DİYARBAKIR - İstanbul Sözleşmesi’nin 10’uncu yıldönümü dolayısıyla Keçi Burcu önünde konuşan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, “Daha kadınlar son sözünü söylememiştir. Biz bitmedi demeden bu mesele bitmeyecektir” diyerek kadınları dayanışmaya çağırdı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi, İstanbul Sözleşmesi’nin 10’uncu yıldönümü dolayısıyla Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bulunan tarihi Keçi Burcu önünde açıklama yaptı. Açıklamaya, HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, Grup Başkan Vekili Meral Danış Beştaş ile milletvekilleri Semra Güzel, Remziye Tosun, Dersim Dağ ve Nuran İmir katıldı. HDP’li kadınlar, 2021 yılının ilk 4 ayında erkek şiddeti sonucu katledilen 106 kadının isimlerinin yer aldığı pankartını Diyarbakır Surlarına astı.
İstanbul Sözleşmesi’nin AKP genel başkanının lütfuyla kadınlara verilen bir kazanım olmadığına dikkati çeken Başaran, “20 Mart'ta AKP genel başkanı bir gece yarısı darbesi ile bütün Meclis'in ortaklaşmasıyla ve kadınların büyük mücadelesi ile imzalanmış İstanbul Sözleşmesi’ni feshettiğini bir gece yarısı kararı ile feshettiğini açıkladı. O günden bugüne Türkiye ve Kürdistan'da kadınlar her gün bu tek adam darbesini kabul etmediklerini, İstanbul Sözleşmesi’nin AKP genel başkanının lütfuyla kadınlara verilen bir kazanım olmadığını; kadınların emek emek, bedel bedel, büyük mücadeleler sonucu elde ettikleri bir kazanım olduğunu ve vazgeçmeyeceklerini ifade ediyorlar” diye belirtti.
‘UYGULANSAYDI 106 KADIN YAŞAYACAKTI’
Bütün dünyada kadınların İstanbul Sözleşmesi ile ilgili ortak eylemsellik düzenlediğini kaydeden Başaran, “Pandemi sürecindeyiz, tam kapanma söz konusu, ama kadınlar hala şiddete maruz kalmaya, erkekler tarafından katledilmeye devam ediyor. Kadınlar kapanmada bütün çağrılarımıza rağmen korunmuyor, çünkü AKP iktidarı siyasete başladığı günden bugüne kadın düşmanı politikalarından vazgeçmedi. İşte tam bu nedenle biz HDP Kadın Meclisi olarak Diyarbakır’dan bir hakikate dikkat çekmek istiyoruz. İstanbul Sözleşmesi uygulanıyor olsaydı şu pankarta adları geçen 106 kadın yaşıyor olacaktı, bugün tacize, istismara maruz kalan çocukları hakları hukukla korunacak, çocuklar istismara maruz kalmayacaklardı. İstanbul Sözleşmesi uygulanmış olsa erkekler cezaevlerinden kadınları arayıp tehdit etme cesareti gösteremeyecekti, erkek yargının kendi suçlarını aklayacağını ve meşrulaştıracağını, destekleyeceğini düşünerek bu kadar pervasızca şiddet uygulamayacaktı. İstanbul Sözleşmesi feshedilmemiş olsa 23 defa koruma kararı alan bir kadın katledilmeyecekti, kadınlar her gün toplumsal cinsiyet eşitliği ve ayrımcılık ile yüz yüze kalmayacaktı” ifadelerini kullandı.
‘SAHİP ÇIKARMAYA ÇAĞIRIYORUZ’
İstanbul Sözleşmesi’nin yürürlükte olduğunu vurgulayan Başaran, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Bizler İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanması için mücadele etmeye devam edeceğiz. Çünkü İstanbul Sözleşmesi feshedilmemiştir. İstanbul Sözleşmesi uygulamadadır. Tek adam ‘İmzamı çektim’ dediğinde bu iş bitmemiştir. Daha kadınlar son sözünü söylememiştir. Biz bitmedi demeden bu mesele bitmeyecektir. Bugün sosyal medyada kadınlar bir hashtag çalışması başlattı. İstanbulSözleşmesi10uncuYılında ve Vazgeçmiyoruz etiketleriyle bütün kadınları sokağa çıkamasak da, sosyal medya üzerinden İstanbul Sözleşmesi’ne sahip çıkmaya davet ediyoruz.”