YDK: Kadın düşmanlığı iktidar eliyle normalleştiriliyor

  • kadın
  • 13:19 25 Şubat 2021
  • |
img
İSTANBUL - Dersim’de yaşamını yitiren TKP/ML-TİKKO üyesi Gökçe Kurban’ın cenazesine yapılan işkence bulgularına dikkat çeken kadınlar, otopsi ve ön otopsi raporlarının gizlendiğini, tüm bunların nedeninin ise işkenceyi gizleme olduğunu belirtti. 
 
Yeni Demokrat Kadın'ın (YDK) çağrısıyla İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde bir araya gelen kadınlar, Dersim’de geçen yıl 02-04 Ekim'de askerlerin yaptığı bombardıman sonucu yaşamını yitiren Türkiye Komünist Partisi/Marksist Leninist (TKP/ML) ve Türkiye İşçi Köylü Kurtuluş Ordusu (TİKKO) üyeleri Ali Kemal Yılmaz (Özgür) ile Gökçe Kurban'ın (Asmin) cenazelerine yapılan işkencelere dikkat çekti. “Kadınlar karanlığa uyanmasın diye güne Asmin olalım” şiarıyla düzenlenen toplantı salonuna ise "Kimse karanlığa uyanmasın diye güne Asmin olalım" pankartı asıldı.
 
EKİN WAN HAFIZALARDA 
 
Kadınlar adına açıklamayı yapan YDK üyesi Tuba Apaydın, Kurban ve Yılmaz’ın hava bombardımanı sonucu yaşamını yitirdiğini hatırlatarak, “Cenaze teşhisinde iki gerillanın da kafasının kesildiği, başlarının ise kaybedildiği anlaşıldı. Gökçe Kurban'ın kafasının kesilmesi, bedenine yönelik yapılan işkenceler, kadın düşmanlığının ve IŞİD çetelerinden hiçbir farkı olmayan savaş politikalarının somut göstergesidir” dedi.
 
10 Ağustos 2015 tarihinde yaşamını yitiren ve çıplak bedeni teşhir edilen YJA Star üyesi Kevser Eltürk'e (Ekin Wan) yapılan işkencenin hala hafızalarda olduğunu belirten Apaydın, Gökçe Kurban’ın cenazesine yapılan işkencenin öfkelerini daha da büyüttüğünü dile getirdi.
 
OTOPSİ RAPORLARI GİZLENİYOR
 
Kurban’ın cenazesi teşhis edilmesine rağmen aileye DNA örneği dayatmasında bulunulduğunu söyleyen Apaydın, cenazenin teslim edilme süreci boyunca aileye 2 ay boyunca işkence yapıldığını dile getirdi. Apaydın, “Gökçe Kurban’ın vücudunda bombardımandan kaynaklı herhangi bir iz olmadığı, çene hizasından başının kesildiği, kasıklarında bombardımandan kaynaklanmayacak olan morluklar olduğu belirlenmişti. Asker-polisin morga girip, taciz ve tehditle oluşturduğu baskı nedeniyle hiçbir şekilde fotoğraf çekilmesine izin verilmemişti. Böylelikle işkencenin belgelenmesi engellenmiştir” diye belirtti.
 
Kurban’ın otopsi ve ön otopsi raporlarının gizlendiğine vurgu yapan Apaydın, tüm bunların nedeninin işkenceyi gizleme amacı taşıdığının altını çizdi.
 
İKTİDARIN KADIN DÜŞMANLIĞI
 
Apaydın, “Kadınlar özelinde bu işkenceler, ölü bedenlerine tecavüz, teşhir, cinsel organlarını kesme, cenazelerine yapılan cinsel işkencelerle ve diğer saldırılarla vahşi boyutlara ulaşmıştır. Başta Kürt kadınları olmak üzere hakkını arayan, mücadele yürüten kadınlar, savaş ganimeti olarak görülmektedir. Gökçe Kurban'ın cenazesine yapılan işkence de bu saldırılardan biridir ve insanlık suçudur” diye tepki gösterdi. 
 
Kadın düşmanlığının, iktidar eliyle normalleştirilmeye çalışıldığını dile getiren Apaydın, son olarak kadın dayanışmasını büyütme çağrısında bulundu.