HABER MERKEZİ - İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekilme kararına karşı meydanları terk etmeyen kadınlar, karara, “‘Ben yaptım oldu’ cumhuriyetinde yaşamıyoruz” sözleriyle tepki gösterdi.
İzmir'de Karabağlar Kent Konseyi Kadın Meclisi, İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekilmesi kararına ilişkin Karabağlar’da bulunan Uğur Mumcu Parkı’nda bir araya geldi. "Kadınlar artık susmayacaklar", "İstanbul Sözleşmesi yaşatır" dövizlerinin taşındığı eylemde, sık sık kararın geri çekilmesine yönelik sloganlar atıldı. Eyleme Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Emekli Sen üyeleri ve birçok erkek de destek verdi.
Açıklamada konuşan Karabağlar Kadın Meclisi Başkanı Nuran Yanya, kadın katliamları ve şüpheli ölümler yaşanırken, uluslararası bağlayıcılığı olan bir sözleşmeden çıkmanın “Kadın cinayetleri politiktir” sözünün doğruluğunu ortaya çıkardığını belirtti. Sözleşmenin feshedilmesini asla kabul etmeyeceklerini ifade eden Yanya, “Her şartta taleplerimizi dile getirdik, mahkeme salonlarını terk etmedik. Her zaman sahip çıkmaya da devam edeceğiz” dedi.
'GÜVENDE DEĞİLİZ'
Sözleşmeyi ilk imzalayan ve onaylayan ülke olmasına rağmen son 5 yılda sözleşmenin uygulanması ve yükümlülüklerin sağlanması açısından herhangi bir adım atılmadığının altını çizen Yanya, “Bugün İstanbul Sözleşmesi hükümlerinin, nasıl hayata geçirileceğini tartışmamız gerekirken, imzanın geri çekilmesini konuşuyoruz. Bilmiyorlarsa, duymuyorlarsa biz buradan tekrar seslenelim: Türkiye'de her gün en az 3 kadın erkekler tarafından öldürülüyor. Birimiz güvende değilsek hiçbirimiz güvende değiliz; ama bizi katledenlerden biri güvendeyse hepsi güvende demektir” ifadelerini kullandı.
Sözleşmenin hükümlülükleri yerine getirilene kadar mücadeleye devam edeceklerinin sözünü veren Yanya, şöyle devam etti: “Kadınların, çocukların, engellilerin, gençlerin, yaşlıların şiddete uğramaması için mücadele ediyoruz. Bu yüzdendir ki; kadınlar toplumun şiddetsiz geleceği için sokaklardadır. Çünkü bizim öldürülen, şiddete uğrayan, tecavüze uğrayan tüm kadınlara borcumuz var, hatta ve hatta doğmamış bütün kız çocuklarına borcumuz var.”
İzmir Kent Konseyi Başkanı Nazik Işık da sözleşmeden çekilmenin hukuksuzluğuna değinerek, “‘Ben yaptım oldu’ cumhuriyetinde yaşamıyoruz” sözleriyle imzadan geri çekilme kararını eleştirdi.
Erkek şiddeti sonucu kızı Ceyda Yüksel'i kaybeden Filiz Demiral ise “Kızıma adaletin sağlanması için söz verip ve bunun için mücadele ederken, bir gece vakti sözleşmeden geri çekilmesini kabul etmiyoruz” diyerek, bu karardan bir an önce geri çekilme çağrısında bulundu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Balçova İlçe Örgütü de, sözleşmeden çekilme kararını ve çekilmenin ardından devam eden kadın cinayetlerini protesto etmek için Balçova Cumhuriyet Meydanı’nda biraraya geldi. Açıklamada konuşan CHP Balçova İlçe Başkanı Binnur Akın “Kadınların can simidi olan İstanbul Sözleşmesi bir gecede feshedildi. Bu kararla koruma ve uzaklaştırma kararlarına rağmen en güvenli yer olan evlerinde yada sokak ortasında katledilmiş olan kadınlar bir kez daha öldürüldü” dedi.
Açıklama atılan sloganlarla son buldu.
MERSİN
Mersin Kadın Savunma Ağı, İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesine ilişkin Tarsus’ta basın açıklaması gerçekleştirdi. Yarenlik Alanı’nda yapılan açıklamada, “İstanbul Sözleşmesi bizim vazgeçmiyoruz” pankartı açıldı. Onlarca kadının katıldığı açıklamada, sık sık “Nefrete inat yaşasın hayat”, “Sokakta kazandık sokakta savunacağız” ve “Sözleşmeyi değil cinayeti engelle” sloganları atıldı.
‘KAYBEDENİ BİZ OLMAYACAĞIZ’
Kadınlar adına açıklamayı yapan Kadın Savunma Ağı aktivisti İdil Ece Eşki, sözleşmenin feshedilmesine dair alınan kararın hükümsüz olduğunu söyledi. Sözleşmenin kanun niteliğinde olduğunun altını çizen Eşki, kadınların yürütmüş olduğu mücadele sonucu kazanılan İstanbul Sözleşmesi’ni fesheden iktidarın kadınların hayatlarına kast ettiğini belirtti. Alınan kararın gayrı meşru olduğunu savunan Eşki, “Bu karar kadınlara ve LGBTİ+’lara açılan bir savaştır. Ancak bu savaşın kaybedeni biz olmayacağız” dedi.
Kadınlar olarak sözleşmenin her maddesini uygulayacaklarına dikkat çeken Eşki, “AKP iktidarının aldığı karar gayri meşrudur. Hükümsüzdür! Yaşamlarımıza, haklarımıza, özgürlüğümüze, İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıkmak için feminist öz savunmaya” diyerek, çağrıda bulundu.
Açıklama, slogan ve alkışlar eşliğinde sona erdi.