacak mıyım, 85 yaşıma kadar beni borçlu bırakacaklar.”  
 
SARI SENDİKAYA KARŞI DİRENİŞ
 
Nakliyat-İş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Mehrali Yücedağ, Uzel işçilerin sadece işverene karşı değil, “sarı sendikalara” da karşı bir direnişinin olduğunu ifade etti. Yücedağ, Türk-İş’e bağlı Türk Metal-İş’in o dönemde işçilere söz verdiğini hatırlatarak, “Fabrika batınca işçileri bıraktılar, işçilere para vererek işçilerin direnişini kırıyorlar. Orada sarı sendikanın işçilerin yalnız bıraktığını bildiğimiz için Nakliyat-İş olarak işçilere destek verdik” dedi.
 
‘HER ŞEYE RAĞMEN MÜCADELE’
 
Türkiye’nin birçok yerinde işçi eylemlerinin devam ettiğini belirten Yücedağ, konfederasyonların direnişleri görmediğini ifade ederek bu durumu “sendika faciası” olarak değerlendirdi. Yücedağ, konuya ilişkin şunları söyledi: “Bu durumda işçilerin sendikaya güveni azalıyor, sendikalar işçilerin haklarının gasp edilmesine sessiz kalıyor. Ama Türkiye’de işçiler her şeye rağmen mücadele ediyor.”