‘Kent Uzlaşısı’ davası sonrası açıklama

img
İSTANBUL - “Kent Uzlaşısı” davasında verilen ara karara tepki gösteren DEM Parti Eş Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Rüştü Tiryaki, “Bir yandan çözüm diyerek, diğer yandan Kürtleri zindanlara atamazsınız” dedi. 
 
“Kent Uzlaşısı” davasının bugün görülen duruşmasında 1 kişi hakkında tahliye 9 kişi hakkında tutukluluk halinin devamına karar verildi. Karar sonrası çok sayıda siyasi parti, örgüt ve belediye başkanlarının aralarında bulunduğu kitle Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, “Halka hizmet suç değil” pankartı açıldı. 
 
Burada konuşan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Rüştü Tiryaki, AKP’nin sandıkta elde edemediğini mahkeme koridorlarında elde etmeye çalıştığını söyledi. Tiryaki, “Bunun başka hiçbir açıklaması yok. 31 Mart 2024 tarihinde bir yerel seçim gerçekleştirildi. AKP ve MHP arasında da ittifak yapıldı. Bu gizli saklı olmadı. Bizler de pek çok yerde parti olarak seçime girdik ve 31 Mart tarihinde gerçekleşen seçimlerde 78 belediyeyi kazandık. Bu belediyelerin 10 tanesine kısa bir süre sonra kayyım atandı. Siyasi iktidar sadece bununla da yetinmedi, desteklediğimiz adayların meclis üyesi olmalarına da tahammül edemediler. Tam 7 aydır arkadaşlarımız tutuklu. Biz bu kararın ne anlama geldiğini biliyoruz. Bu kararın hukuksal olarak hiçbir değeri yok. Tutuklu olan arkadaşlarımızın birisine yöneltilmiş tek bir tane suç yok. Komşusuna gönderdiği 300 TL nedeniyle yargılama yapılıyor” diye belirtti.
 
‘KARARI HUKUKSUZ OLARAK YORUMLUYORUZ’
 
Tiryaki, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün mahkeme hiçbir gerekçe olmadığı için uyduruk gerekçelerle, ‘kaçma şüphesi var ve deliller toparlanmamış’ denilerek tutukluluk yönünde karar verdi. O kararın arkasında siyasi iktidarın desteği vardır. Bir yandan ‘çözüm’ diyerek, ‘Kürt sorununu demokratik yollarla çözeceğiz’ diyerek, komisyon kurarak, diğer yandan Kürtleri zindanlara atamazsınız. Sokaktaki insanları bu şekilde ikna edemezsiniz. Siyasi iktidara bir kez daha sesleniyoruz; bu tutuklamalara, haksız yargılamalara son verin. Eğer barışı toplumsallaştırmak istiyorsanız arkadaşlarımızı derhal serbest bırakın. Bu kararı tanımıyoruz ve bu kararı hukuksuz olarak yorumluyoruz.”