İzmir 3 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan ve İnsan Hakları Derneği’nin (İHD), ağır hasta tutsak listesinde yer alan Cengiz Eker, koşullu salıverme süresi 22 Eylül 2023’te dolmasına rağmen tahliyesi iki kez ertelendi. 

 

Tutsak Eker, 1993’te Îdir merkeze bağlı Berî köyünde askerlerce yapılan ev baskını sırasında gözaltına alındı. Köylülerin önünde ağır bir işkenceyle gözaltına alınan Eker, daha sonra çıkarıldığı Erzurum Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde (DGM), “Devlet birliği ve bütünlüğü bozmak” iddiasıyla müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ceza infaz süresini 22 Eylül 2023’te tamamlayan Eker, Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu’na çıkarılmamasına rağmen “iyi halli” olmadığına karar verilerek tahliyesi iki kez 6’şar ay ertelendi.  

 

3 damarı tıkalı olan ve kalp yetmezliği yaşayan Eker, üç kez anjio oldu ve üç kez de stent takıldı. Reflü, gastrit, akciğerinde üç yara olan ve nefes darlığı yaşayan Eker, ayrıca prostat ameliyatı geçirdi.

 

Eker’in oğlu Emrah Eker, babasının ilk tutuklandığında Iğdır Cezaevi’nde kaldığını ardından sürgün hayatının başladığını ifade ederek,  “Babam sürekli uzak cezaevlerine gönderildi. Birçok tutsak aileyle birlikte araba tutup gidiyorduk. Hepimiz tutsak ailesi olduğumuz için birçok defa askeri kontrol noktasında durdurup kimliklere bakılıyordu. Bir defasında Kalkandere’ye görüşe giderken plakamızı tanıdıkları için bize saldırdılar. Bu saldırlar organizeli bir şekilde yapılıyordu. Bu sebeplerden dolayı iki yıl Rize Kalkandere’de kalan babamın görüşüne gidemedik. Son 5 yıldır İzmir’de. Bu süreçte 3 defa görüşe gidebildim. Maddi imkanlar elvermiyor. Annem de hastalıklarından dolayı uzak yerlere seyahat edemiyor” dedi. 

 

 'BOYUN EĞDİRMEYE ÇALIŞILIYOR'

 

Babasının hasta tutsak olduğunu ve bu şekilde tahliyesinin ertelenmesinin hukuksuzluk olduğunu ifade eden Eker, “Babam tüm bunlara rağmen arkadaşlarına moral veriyor. Babam en son kurula çıkarılmadan keyfi bir muameleyle tahliye edilmedi. 30 yıldan sonra insan neden pişman olsun?” diye sordu.  

 

Hasta tutsaklar için ortak mücadelenin önemli olduğunu dile getiren Eker,  “Bu sorun sadece Kürdün sorunu değil, aynı zamanda bu ülkede herkesin sorunudur. Kimse ‘Bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ demesin. Yarın bu sorun onlara da dokunur. Bu durum toplumsal bir olaydır ve böyle yaklaşmak gerekir. Hasta tutsaklar ve infazı yakılan ile tahliyesi ertelenenler için el ele verelim ve bu sorunu çözelim" diye konuştu.