Sonbaharın gelişiyle kış mevsiminin vazgeçilmezi olan konserve, kurutmalık, salça, turşu ve reçel gibi ürünlerin yapımı da başladı. Diyarbakır’ın Silvan ilçesine bağlı Tekel Mahallesi’ndeki bahçeli evlerde kadınların kış hazırlığı tüm hızıyla sürüyor. Bahçelerinden topladıkları sebze ve meyveleri kışa hazırlayan kadınlar, imece usulü hummalı bir çalışma yürütüyor. Sabahın erken saatlerinde uyanıp işe koyulan kadınlar, önce bahçelerine ektikleri ve olgunlaşan sebze ve meyveleri topluyor. Daha sonra topladıkları sebze ve meyveleri çeşitli işlemlerden geçirip kış mevsiminde tüketilmeye hazır hale getiriyorlar. 

 

ZAHMETİ ÇOK 

 

Kışa hazırlık yapan kadınlardan Mensure Kurnek (57), konserve hazırlıklarını bitirdiğini ve salça yapımına geçtiğini söyledi. Kurnek, tüm ürünleri kendi bahçesinden topladığını belirterek, “Önce, biberleri topluyoruz, salçalık ve kurutmalık olarak ayırıyoruz. Salçalık için biberleri kesiyoruz. Biberler çok acı, parmaklarımız, gözlerimiz yanıyor. Sonra en zahmetli olan aşamaya, el gücü ile çalışan makineye geçiriyoruz. Biberleri makinanın içine atıp kolundan tutup çeviriyoruz. Bu işlem saatlerce sürüyor. Makineden geçen biberleri tepsilere serip güneşte dinlenmeye bırakıyoruz” diye anlattı. 

 

Salçaya yeteri kadar tuz katıp karıştırıp yeniden güneşte dinlenmeye bıraktığını anlatan Kurnek, “Daha sonra kavanozlara koyuyoruz. Kurutmalıklarda aynı şekilde yıkıyor ve kesiyoruz. Dolmalık olanları iplere geçirip kurutuyoruz. Diğer kurutmalıkları da doğradıktan sonra damlara çıkarığp kurumaya bırakıyoruz” dedi. 

 

YÜKSEK FİYATLAR 

 

Kışa hazırlık yapmanın ekonomik anlamda kendilerini az da olsa rahatlattığını ifade eden Kurnek, “Eskiden bu tarz hazırlıklarda çok fazla ürün kuruturduk. Yakınlarımıza dağıtırdık. Paylaşım vardı, güzeldi. Şimdi herşey çok pahallı, mecburuz yapmaya. Marketten alınan ürünler de güzel değil” diyerek, organik ürünlerin önemine değindi.

 

Muazzez Güneş (35) de menemen hazırladığını belirterek, süreci şu şekilde anlattı: “Önce domatesleri küçük küçük doğruyoruz, sonra biberler aynı şekilde. Sonra da ateşe veriyoruz. Piştikten sonra kavanozlara boşaltıyoruz Arkadaşım da biberleri közlüyor. Tandırda ateşi yakıyoruz ve sonra da biberleri o kor ateşin içine atıyoruz. Sonrasında çıkarıyor ve poşetlere koyuyor, biraz geçtikten sonra soyuyor ve derin dondurucuya koyuyoruz. Gerçekten zahmeti çok, sabahın erken saatlerinden beri ayaktayız.”

 

EMEĞİN TAT VERDİĞİ ÜRÜNLER 

 

Geçmiş yıllarda 40 kavanoz doldurduklarını kaydeden Güneş, “Fakat şimdi her şey çok pahalı istediğimiz kadar alamıyoruz. Eskiden domatese bir buçuk TL veriyorduk, şimdi kilosu 3 TL’den aşağı değil ve tadı yok. Kendi ellerimiz ve emeğimizle yapmak daha güzel market ürünleri yenilmiyor. Ben salça, reçel, turşu ve kurutmalık gibi ürünleri kendim yapıyorum, her şeyin doğalı daha güzel” şeklinde konuştu. 

 

MA / Eylem Akdağ