ŞIRNAK - Asya Akın, çocuk yaşta evlendirildi, şiddet gördü ve çocuklarından koparıldı. Yaşadıkları için “Reva görülen kader değil, erkek zulmüdür” diyen Akın, çocuk yaşta evlilikler ve kadına yönelik şiddete karşı verilen mücadelede yerini aldı.
Şırnak’ın Silopi ilçesinde annesi ile aynı kaderi paylaşan Asya Akın (40), önce kendi kaderini ardından kentteki çocukların kaderini değiştirmek için mücadele ediyor. İlçede neşeli ve güleç yüzüyle tanınan Akın, yaşayamadığı çocukluğunun sebebi olan erkek egemen zihniyet ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğine karşı savaş açmış durumda. Halkların Demokratik Partisi (HDP) İlçe Örgütü’nde çaycı olarak tanınan Akın, kadın mücadelesinde de aktif yer alıyor.
Henüz 13 yaşındayken, babasının “Bana sormanıza gerek yok, araca koyup götürün” diyerek zorla evlendirdiği Akın, evlendiği erkek tarafından yıllarca şiddet gördü. 4 çocuk dünyaya getiren Akın, eşi ikinci evliliğini yaptıktan sonra elinden çocukları alınarak evden atıldı.
ÇOCUKLARINDAN KOPARILDI
2007 yılında ailesinin evine dönen Akın’ın, 4 çocuğuna verilen isimler ise değiştirildi. 13 yıldır çocuklarını göremeyen Akın, içinde bulunduğu durumu “Çocuklarım beni çarşıda görse tanımaz” sözleriyle anlattı. “Kadın mücadelesini örgütlü bir şekilde vermek ve kendi ayaklarımın üzerinde durmak için bir yer arıyordum” diyen Akın, 11 yıl önce tanıştığı kadınlar aracılığıyla önce HDP Silopi ilçe binasında işe başladı. Kısa sürede de kadın mücadelesindeki yerini aktif bir şekilde aldı.
Ailesinin zoruyla 13 yaşındayken evlendirildiğini ve yıllarca şiddet gördüğünü anlatan Akın, geçmiş yaşamına dair şunları söyledi: “Daha sonra evli olduğum erkek tarafından üstüme kuma getirildi. 4 çocuğum vardı. Zaten üstüme kuma getirildikten sonra bana, ‘nereye gidiyorsan git, ben sana bakamam’ dedi. O günden beri de çocuklarımı göremiyorum. Tek bildiğim en büyük oğlumun askerliğini bitirdiğidir. Çocuklarım için çok mücadele verdim ama şimdi babaları bana göstermiyor.”
KADER DEĞİL
Annesinin de çocuk yaşta evlendirildiğini belirten Akın, “Benim yaşadıklarımın aynısını annem de yaşadı. Onun da üstüne kuma getirildi ve babam bizleri terk etti. 23 yıldır babamdan ayrı yaşıyoruz” dedi. 2010 yılında hem kendi hem de tüm kadın ve çocuklar için mücadele etme kararı alan Akın, kendilerine reva görülen “kaderi” değiştirmek için mücadele ettiğini söyledi.
Akın, “İlk yıllarda partide sadece çay ocağında çalıştım. Bazı kişiler bana ‘Sen neden evlenmiyorsun?’ diye soruyordu, aldırış etmedim, 11 yıldır da ilçe örgütünde çaycılık yapıyorum. Aynı zamanda kadın çalışmalarında yer alıyorum” ifadelerini kullandı.
YENİ BİR SAYFA
Her sabah ilçe binasını açıp, çay demledikten sonra gelen partili ve misafirleri karşıladığını söyleyen Akın, “Partiyi tanıdıktan sonra benim için yeni bir sayfa açıldı. Ne olursa olsun kadın mücadelesi her yerde ve her zaman yürütülebilir. Buna inananlardan biriyim. İnsan yaşamaktan hiçbir zaman vazgeçmemeli ve hep direnmeli” diye belirtti.
Annesi ve kendi yaşadığı olumsuzluklara değinen Akın, şöyle dedi: “Artık anladığım bir şey var; çocuk yaşta kesinlikle evlenmemeli. Her ne kadar ’seviyoruz, istiyoruz’ denilse de çocuk yaşta evlilik yapılmamalı. Evlilik çok ağır bir yük. Benim yükümü hafifleten en büyük şey mücadele etmek oldu. Bunu da HDP’de yer alarak öğrendim.”
UMUT DİMDİK AYAKTA
Konuşmasının sonunda “Benim hikayem de bu” diyen Akın, “Kadına reva görülen kader değildir, erkek zulmüdür. Bu zulme karşı ayaklarımızın üstünde durmamız gerekir. Kadınlar bir evliliği bitiriyorsa, çözümü başka bir evlilikte aramamalı. Daha çok mücadeleyi büyütmeli. Benim umudum da dimdik ayakta ve yıkılmaz” dedi.
MA / Zeynep Durgut