HABER MERKEZİ - Gazeteci Armanc Herekol, Türkiye’nin kimlik kontrolü yaptığı bölgelerde KDP'nin de insanları fişlediğini ve baskıyı arttırdığını kaydetti.
Türkiye, 17 Nisan 2022 yılından bu yana Federe Kurdistan Bölgesi'ndeki Zap, Avaşîn ve Metîna bölgelerini yoğun bir şekilde bombalıyor. Türkiye, ayrıca KDP desteğiyle bölgede çok sayıda askeri üs kurarak, yeni yollar yapıyor. Türkiye'nin en son birçok noktada kontrol noktası kurarak, kimlik kontrolüne başladığı görüntülendi. Yine son haftalarda Amêdiye kırsalına yoğun zırlı araç sevkiyatı yapılıyor. Yaşanan gelişmeler, yeni bir saldırının olabileceğine işaret. Gazeteci Armanc, yakından takip ettiği bögledeki gelişmeleri değerlendirdi.
'KDP BASKIYI ARTIRIYOR'
Türkiye'nin şimdiye kadar hedeflerine ulaşamadığını kaydeden Herekol, Türkiye’nin büyük aşiretleri ve korucuları devreye sokarak, saldırılarını genişletmeye çalıştığına dikkati çeken Herekol, “Türkiye, 17 Haziran'da yeni saldırılar başlattı. Bu saldırılar, Şeladiz, Amêdiye ve Derelûk hattında yoğunlaşıyor. Türkiye ve KDP, bu hatları ele geçirip, Misak-ı Milli sınırlarına ulaşmayı hedefliyor. PKK'yi tehdit olarak gösteren Türkiye'nin asıl amacı ise Kürt halkını soykırımdan geçirmektir. Duhok'un yüzde 75'inin Türkiye'nin eline geçmesi tehlikesiyle karşı karşıya olan bu saldırılar, bölge halkı üzerinde büyük bir baskı yaratıyor. Başûr halkı, ağır psikolojik ve fiziksel zarar görüyor. Saldırılarda insanlar hayatını kaybederken, bağlar ve bahçeler de bombardımanlarla yok ediliyor. KDP ise Türkiye ile iş birliği yaparak, halk üzerindeki baskıyı artırıyor” diye belirtti.
‘KDP LOJİSTİK DESTEK SAĞLIYOR’
KDP’nin desteği olmadan Türkiye’nin bu kadar rahat hareket alanı bulamayacağını belirten Herekol, “KDP, lojistik, askeri, sağlık ve istihbarat alanlarında Türkiye'ye tam destek veriyor. KDP'nin politikaları halkta büyük tepkilere neden oluyor. Türkiye askerleri bölgede kimlik kontrolleri yapıyor. KDP, marketler ile eczanelerde kamera ile kayıt alarak halkı fişliyor. Kimin ne kadar gıda aldığını ne kadar ilaç aldığını gözetliyor. KDP, halkın tepkilerini bastırmak için baskılarını arttırdı. Yürüttüğü politikalar halkta tepkiye neden olunca KDP seçimlere girmeme kararı aldı. Daha önce Şeladizê'de halk, işgale karşı büyük bir direniş sergiledi ve üs alanlarını yaktı. Güney Kürdistan halkı üzerinde büyük bir baskı var” dedi.
‘BAŞÛR’UN TAMAMI ETKİLENECEK’
Irak’ın bu saldırılara karşı sessizliğine dikkati çeken Herekol, saldırıların Irak yasalarında, “İşgal” olarak tanımlandığını ifade etti. Herekol, “Güney Kürdistan, Türkiye'nin işgali ile karşı karşıya. Türkiye, KDP'nin desteğiyle bölgede yüzlerce üs kurmuş durumda ve bu üslerde zırhlı araçlar ve askeri teçhizat bulunduruyor. Saldırıların devam etmesi halinde sadece KDP kontrolündeki alanlar değil, diğer bölgeler de etkilenecek. Türkiye saldırılarda başarı sağlaması halinde Güney Kurdistan'ın tamamı etkilenecek” diye konuştu.