ANKARA - Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul, eğitimde çözümsüzlük politikalarının artarak devam ettiğini, sorunların çözümüne dair yetkililerin somut adım atmadığını söyledi.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), 2021-2022 öğretiminin yılının sonuna ilişkin “Eğitimin Durumu” başlıklı raporunu sendikanın genel merkezinde açıkladı. Toplantıda konuşan Eğitim Sen Genel Başkanı Nejla Kurul, 2021-2022 öğretim yılında yaşanan sorunlar için Millî Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) hiçbir somut adım atmadığını söyledi.
‘EĞİTİMDEKİ SORUNLAR GİDEREK AĞIRLAŞMIŞTIR’
İki yılı aşkın süredir devam eden Kovid-19 salgını koşullarının eğitim öğretime olumsuz etkileri geçtiğimiz eğitim öğretim yılında yaşanan sorunları daha da ağırlaştırdığına dikkat çeken Kurul, “Eğitimin niteliğinde yaşanan gerilemenin sürmesi, son yıllarda belirgin şekilde artan eğitimde ticarileşme ve eğitimi dinselleştirme uygulamaları, okulların fiziki altyapı ve donanım eksikliklerinin sürmesi, kalabalık sınıflar sorunu, ikili öğretim, taşımalı eğitim, çocuk ve gençlerin dini cemaat ve vakıfların kreşlerine ve yurtlarına yönlendirilmesi, çocuklara yönelik taciz ve istismar vakalarının artması, mülakata dayalı sözleşmeli öğretmenlik ve ücretli öğretmenlik uygulamasının sürmesi, ataması yapılmayan öğretmenler sorunu vb. gibi çok sayıda sorun, eğitim sisteminin belli başlı sorunların başında geliyor” dedi.
‘PİYASACI DİNİ EĞİTİM EĞİTİMCİLERİ ETKİLEMİŞTİR’
Eğitimin temel sorunlarına yönelik çözümsüzlük politikalarının siyasi iktidar ve MEB eliyle yapılan düzenlemelerle sürdüğünü söyleyen Kurul, “Siyasi iktidarın eğitim alanında, uzun süredir kendi siyasal-ideolojik hedefleri doğrultusunda attığı adımlar, çeşitli vakıf ve derneklerle işbirliği halinde hayata geçirilen ‘piyasacı’ ve ‘dini eğitim’ merkezli uygulamalar, başta öğrenciler olmak üzere, öğretmenler, eğitim emekçileri ve velileri doğrudan etkilemiştir” diye konuştu.
‘CİNSİYETÇİLİĞİN EN YOĞUN GÖRÜLDÜĞÜ ALAN EĞİTİMDİR’
Eğitim sistemi toplumsal cinsiyet eşitliğinden oldukça uzakta olduğunu da dile getiren Kurul, “Eğitim, giderek dinsel içerik kazanan egemen ideolojinin yoğun baskısı ve denetimi altındadır. Toplumsal yaşamın her alanında görülen cinsiyetçilik ve cinsiyetçi uygulamaların en yoğun görüldüğü alanların başında eğitim alanı ve okullarımız gelmektedir. Geçtiğimiz dönemde cinsiyetçilik ve cins ayrımcı uygulamaların okullarda etkili şekilde üretilmeye devam ettiği görülmüştür. Geleneksel cinsiyet rolleri aile, okul, hukuk, ahlak, din ve medya tarafından sistemli bir şekilde çocuklara ve topluma aktarılmaya çalışılmaktadır” diye belirtti.
RAPOR
Raporda, eğitimde yer alan sorunlar şöyle sıralandı: “Çocuklara ve çocuk haklarına yönelik tehditler sürdü. Eğitimde ticarileştirme ve dinselleştirme politikaları devam etti. MEB bütçesi zorunlu ihtiyaçları karşılamaktan uzak kaldı. Özel öğretime destek sürerken kamusal eğitim politikaları terk ediliyor. Eğitim harcamalarının velilerin sırtına yıkılmasına son verilmelidir. MEB, eğitim sistemini protokollerle yönetmekten vazgeçmelidir. Öğretmenlik meslek kanunu haklarımızı ve taleplerimizi içermeden çıkarıldı. Eğitimde güvencesiz istihdam ve atamalarda mülakat ısrarı devam etti. Hukuksuz KHK ihraçları sorunu hala çözüm beklemektedir.”
Eğitimde yaşanan sorunların ülkedeki ekonomik, toplumsal ve siyasal alanda yaşanan gelişmelerden bağımsız olmadığı belirtilen raporda, “Eğitim Sen, her geçen gün daha fazla piyasa ilişkileri içine çekilen, okul öncesinden üniversiteye kadar bilimin ve laikliğin değil, milliyetçiliğin, ayrımcılığın ve inanç sömürüsünün referans alındığı bir eğitim sisteminde kamusal, bilimsel, demokratik, laik ve anadilinde eğitim hakkı için mücadelesini kesintisiz sürdürmeye kararlıdır” denildi.
SENDİKA HÜKÜMETE KARNE VERDİ
Raporun açıklanmasından sonra sendika temsilcileri, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'e verilen karneyi açıkladı. Kamusal ve nitelikli bir eğitim hizmeti, bilim sanat ve felsefeye duyarlı bir eğitim hizmeti, laik eğitim hizmet, cinsiyet eşitlikçi bir eğitim sistemi, anadilde eğitim konularında sendikanın notu “0” oldu.