'Özgürlüğe ses ver' eyleminde uluslararası kurumlara çağrı

HABER MERKEZİ  - Wan ve Amed'te düzenlenen ‘Özgürlüğe ses ver” eyleminde Abdullah Öcalan’a ilişkin uluslararası kurumların görev ve sorumluluğunu yerine getirmesi istendi. 

Tutsak yakınları ve sivil toplum örgütleri öncülüğünde "Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa demokratik çözüm" kampanyası kapsamında düzenlenen "Özgürlüğe ses ver" eylemi Wan'da devam etti.
 
Eylem kapsamında Wan'da tutsak yakınları ve Tutuklu ve Hükümlü Aileler ile Yardımlaşma Derneği Wan Şubesi (TUHAY-DER) üyeleri, Van Cezaevi Kampüsü önünde açıklama yaptı. 
TUHAY-DER Yöneticisi Emin Şeker, İdari ve Gözlem Kurullarının keyfi kararları ile tutsakların tahliyelerinin engellendiğini ifade etti. AKP'nin bu politikalarının sonucunda cezaevlerinde ölümlerinin yaşandığına dikkati çeken Şeker, "Her yıl onlarca tutuklu ve hükümlü cezaevi koşullarında yaşamını yitirmektedir. Her hafta tutuklu ve hükümlünün öldüğü Türkiye cezaevlerindeki bu ölümlerden AKP-MHP iktidarı sorumludur. Bunların her biri bir siyasi cinayettir. İktidarı bu cinayet ortaklığından geri durmaya, yasalara uymaya, hukuku uygulamaya çağırıyoruz" ifadelerini kullandı. 
 
'ADALET BAKANLIĞI TECRİT SİSTEMİNDEN SORUMLUDUR'
 
Tecridin İmralı'dan başlayıp bütün alanlara yayıldığına işaret eden Şeker, "AKP-MHP iktidarı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarını uygulamamakta da ısrar etmektedir. AİHM, başvuranın, şartlı olarak tahliye edilebilme imkânı söz konusu olmaksızın müebbet hapis cezasına mahkûm edilmesinin Sözleşme'nin 3’üncü maddesini ve 'umut hakkını' ihlal ettiğine karar vermiştir. Adalet Bakanlığı başta olmak üzere birçok ulusal ve uluslararası kurum ve kuruluş devam eden bu tecrit ve işkence sisteminden sorumludur. Türkiye cezaevlerinde devam eden bu keyfilik, hukuksuzluk ve tecrit politikaları karşısında, Birleşmiş Milletler, Avrupa Konseyi ve CPT başta olmak üzere uluslararası kuruluşları, tüm baroları, insan hakları örgütlerini ve demokratik kamuoyunu görevini yerine getirmeye çağırıyoruz" diye konuştu.
 
DEM Parti Wan Milletvekili Mahmut Dindar ise Kürtlere karşı inkar ve imha politikalarının uygulandığını söyleyerek, Türkiye'nin bu hukuksuzluklar zincirinden dönmesini istedi. 
 
Açıklama, "Bijî berxwedana zindanan" ve "Siyasi tutsaklar onurumuzdur" sloganlarıyla son buldu.
 
AMED
 
Amed’de tutsak yakınları tarafından başlatılan “Özgürlüğe ses ver” eylemi bu hafta Rezan (Bağlar) ilçesinde bulunan Koşuyolu Parkı İnsan Hakları Anıtı önünde gerçekleştirildi. Eyleme Tutuklu ve Hükümlü Aileler ile Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER), Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği(MEBYA-DER) üyeleri, DEM Parti DBP il,ilçe yöneticileri, Barış Anneleri Meclisi ve Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinen Azad –TJA)  üyeleri ile yurttaşlar katıldı. 
 
“Özgürlüğe ses ver” pankartının açıldığı açıklamada “Özgürlüğe ses ver” yazılı beyaz önlükler giyildi. Açıklamada sık sık “Girtiyen sîyasî rumeta me ye /Siyasi tutsaklar onurumuzdur”, “Hak, hukuk adalet”, “Bijî berxwedana zindana” sloganları atıldı.
 
'TECRİT İÇİNDE TECRİT UYGULANIYOR'
 
DBP Amed İl Eşbaşkanı Mehmet Şirin Gürbüz,  Amed’de Koşuyolu Parkı’nda özgürlüğün sesini yükselttiklerini bununla zindanlarda ve dışarda uygulanan tecridi kaldırmak istediklerini söyledi. Kürt halkının özgürlük ve barışın sesini yükselttiğini dile getiren Gürbüz, “Buradan sesimizin AKP ve MHP iktidarına ulaşmasını istiyoruz. Bugün onların emirleri ile talimat alanlar suç işleri olarak hareket ediyorlar. İfşalanan suçlarına rağmen suç işlemeye devam ediyorlar.  Emniyettin herkesin hakkını eşit bir şekilde koruması gerekirdi. Bugün sarayda alınan kararları uygulayan silahşörlere diyoruz ki;‘ Barış ve özgürlük isteyen halkımız asla eksilmeyecek, daha da artacak. Tecrit içinde uygulanan bu tecridi kabul etmiyoruz. Sistemin bu kirli siyasetini kabul etmeyeceğiz. Bir gün bu kirli politika ve işlenen suçlar açığa çıktığında çocuklarının yüzüne nasıl bakacaklar” ifadelerini kullandı. 
 
Gürbüz, infazları tamamlanmasına rağmen 30 yılı aşkın süredir cezaevinde tutulan tutsakların tahliye edilmediğine değinerek, “Adalet sarayları bugün AKP bürosu gibi işletiliyor. Yapılan bu hukuksuzluğa yargı da ortak oluyor. Bir gün bunun için yargılanacaksınız”  dedi.Gürbüz, tecride karşı herkesin itirazını yükseltmesi gerektiğini belirterek, 13 Ekim’de yapılacak olan mitinge katılım çağrısında bulundu. 
 
Açıklama alkış ve zılgıtlarla sona erdi. 
 
ÊLIH
 
Batman T Tipi Kapalı Cezaevi önünde de tutsak yakınları öncülüğünde “Özgürlüğe ses ver” eylemi gerçekleştirildi. TUAY-DER, TJA, Barış Anneleri Meclisi, DBP, DEM Parti il örgütlerinin yanı sıra çok sayıda tutsak yakınının katıldığı eylemde, “Tecrit insanlık suçudur” yazılı önlükler giyildi. Eylemde, “Adalet için tecridi kıralım, toplumsal barış için özgürlüğe ses ver” pankartı açıldı.
 
Eylemde konuşan DEM Parti İl Eşbaşkanı Mustafa Mesut Tekik, hasta tutsakların durumuna dikkat çekerek, ağırlaştırılmış tecrit ile karşı kaşıya kalan tutsakların ölüme sürüklendiğini söyledi. Cezaevinde yaşanan baskılara karşı bu eylemi sürdüreceklerinin mesajını veren Tekik, kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulundu.
 
Eylem, “Bijî berxwedana zindanan” ve “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganları ile son buldu.