MERSİN - Şiddete boyun eğmeyerek boşanan, akşamları hurda toplayarak, gündüzleri de parkta çay ve simit satarak geçimini sağlayan Zennure Çelik, çocuklarına kavuşabilmek için bir evinin olmasını istiyor.
Mersin’in Akdeniz ilçesi Atatürk Parkı’nda, 25 yaşındaki Zennure Çelik, 3 yıldır çay ve simit satarak geçimini sağlıyor. Parkın tek kadın esnafı olmakla dikkat çeken Çelik’in hikayesi, yalnız bırakılan bir çok kadının hikayesiyle benzerlik gösteriyor.
Hakkari’nin Şemdinli ilçesinde henüz 13 yaşındayken kendisinden 16 yaş büyük bir erkekle dini nikahla evlendirilen Çelik, Mersin’e yerleşti. 14 yaşındayken hamile kalan Çelik’in yaşı büyütülerek, resmi nikah kıyıldı. Çelik, 3 yıl sonra yeniden hamile kaldığında ise henüz 17 yaşındaydı. Yedi yıl süren evliliği boyunca psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kalan Çelik, hamileyken gördüğü şiddet sonucu bir bebeğini kaybetti. Daha fazla şiddete boyun eğmek istemeyen Çelik, 2018 yılında boşandı.
Eşi ve eşinin ailesi tarafından çocukları kendisinden kaçırılan Çelik, çocukları için mücadele etti. Bu süre zarfında eşi tarafından evine ve eşyalarına el konulan Çelik, velayet davası açtı. Eşi, Çelik’in çocuklarından vazgeçmeyeceğini anlayınca, mahkemede çocukları istemediğini söyledi. Mahkeme iki çocuğun velayetini anne Çelik’e verdi.
YOKSULLUK
Şiddetten kurtulan ve çocuklarına kavuşan Çelik’in, bu kez yoksullukla imtihanı başladı. Sokakta kalan Çelik’in çocukları ise esirgeme kurumuna yerleştirildi. Çocuklarından koparılan Çelik, gündüzleri termosla çay satıyor, akşamları hurda topluyor. Gidecek yeri olmadığı için Atatürk Parkı’nda uyumaya başlayan Çelik’in tek hayali, çocuklarıyla birlikte yaşamak.
Evliliği boyunca şiddet gören Çelik, gidecek bir yeri olmadığı için boşanmayı ertelediğini belirterek, yıllarca kendini yalnız hissettiğini söyledi. Şiddet gördüğünde başvurabileceği kurumlardan bihaber olduğunu anlatan Çelik, “Boşandıktan sonra iki yıl boyunca bu parkta uyudum. Evim artık park olmuştu. Parkta yatıp kalktığım sıralarda bana hoş olmayan teklifler oluyordu. Kimisi, 'gel barda çalış' dedi. Kimisi de 'sana ev tutalım' dedi. Ben direndim, asla kimseye boyun eğmedim. Çocuklarım için çalışıyorum. Bir kadın yapmak istese her şeyi yapar. Bende çok zor günler geçirdim ama yıkılmadım. Çocuklarımı alıncaya kadar mücadele etmeye devam edeceğim” dedi.
ERKEK ESNAFLAR KABULLENMEDİ
Bir yıl önce Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin bir projesi kapsamında kendisine parkın içinde seyyar tezgah verildiğini belirten Çelik, parkın içindeki tek kadın seyyar satıcı olduğunu dile getirdi. Seyyar tezgah sahibi olduktan sonra parktaki erkek esnaflar tarafından kabullenilmediğini belirten Çelik, “'Bir kadın parkta çalışamaz’ diyorlardı. Ben aldırış etmedim. Başlarda çok zorlandım fakat şimdi belli müşterilerim var. Özellikle kadınlar ve aileler benim tezgahıma geliyor” şeklinde konuştu.
DAYANIŞMA BEKLİYOR
Artık iş sahibi olduğunu en kısa zamanda ev sahibi olup çocukları ile birlikte yaşamak istediğini ifade eden Çelik, “Eğer çocuklarımı alamazsam, devlet onları evlatlık verebilir. Ben çocuklarımın evlatlık verilmesini istemiyorum. Onları görmeye gittiğimde, 'anne bizi ne zaman alacaksın' diye soruyorlar. Ben artık çocuklarımı kandırmak istemiyorum. Bir işim var, bir evim de olsa devlet çocuklarımı bana verecek. Kaymakamlık tarafından geçici olarak bir otele yerleştirildim. Kazandığım parayla ev tutamıyorum, gücüm yetmiyor. Tek istediğim çocuklarımla bir yuva kurmak" diyerek, kadın kurumları ve yetkililerden dayanışma bekliyor.
MA / Esra Solin Dal