MERSİN - İktidarın “ekonomik kriz yok” söylemine tepki gösteren kadınlar, saraydan bakınca ekonomik krizin görünmediğini belirterek, markete, pazara çıkamadıklarını söyledi.
Yaşanan ekonomik kriz, Koronavirüs (Kovid-19) gibi nedenlerle alım gücü düşen halk, kabaran elektrik, su, doğalgaz faturalarını ödeyemez duruma geldi. Mersin'in Akdeniz ilçesinde yaşayan kadınlar, ekonomik kriz, hayat pahalılığına ilişkin konuştu.
ZAMLA UYANIYORUZ
Pandemi döneminde sadece fiyatların değil, umutsuzluk ve mutsuzluğun da yükseldiğini dile getiren Hülya Şenol (31), mutfak giderlerini dahi borçla aldıklarını söyledi. 3 çocuğunun olduğunu, eşinin asgari ücretle çalıştığını anlatan Şenol, her gün gözlerini yeni bir zamla açtıklarını ifade etti. Yağ ve çay fiyatlarının el yaktığını söyleyen Şenol, "Kuru gıda, sebze meyve gibi ihtiyaçlarımızı rahat karşılayabiliyorduk. Temel gıdaların fiyatları da uçmuş durumda. Pandemiden dolayı insanların alım gücü de iyice düştü. Beş kilogram ayçiçek yağının fiyatı 70 TL, çay 100 TL, yumurta 22 TL, zeytin kilosu 38 TL olmuş. Haftada 100 lira pazar parası ayırıyorum ama yetmiyor. Evde çocuk varsa bu ihtiyaçlardan vazgeçemiyorsunuz. Kuru bakliyatı da yarım kilo alarak, tamamlamaya çalışıyoruz” diye konuştu.
‘PAZARA ÇIKAMIYORUZ’
Yaşanan sorunların medyanın, iktidarın gerçeklerle ortaya koymadığını dile getiren Şenol, insanların pazara, markete çıkmaz duruma geldiğini söyledi. “Kriz yok” diyenlerin halktan kopuk saraylarda ve köşklerde yaşadığını dile getiren Şenol, “Bizim gibi asgari ücretle geçinen aileleri görmedikleri için kriz yok diyorlar. Onlar da asgari ücretle geçinsinler belki halimizden anlarlar. Saraydan bakınca ekonomik kriz de yok, sıkıntı da yok” dedi.
‘YÜKÜ KADINLAR OMUZLUYOR’
Eşinin inşaat işçisi olduğunu dile getiren Güler Koyun (43), iğneden ipliğe her şeye gelen zamlardan dolayı hayat şartlarının çok zorlaştığını ifade etti. “Aynı gemideyiz” söylemiyle ekonomik krizin faturasını yoksul ve emekçilere çıkarıldığını aktaran Koyun, evin tüm yükünü omuzlayan kadınların daha fazla etkilediğini söyledi. Mutfak masraflarını karşılamakta zorluk yaşadığını dile getiren Koyun şöyle devam etti: “Eskiden 100 TL ile buzdolabımı dolduruyordum şimdi üç poşetle dönebiliyorum. Pazardan alışveriş ediyorum daha ucuz diye ama orada fiyatlar çok yüksek. Domatesin kilosu 5 TL, salatalık 3 TL, patates 2,5 TL’dir. 6 kişilik bir aileyiz bir kilo alsam kim yiyecek kim bakacak. Meyve bizim için lüks olmuş. Bazen aylarca çocuklarıma meyve alamıyorum. Pandemiden kaynaklı eşim bir gün çalışıyor bir ay çalışmıyor. Gel de geçin bakalım.”
VERGİLER
4 çocuğu olduğunu anlatan Ziynet Akın (40) ise, eşinin bir sitede bekçilik yaparak, evinin geçimini sağladığını dile getirdi. Akın, ekonomik krizin dar gelirli aileleri açlık noktasına getirdiğini ifade etti. Akın, “Pandemiyle birlikte market ve pazar alışverişlerinin yanı sıra elektrik ve su faturalarına çok zam yapılıyor. 100 TL elektrik harcıyorsam 200 TL fatura geliyor. Faturaya baktığımızda kullandığımız elektrikten daha fazla vergi parası ve Katkı Değer Vergisi (KDV) ödüyoruz. Sadece kullandığımız faturayı ödersek o kadar tutmaz. Krizinin faturasını bizden çıkarıyorlar. Çoluk çocuğumuzun rızkını gelip faturalara veriyoruz devlete veriyoruz” dedi.
MA / Esra Solin Dal