BTS Genel Başkanı: Sürgünler ayrımcılığa dayanıyor

img

ANKARA - BTS Genel Başkanı Hasan Bektaş, son dönemde demiryollarında yaşanan sürgünlerin mezhepsel ve etnik ayrımcılığa dayandığını söyledi.

Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nda (TCDD) 31 çalışanın görev yeri, 11 Mayıs günü “rotasyon” adı altında değiştirildi. Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) ise bu durumu “sürgün” olarak değerlendirdi ve 4 koldan TCDD önüne yürüyüş gerçekleştirdi.
 
BTS Genel Başkanı Hasan Bektaş, TCDD’deki sürgünlerin nedenini, liyakatsiz atamaları, siyasi kadrolaşmayı, özelleştirmenin yarattığı sorunları ve taleplerini Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirdi.
 
YANLIŞLAR KAZALARI ARTTIRDI
 
BTS’nin kurulduğu günden bu yana faaliyet gösterdiği kurumlardaki yanlış uygulamalara müdahale ettiğine dikkati çeken Bektaş, söz konusu yanlış uygulamaların AKP iktidarı döneminde artığının altını çizdi. 2002 yılından bu yana demiryollarında çok fazla kaza yaşandığını söyleyen Bektaş, “Bu kazalarla ilgili sendikamız kamuoyuna kazaların gerçek nedenini açıkladı. Demiryollarındaki liyakatsiz atamalar,  siyasi kadrolaşmayla ilgili kamuoyunu bilgilendirdik. Demiryollarının çok değerli arazileri var, bunların bir yerlere peşkeş çekilmesiyle ilgili sözümüzü söyledik. Sendikamız iktidar tarafında kendi yapmak istedikleri önünde bir engel olarak görülüyor. Bundan dolayı sendikamızın susturulması, pasifleştirilmesi, mümkünse ortadan kaldırılması hedeflenmiş durumda. Bize yapılan saldırıların nedeni bu” şeklinde konuştu.
 
SİYASALLAŞMA AKP İLE GELDİ
 
Bektaş, “AKP ile birlikte biz demiryollarında siyaset ile tanıştık. Önce üst düzey yöneticiler sonra en alt kademeye varan bir siyasallaşma süreci başladı. Siyasallaşmada mantık şuydu; demiryollarının kendine has kuralları vardı, siz bunları yerine getirmezsiniz karşılığında kazalar oluyor. Dolayısıyla liyakat üzerine değil de yandaşlık üzerine yapılan atamalar kazaların önünü açtı. AKP hükümeti ile birlikte, özellikle son iki yılda çok fazla bir kadrolaşma, siyasallaşma var” diye konuştu. 
 
MEZHEPSEL VE ETNİK AYRIMCILIK
 
Bektaş, şunları söyledi: “11 Mart’ta bir arkadaşımız, Malatya’ya geçici görevle gönderildi. Bu konuyla ilgili TCDD Genel Müdürlüğüyle yaptığımız görüşmelerin sonucunda, bu arkadaşımızın 3 ay sonra geri döneceği bize yazılı olarak bildirildi. Ama 3 ayın dolmasını beklerken 11 Mayıs’ta o arkadaşımızın da içinde olduğu 31 kişinin sürgünü çıktı. Bunlardan 15’i sendikamız üyesiydi. Bu sürgün listesi dediğimiz onlara göre ise ‘rotasyon’ listesiydi. Demiryollarında şu ana kadar rotasyon diye bir şey yoktu. Rotasyon listesinde toplam 91 kişi var. Bu 91 kişinin 31’i sürgün, geri kalanlar ise yandaş olanların ödüllendirilmesi. Yer değiştirmek isteyen kişiler daha önce başka yere gitmek istemiş ama bu olmamış, bu listeye eklenerek istekleri yerine getirilmiş. Sorduğumuz zaman bize, ‘Bakın biz ayrım yapmadık bakın herkes var’ diyorlar. Sürgün edilen kişiler arasında hasta olanlar da var. Bu arkadaşlarımızın hiçbirinin idari bir soruşturması dahi yoktur, tamamen keyfi bir uygulama.” 
 
Yer değiştirmelerde etnik kimlik ve dini inançların etkili olduğunu söyleyen Bektaş, “Arkadaşlarımızın kimliklerine baktığımız zaman şöyle bir şey göze çarpıyor; mezhepsel ve etnik bir ayrımcılık var. Çoğu Alevi inançlı ya da Kürt. Sendikamız susturulmaya çalışılıyor, buna karşı her gün TCDD Genel Müdürlüğünden randevu almaya çalıştık” dedi.
 
‘ELEŞTİRDİĞİMİZ İÇİN GÖRÜŞMEDİ’
 
Bektaş, Ankara’ya yaptıkları yürüyüş sonunda TCDD Genel Müdürlüğünün kendilerine randevu verdiğini ancak genel müdürün görüşmeye yardımcısını gönderdiğini belirtti. Bektaş, “Gerekçesi komik; sosyal medyada yaptığımız paylaşımlarda genel müdürü eleştirmemiz. İnsanlar sürgün edildi ama biz eleştiremeyeceğiz, bunların normal olduğunu söyledik. Sürgünlerle ilgili belgelerin altında genel müdürün imzası vardı bizde onunla görüşmek istedik. Gelmeyeceğini söylediler ve bizde onlarla görüşmeyi reddettik. Görülen şu biz yaptık oldu kimseyle görüşmeyiz diyorlar. Bu kurumda 40 yıldır çalışıyorum böyle bir şeyi ilk defa görüyorum. Haksızlıklar zaman zaman yapılıyor ama diyalogda hiçbir zaman kesilmedi, bu sefer öyle bir şey yok” ifadelerini kullandı.
 
‘KAZALAR ARTABİLİR’
 
Bektaş, çalışanların içinde bulunduğu ruh halinden kaynaklı kazaların arta bileceğine dikkati çekti ve “Olası bir kazanın tek sorumlusu Ulaştırma Bakanlığı ve TCDD genel müdürlüğüdür” dedi. Öncelikli taleplerinin yapılan sürgünlerin geri alınması olduğunun altını çizen Bektaş, “Bu sürgünler geri alındıktan sonra demiryollarındaki yapılan liyakatsiz atamaların bir an önce durdurulması. Devlette yükselmenin şartları bellidir, bu şartlara göre bir fırsat eşitliği sağlanması gerekir. Genellikle yükselmede yandaş kriteri gözetildiği için bizim arkadaşlarımız alanında yükselme imkanından faydalanmıyor. Demiryolları kültürünü herkes biliyor, buna göre kararlar alınmalı başkada bir şey istemiyoruz” diye konuştu.
 
MÜCADELEYE DEVAM 
 
TCDD Genel Müdürü ile görüşme taleplerinin her gün yenileyeceklerini sözlerine ekleyen Bektaş, Bugün 9 farklı BTS şubesinden sendikalı ile TCDD genel müdürlüğü önüne gideceklerini söyledi. Bektaş, ayrıca, “Bu adaletsizlik ortadan kalkana kadar mücadelemiz devam edecek” dedi.
 
MA / Emrullah Acar