HABER MERKEZİ - DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle yayınladığı mesajda, “Erkek egemen sistemin yolumuza bıraktığı bütün tuzakları tek tek aşarak özgürlüğümüze koşuyoruz” dedi.
Elazığ Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla mesaj gönderdi. Yakınları aracılığıyla yayınladığı mesaja Clara Zetkin’in "Yaşamı ancak yaşamını gözden çıkaranlar kazanabilir” sözüyle başlayan Güven, “Erkek egemen sistemin yolumuza bıraktığı bütün tuzakları tek tek aşarak özgürlüğümüze koşuyoruz” dedi.
Güven, 8 Mart mesajının devamında şunlara yer verdi:
"Sevgili kadınlar, ‘Yaşamı ancak yaşamını gözden çıkaranlar kazanabilir’ diyor Clara Zetkin. Bugün de bütün dünya kadınları, ‘Bizden alınan, gasp edilen haklarımızı geri almak için yollardayız’ diye haykırıyor. Erkek egemen sistemin yolumuza bıraktığı bütün tuzakları tek tek aşarak özgürlüğümüze koşuyoruz. Halklarımız bilmelidir ki kadınların ulaşmak istediği sistemde herkesin kendisini özgürce ifade edebileceği demokratik, ekolojik, kadın özgürlükçü bir yaşam biçimi olacaktır. Dolayısıyla kadının kurtuluşu; toplumun kurtuluşu, kadının özgürlüğü; toplumun özgürlüğüdür diyoruz.
DİRENEN ANNENİN SESİ SİLAHTAN DAHA GÜÇLÜ
Sevgili kadınlar, sizin de bildiğiniz gibi 8 Mart biz kadınlar için bir kutlama gününden ziyade eril zihniyete karşı bir direniş, hesap sorma günüdür. Bundan dolayı da bugün dünyanın her yerinde direnişi kuşanan kadınlar alanlara akarlar ve Roza’lardan Sara’lara, Seve’lerden Kader’lere, Taybet anneden Mirabel kardeşlere bütün sömürülen, şiddet gören, katledilen kadınların hesabının sorulacağını haykırırlar. Rojava’da kadınlar öncülüğünde gelişen enternasyonal devrimin rol modelimiz olduğunu, çaresiz ve alternatifsiz olmadığımızı yüksek sesle dile getirirler. Direnen bütün annelerin sesinin dünyadaki her türlü silahtan daha güçlü, etkili olduğunu haykırırlar.
GÖKKUŞAĞINI YERE İNDİRELİM
Kadın kimliği etrafında birleşen bütün kadınlara çağrımızdır; başta açlık grevinde olan tutsak kadınlar ve hasta mahpuslar, çocuklarıyla birlikte tutuklu olan kadınlar, zindanlarda kadın kimliğinden dolayı şiddete maruz kalan her bir kadının alanlardaki temsilcileri sizlersiniz. Pandemiyi bahane ederek tam bir tecrit uygulamasının yaşatıldığı, keyfi disiplin cezaları ile infazların yakıldığı, her türlü hukuksuzluğun yaşandığı cezaevlerinde, kadın tutsakların iradesinin teslim alınamayacağını biliyorsunuz. O zaman 2021 yılının 8 Mart’ında bütün renklerimizle gökkuşağını yere indirelim. Barışı, sevgiyi, hoşgörüyü haykıralım. Bijî 8’ê Adarê.!"