İZMİR - Kadın istahdamının son bir yılda azaldığını belirten Genel-İş İzmir 8 Nolu Şube Başkanı Deniz Şahin Gümüştekin, "Pandemide artan kadın işsizliği, tam da iktidarın istediği gibi kadınları çalışma alanından el çektirmiştir" dedi.
DİSK Araştırma Merkezi'nin 7 Mart 2021 tarihli "Covid-19 Döneminde Kadın İşgücünün Durumu Raporu"na göre her dört kadından sadece biri çalışıyor, geniş tanımlı kadın işsizliği yüzde 37,7 gerilemiş durumda. Kovid-19 etkisiyle iş kaybı ve geniş tanımlı kadın işsizliği yüzde 43, kadınların aylık ortalama iş kaybı ise 1 milyon 484 binlere dayandı.
Kadın işçilerin yaşadıklarını zorlukları ve 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda taleplerini Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na (DİSK) bağlı Türkiye Genel Hizmetler İşçileri Sendikası, (Genel-İş) İzmir 8 Nolu Şube Başkanı Deniz Şahin Gümüştekin ile konuştuk.
İSTİHDAMDAN EL ÇEKTİRİLDİLER
Çalışma yaşamında daha fazla kadının işten çıkarıldığını, işsiz kalan kadınların kayıt dışı ve güvencesiz çalışmak zorunda bırakıldığını ifade eden Gümüştekin, pandemiyle birlikte iş yerlerinde de ücret eşitsizliğinin ve karar mekanizmalarındaki ayrımcı tavrın daha da derinleştiğini belirtti. AKP iktidarının çalışan kadınları hedef alan yönelimlerini anımsatan Gümüştekin, "Kadınlar son yıllarda muhafazakâr kültürün baskısıyla emek hayatından koparılarak evlere hapsedildi. Pek çok kadın bu dönemde çalışma hayatına ara verdi ya da uzaktan çalışmak zorunda kaldı. Tam da iktidarın istediği gibi kadınlar istihdam el çektirildi" dedi.
'EŞİTSİZLİĞE KARŞI ALANLARDAYIZ'
Kadınların düzenli ve güvenceli bir iş bulma ümidinin kaybolduğunu vurgulayan Gümüştekin, iktidarın kadınların çalışma hayatında eşitsizliğe ve ayrımcılığa maruz kalmaması için düzenlemeler yapması gerektiğini belirtti. Gümüştekin, kadınların çalışmasının önünde engel olan çocuk ve yaşlı bakımı için de kreş ve bakımevlerinin kadınlara ücretsiz olarak verilmesi gerektiğini kaydetti.
'HAYATTA KALMAK İÇİN’
Kadının yoksullukla mücadelesinin yanı sıra iktidarın kadın düşmanı politikalarına karşı da mücadele etmek zorunda bırakıldığını ifade eden Gümüştekin, İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesinin de bu politikaların devamı olduğunu dile getirdi. Gümüştekin, “Türkiye'de her gün en az dört kadın öldürülüyor. Kadınlar evlerinde, sokaklarda, çalıştıkları yerlerde öldürülüyorlar. Kadınlar hayatta kalmak için mücadele ederken, ülkeyi yönetenler Sözleşme’yi ve 6284 sayılı kanunu uygulamamakta direnerek kadın düşmanlığını açıkça gösteriyorlar. Bu durum Gülistan Doku'yu kaybedenlere, Nadira Kadirova'nın ölümüne sebep olanlara, İpek Er'in intihar etmesine yol açanlara güç veriyor" dedi.
ÇAĞRI
Kadının yoksullaştırılması, katledilmesi politikasına karşı alanlarda olacaklarını dile getiren Gümüştekin, “Kadın istihdamının azaldığı, katliamlarının, eşitsizliğin, ayrımcılığın, evdeki iş yükünün arttığı bu dönemde tüm kadınları, birlik, dayanışma ve mücadele günü olan 1 Mayıs'ta alanlara davet ediyoruz” çağrısında bulundu.