Iğdır’da 19 Eylül 2018 tarihinde boşanmak isteyen eşi Güner Çağraş'ı öldüren Mehmet Çağraş, hakkında "eşe karşı kasten öldürmek" suçlamasıyla açılan davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Fail Çağraş'ın avukatları bunun üzere Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi'ne itirazda bulunmuştu. İtirazı kabul eden istinaf mahkemesi, “haksız tahrik indirimi uygulanması gerekirdi” gerekçesiyle fail hakkındaki kararı bir süre önce bozdu. İstinaf, fail Çağraş'ın “bana hakaret etti" yönündeki beyanlarını kararına gerekçe gösterdi. Yeniden başlayacak olan davanın ilk duruşması 1 Nisan'da Iğdır 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek. 

 

Kararın bozulmasına tepkili olan katledilen Çağraş'ın ailesi, katledilen kızının yaşadıklarını anlatarak, sanıklar hakkında verilen kararlarda indirim yapılmaması çağrısı yaptı. 

 

ŞİKAYETLER SONUÇSUZ KALDI

 

Katledilen Çağraş’ın annesi Sakine Savan, kızının evlilik sürecinde sistematik bir şekilde şiddete maruz kaldığını anlattı. Şiddete karşı birçok defa suç duyurusunda bulunduğunu ve yaptıkları başvuruların sonuçsuz kaldığını aktaran anne Savan, kızının gördüğü şiddet üzerine boşanmaya karar verdiğini ve sonrasında katledildiğini anımsattı. Anne Savan, "Kızımın kendisine ait bir evi vardı. Boşanma kararı aldığında çocukları ve eşi evi istedi. ‘Evi bize ver sonra boşan’ dediler. Kızım 5 yıl boyunca ayrı yaşadı. Küçük çocuklarıyla kalıyordu. Fail, çocuklarla birlikte kızımın yaşadığı evi de istiyordu. Fail yine kızıma şiddet uyguladı. Kızımın şikayeti üzerine fail uzaklaştırma aldı ve İzmir'e gitti. Bu sefer de çocukları kızıma baskı yaptı. Kızım da ‘son noktayı koyup boşanacağım anne’ dedi. Çocukları ve eşi, boşanma kararı üzerine kızımı tehdit edip, ‘Bu ev sana mezar olacak, evi ver öyle boşan’ dedi. Kızım evini satıp buralardan gitmeye karar verdi" diye anlattı. 

 

KATİP 'TEHDİT' DİLEKÇESİNİ ALMADI

 

Kızının boşanma kararı üzerine failin kente geldiğini paylaşan anne Savan, kızının "o ev sana mezar olacak" tehdidi üzerine "Eşim beni ve küçük çocuklarımı öldürecek" dilekçesini savcılığa gittiğini belirtti. Savcılıktaki katibin dilekçeyi almayarak, kızına "Senin burada 20 dosyan var, seni tutuklatacağım" dediğini kaydeden Savan, "Çünkü katip failin arkadaşıydı. Zaten fail sürekli bizi öyle tehdit ederdi; Orada katip arkadaşım var derdi. Bir gün o katip kızıma telefon açtı ve ‘Neden eşini eve almıyorsun?’ diye sordu. Kızım da ‘Sen ölmemi mi istiyorsun? Eşim beni öldürecek’ diye tepki gösterdi” diye aktardı.  

 

'TÜM SORUMLULAR YARGILANSIN'

 

Kızının boşanma davası açtıktan 3 gün sonra katledildiğini hatırlatan Savan, kızının ölümünde sorumluluğu bulunanların da yargılanmasını istedi. Savan, şöyle devam etti: "Koruma kararı da kızımı koruyamadı. Fail ilk başta müebbet hapis cezası aldı. Sonrasında 'Beni aldattı' deyip, ceza indirimi almak için çabalıyor. Kızımın namusuna kadar dil uzattı. Kimse bir ev için olduğunu söylemedi. Sadece katil değil ona yardım edenler de ceza almalıdır. Neden onlar dışarıda geziyor? Babaları üstlendi her şeyi. Ama tek suçlu o değil. Fail sadece kızımı değil hepimizi öldürdü. Olaydan sonra eşim yataklara düştü. Çocuklarım hastalandı, kendim de hastayım."

 

'SESİNİ DUYAN OLMADI'

 

Katledilen Çağraş’ ın kardeşi Hülya Maral, tüm azmettiricilerin yargılanarak tutuklanması çağrısı yaptı. Failin en ağır şekilde cezalandırılması isteyen Maral, kardeşini öldüren failin "Namus için öldürdüm" diyerek ceza indirimi almaya çalıştığını kaydetti. Maral, “Kadınlar ölmek istemiyor. Kardeşim de Emine Bulut gibi çığlık attı; 'Ölmek istemiyorum' diye. Sesini duyan olmadı. Adalet istiyorum. Kadın cinayetlerinde yasaların olduğunu düşünmüyorum. Kadın cinayetlerini buna bağlıyorum. Türkiye’de adalet diye bir şey yok. Birçok suç duyurusu olduğu halde önlem alınmadı. 5 yıldır bu adam neredeydi. Bu adamı Iğdır’a kim getirtti. Uzaklaştırma kararına rağmen bu adam kardeşime yaklaşarak cinayeti işledi” diye konuştu. 

 

CEZALAR YETERSİZ

 

Yeğen Sıla Maral ise, teyzesinin boşanma aşamasındayken öldürüldüğüne dikkati çekerek, adalet talebinde bulundu. Maral, “Adalet istiyoruz. Azmettirenlerinde tutuklanmasını istiyoruz. Her kadın cinayeti olduğu zaman namustan bahsetmesinler. Kadın cinayetleri artık son bulsun. Kadınlar ölmek istemiyor. Türkiye’de adalet olsaydı bu kadar kadın öldürülmezdi. Kadın cinayetlerine verilen cezalar çok yetersiz” diye konuştu.