DAKP 8 Mart startını verdi: Eril iktidarın sonu gelecek

img

DİYARBAKIR - DAKP, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliklerinin startını vererek, “Kadınlar yaratılmak istenen korkuya geçit vermeyecektir” açıklaması yaptı. 

Dicle Amed Kadın Platformu (DAKP), Diyarbakır’da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliklerinin startını Yenişehir ilçesinin Ofis semtinde bulunan Hazal Park’ta yaptığı kitlesel açıklamayla verdi. Kadınların, yöresel kıyafetleri ve zılgıtlarıyla geldiği parkta, polis tarafından engellendi. Polis, “Kadın kırımına karşı yaşamı, tecride karşı özgürlüğü savunuyoruz” yazılı pankartta yer alan “tecrit” kelimesinin yer alması nedeniyle açılmasına izin vermedi. Kadınlar, tecridin var olduğunu ve polis hukukunu tanımadıklarını belirterek, zılgıt ve alkışlarla durumu protesto etti. 
 
Engellemelere rağmen DAKP adına açıklama yapan Eğitim Sen üyesi Songülcan Şimşek, AKP iktidarı döneminde kadın cinayetlerinde yüzde bin 400 artış olduğuna dikkati çekti. Kadın kırımına erkek devlet ve erkek yargının göz yumduğunu belirten Şimşek, “Hatta desteklemektedir. Kırımın amaçları kadın mücadele hareketlerini zayıflatmak, kadınları, esnek, güvencesiz işsizliğe, yoksulluğa,  tacize, tecavüze, istismara, baskılara katliamlara karşı çaresiz, erkeğe, devlete mahkûm etmeyi hedeflemektedir. Bu amaç doğrultusunda eril sistem elbette ki ilk olarak, kadın mücadelesi yürüten, her alanda eril tahakküme karşı sözünü söyleyen kadın aktivistlere yönelecektir” diye belirtti. 
 
'ALANLARDA OLMAYA DEVAM'
 
 
İktidarın kadın mücadelesini zayıflatmayı amaçladığını dile getiren Şimşek, “Ancak bilinmelidir ki kadın mücadelesi bundan çok daha zor zamanlar da bile alanlarda olmaya, eril tahakküm sistemini rahatsız etmeye devam etmiştir ve bundan sonra da devam edecektir. Bu eril iktidarın da diğer bütün erkek iktidarlar gibi sonunun geleceğini ve bu sonu kadınların mücadelesinin gerçekleştireceğini biliyoruz” dedi.
 
‘TECRİDE KARŞI ÖZGÜRLÜĞÜ SAVUNUYORUZ'
 
Şimşek, devamında şunları söyledi: “AKP-MHP faşist iktidarının kadına, kadın özgürlük mücadelesine, doğaya, emekçiye, Kürt kadına, halkların özgürlük mücadelesine düşman politikalarının bu kadar vahşice artmasının sebebi, tüm faşist iktidarlarda olduğu gibi kendi içinde taşıdığı korkudur. Leyla Güven, Ayşe Gökkan’ın tutuklanması da bu korkunun dışa yansımasıdır. Kadınlar yaratılmak istenen korkuya geçit vermeyecektir. Leyla’nın, Ayşe’nin hiçbir yere gitmediği gibi, kadınlar da binlerce yıllık mücadele geleneklerinden vazgeçip hiçbir yere gitmeyecektir. Kadın kırımına karşı yaşamı, tecride karşı özgürlüğü savunacağız.”
 
Açıklama, “İtaat yok direniş var, baskılar bizi yıldıramaz”, “Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz” ve “Jin jiyan azadî” sloganlarıyla son buldu.
 
Açıklamanın ardından zılgıtlar ve yoğun polis eşliğinde Ofis PTT Şubesi’ne kadar yürüyüş gerçekleştiren kadınlar, tutuklu kadınlara dayanışma mektubu gönderdi.