DİYARBAKIR - Diyarbakır’da düzenledikleri mitingde karşılaştıkları polis şiddetini protesto eden TJA ve DBP’li kadınlar, "Baskılarınız karşısında geri adım atmayacağız. Teslim alma politikalarınıza boyun eğmeyeceğiz" mesajı verdi.
Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad- TJA) ve Demokratik Bölgeler Partisi’nin (DBP) 16 Ekim’de Diyarbakır İstasyon Meydanı’nda "Irkçılığa ve cinsiyetçiliğe êdî bese. Şimdi kadın özgürlük zamanı" şiarıyla düzenledikleri mitinge katılan kadınlar sarı, kırmızı, yeşil renkli yazmalar taktıkları için polisin kötü muamelesi ile karşılaşıp, bazı kadınlar gözaltına alındı.
TJA ve DBP’li kadınlar, polisin renklere dönük tahammülsüzlüğünü, kadınları hedef alan ırkçı, cinsiyetçi ve şiddet politikalarını DBP İl Örgütü binasında yaptıkları açıklamayla protesto etti. Açıklamayı yapan DBP İl Eşbaşkanı Seval Gülmez, günden güne büyüyen kadın mücadelesi karşısında iktidar güçlerinin sarıldığı boyun eğdirme, sindirme ve bastırma politikalarının miting için başvuru yaptıkları ilk andan itibaren çok yönlü devreye sokulduğunu dile getirdi. Ülkenin kaosa sürüklenmiş hali karşısında hakikati dile getirmelerinin “yasa dışı” sayılıp, sloganlarının engellendiğini belirten Gülmez, miting günü yaşanılanları şu sözlerle anlattı: “Erkek egemen sisteme karşı kadının başkaldırısını ifade eden şarkılarımızın söylenmesi yasaklandı. Kadınların, alanları renkleriyle süsleyen pankartları sudan bahanelerle engellenerek miting alanına alınmadı.”
TACİZE VARAN ARAMALAR
Alana gelen kadınların üst aramalarında tacize varan yaklaşımların olduğunu ifade eden Gülmez, “Cezaevlerinde uygulamaya koyduğu ince arama yöntemlerini Kürdistan’a reva gören ve tüm ülkeyi açık cezaevine dönüştürmek isteyen iktidar, sözde 'güvenliğinizi sağlıyoruz' bahanesiyle alana gelen kitleye işkenceye varan uygulamalarını devreye koydu. HES kodu kontrolü tam bir işkenceye dönüştürüldü. Bölge illerinden gelen kadınlar, vazgeçirilmek istenerek üç ayrı arama noktasında ince aramadan geçirildi. Kadınlar iç çamaşırlarına kadar arandı, ayakkabıları çıkartıldı. Tacize varan aramalarda kadınların kişisel eşyalarına el konularak hukuka ve insan onuruna aykırı muamelelerle yıldırılmaya çalışıldı. Yine, Avukatlık Yasası gereği üstünün aranmasını istemeyen Rosa Kadın Derneği avukatlarından Elif Tirenç İpek darp edilerek gözaltına alındı” dedi.
RENKLER ‘YASA DIŞI’ İLAN EDİLDİ
Mitingin polisler tarafından engellenmek istediğini sözlerine ekleyen Gülmez, “Analarımızın taktığı yazmalara bile müdahale ederek, sudan bahanelerle rastgele gözaltılar gerçekleştirerek mitingimizi sabote etmeye çalıştılar. Üç noktadan ince aramadan geçirilmesine rağmen analarımızın taktığı yazmaları ve renklerini 'yasa dışı' ilan ederek, büyük fedakârlıklarla alana gelen analarımızı darp ederek gözaltına aldılar. Din ve analık üzerine siyaset yapanlar, mitinge gelen Barış Annelerini gözaltına alarak camide bekletti. Bu uygulamaları teşhir edenleri ve tepki gösterenleri ise hedef gösterip tek tek fotoğraflarını çektiler” ifadelerini kullandı.
ŞARKILAR YASAKLANDI
Miting için haftalar öncesinden resmi başvuru yapmış olmalarına rağmen hukuk dışı baskılara maruz kaldıklarını dile getiren Gülmez, "Sanatçı Devrim Demir’in seslendirdiği ‘Tu Kî Yî’ şarkısı yasaklandı, yine DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz’in Sayın Öcalan üzerindeki tecride karşı yaptığı konuşması, polisler tarafından müziğin sesi yükseltilerek kesilmek istendi" diye belirtti.
Gülmez, polis yetkililerinin Tertip Komitesi'ni dikkate almadığını da ifade ederek, "Yasallık kılıfına sığınan güçlerin yetki alanlarını keyfi kullanmaları demokrasi tarihinin utanç tablosuna yeni bir tanesini daha ekledi. Bu yıldırma uygulamaları, rejimin Kürt’e ve kadına yaklaşımını özetleyen bir tutumunu ortaya koydu" dedi.
‘KORKUYORLAR’
“Zaman kadın özgürlük zamanıdır” diyerek, tüm baskılara karşı örgütlülükten vazgeçmeyeceklerini alanda haykırdıkları sloganlarla bir kez daha gösterdiklerini vurgulayan Gülmez, şöyle dedi: “Kadının gücü karşısında yaşanan bu korkuyu anlıyoruz ve ayakta duracak dayanağı kalmayan hükümetin kendini bu tarz yasa dışı ve keyfi uygulamalarla ayakta tutmaya çalıştığını görüyoruz. Mitingimizde analarımız başta olmak üzere özgürlük talep eden kadınlara dönük tüm keyfi ve işkenceye varan uygulamaları kınıyor, hesabını hukuk ve demokrasi rejimini kurarak soracağımızı belirtiyoruz.”
BİRLİKTE MÜCADELE
Gülmez, açıklamayı "Kadın dayanışmamız ve gücümüzle erkek iktidarına karşı hep birlikte mücadele edelim. Burada yeniden ifade ediyoruz; baskılarınız karşısında geri adım atmayacağız. Teslim alma politikalarınıza boyun eğmeyeceğiz. İrademize dönük gerçekleştirilen tüm saldırılara karşı örgütlü gücümüzü büyüterek cevap olacağız” diyerek sonlandırdı.