İSTANBUL - “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm” kampanyası kapsamında açlık grevine giren tutsak Yakup Akman, tek kişilik hücreye konuldu. Anne Fince Akman, “Bu devletten bir beklentimiz yok bize önderliğimizi ve çocuklarımızı versinler yeter” dedi.
İstanbul Pendik'te bulunan Aydos Ormanı'nda 19 Eylül 2019 tarihinde çıkan yangın sırasında itfaiye ve polis ekiplerini arayarak haber veren ancak daha sonra yangını çıkarttığı gerekçesiyle tutuklanıp müebbet hapis cezası verilen Yakup Akman, “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm” kampanyası kapsamında açlık grevine girdiği gerekçesiyle tek kişilik hücreye konuldu. Marmara Kapalı Cezaevi’nde tutulan Akman’ın annesi Fince Akman, oğluna dönük keyfi uygulamalar olduğunu belirterek, hem hücre cezasına hem de cezaevlerindeki tecride tepki gösterdi.
Her hafta Bakırköy Kadın Cezaevi önünde gerçekleşen “Özgürlüğe Ses Ver” eyleminin katılımcılarından olan anne Akman, PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü sağlanana dek kendilerinin de, çocuklarının da direneceğini söyledi. Anne Akman, “Cezaevlerinde açlık greviyle başlayan eylem 3 ay görüşe çıkmama eyleminin ardından sonlandı. Yeni bir eylem aşamasındalar. Onlar zindanlarda, biz de dışarıda direneceğiz. Türk devleti ne kadar Sayın Öcalan üzerinde tecrit uygularlarsa, biz de o kadar direneceğiz” diye belirtti.
‘ÇOCUKLARIMIZ SAHİPSİZ DEĞİL’
9 Temmuz’da ailesini telefonla arayan koğuş arkadaşının aktarımlarıyla oğluna verilen cezadan haberdar olduklarını söyleyen Akman, “Oğlumu zaten 3 aydır göremiyorum. Oda yetmezmiş gibi tekli hücreye atmışlar. Cezaevinde kendilerine dayatılan hukuksuzluğu kabul etmedikleri ve direndikleri için hücreye atıyorlar. Zaten haksız yere hapse koymuşlar. Çocuklarımızı sokakta bulmadık, sahipsiz değiller” tepkisinde bulundu.
‘DEVLETİN AYIBI’
Cezaevindeki tutsakların 28 Haziran’da verilen yemekten zehirlendiğini hatırlatan anne Akman, oğlunun sağlık durumunun kötü olduğu bilgisini aldığını aktardı. Cezaevlerindeki hasta tutsakların durumuna değinen anne Akman, “Cezaevlerinden tabutların çıktığını görüyoruz. Binden fazla hasta tutsak var. Kanser hastası olanlar var. Siz cezaevinde bakmıyorsunuz bırakın aileleri dışarıda tedavi etsin. 70-80 yaşındaki hasta tutsaklar var. Devlet için ayıp değil mi? Bu nasıl bir devlet?” ifadelerini kullandı.
HASTALIĞI İLERLİYOR
Oğlunun boğazından rahatsız olduğunu ve nefes almakta zorlandığını, ameliyat olması gerektiğini söyleyen anne Akman, “Tutuklanmadan önce ameliyat olacaktı ancak süreç aksadı. Boğazında şişkinlik var ve uyuduğu zaman nefes almakta zorlanıyor. Cezaevi koşulları iyi değil, bu yüzden hastalığı ilerliyor. Vazelini var onu boğazına sürdüğü zaman biraz rahatlıyor. Fakat cezaevi idaresi rahat uyumasın diye o vazelini de vermiyor” dedi.
‘ÖNDERLİĞİMİZİ VE ÇOCUKLARIMIZI VERSİNLER’
Akman, devamında ise şunları belirtti:“Her gün ‘Kürtleri bitirdik, kalmadılar’ diyorlar. E peki biz kimiz? Hala daha varız. Kürtleri nasıl bitireceksin? Dünya üzerinde bir tek Kürt kalsa bile bu davayı bırakmaz. Devlet de bunu iyi bilsin ve ona göre hareket etsin. Daha dün Diyarbakır sokaklarında Kürtlere işkence yaptığınızı gördük. Oradaki insanlara ‘terörist’ diyorlar. Biz terörist değiliz. Hırsızlık mı yapıyoruz, insan mı öldürüyoruz? Terörist AKP-MHP hükümetidir. Önderliğimizi (Abdullah Öcalan) ve çocuklarımızı bize verin yeter. Sizinle zaten bir işimiz yok. Bu halkın çocuklarına 30-40 yıl ceza veriliyor. Kürtlere karşı hak ve hukuk tanımıyorlar. Ama onlara hakkı, hukuku öğreteceğiz. Devletten bir beklentimiz yok sadece önderliğimizi ve çocuklarımızı bize versinler. Halkımıza, siyasetçilere çağrı yapıyoruz; adalet sadece Kürtlere değil herkese lazımdır. Eğer Kürtlere adalet, huzur yoksa kimseye de adalet ve huzur olmaz.”